Rusya ile uçak krizi ve sonrası...
Erdoğan'ın Moskova ziyareti sebebi ile Al Jazeera Türk, Rus uçağının düştüğü 24 Kasım 2015'ten itibaren Türkiye-Rusya arasındaki ilişkilere yön veren 10 dönüm noktasını derledi:

Oluşturma Tarihi: 2017-03-10 15:17:41

Güncelleme Tarihi: 2017-03-10 15:17:41

24 Kasım 2015'de Suriye'de farklı tarafları destekleyen Rusya ve Türkiye arasında uçak düşürme krizi yaşandı. Yedi ay sonra, 27 Haziran'da Cumhurbaşkanı Erdoğan Putin'e bir mektup göndererek, 'düşürülen uçak için üzüntülerini iletti'. Ardından, Ankara ile Moskova hem ticari ilişkileri yeniden geliştirmek hem de Suriye'deki krize yönelik iş birliği yapmak için kritik adımlar attı.

1 Temmuz 2016

Türk ve Rus Dışişleri Bakanları Soçi'de bir araya geldi. Görüşme, Türkiye'nin tehdit olarak gördüğü, PKK'nın Suriye kolu PYD'ye Washington'ın desteğinin arttığı günlerde yapıldı. Çavuşoğlu ve Lavrov'un açıklamalarında ortak mesaj, 'Suriye'de toprak bütünlüğü için işbirliği' oldu.

9 Ağustos 2016

Erdoğan, uçak krizinden 8 ay sonra Putin'le St Petersburg'ta bir araya geldi. Ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi, yaptırımların zaman içinde kaldırılmasının yanı sıra, iki ülkenin krizin çözümü için işbirliğini artırması karar verildi. Zirvede, sadece Suriye'nin konuşulduğu ayrı bir toplantı da yapıldı.

10 Ekim 2016

İstanbul'da düzenlenen Dünya Enerji Kongresi için Türkiye'ye gelen Putin ile Erdoğan, St Petersburg zirvesi ve Çin'de 4 Eylül'de düzenlenen G20 zirvesiyle birlikte, krizin ardından üçüncü kez yüz yüze görüştü. Türk Akımı için imzalar da burada atıldı.

19 Aralık 2016

Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Karlov'a suikast düzenlendi. Büyükelçinin öldürülmesi sonrası Putin, ‘suikastin ilişkileri bozamayacağını' söyledi. İki ülke soruşturmayı ortak yürütme kararı aldı.

20 Aralık 2016

Türkiye, İran ve Rusya Dışişleri Bakanları, Moskova'da bir araya gelerek Suriye'de ateşkesi görüştü. Üç bakan Suriye'de toprak bütünlüğü vurgusu yaptı, ateşkesin sağlanması halinde garantör olacaklarını duyurdu. Toplantıya çağrılmayan ABD Dışişleri Bakanı Kerry'ye de bilgi verildi.

30 Aralık 2016

Rusya ve Türkiye, tüm Suriye'de ateşkes konusunda uzlaştı. Muhalifler ve rejim anlaşmayı imzaladı. Rusya ve Türkiye öncülüğünde yapılacak siyasi çözüm süreci görüşmelerinin, 'Cenevre'ye tamamlayıcı olarak' Astana'da Ocak ortasında yapılmasına karar verildi. Aynı gün, El Bab operasyonuna Rus savaş uçakları ilk kez hava bombardımanıyla destek verdi.

23-24 Ocak 2017

Astana'da İran, Rusya ve Türkiye liderliğinde Suriye toplantıları yapıldı. Rejim ve muhalefet aynı masaya oturdu. Üç ülke, ateşkes sürecini takip etmek için üçlü bir mekanizma oluşturmaya karar verdi. Bu toplantıda, Rusya'nın muhaliflere sunduğu anayasa taslağındaki ‘kültürel özerklik' ifadesi Ankara'da rahatsızlık yarattı.

9 Şubat 2017

Bir Rus uçağının bombardımanı sonucu El Bâb civarında Fırat Kalkanı Operasyonu kapsamında görev yapan üç Türk askeri şehit oldu. TSK, Rus uçağının Türk mevzisini kazaen vurduğunu duyururken Kremlin, koordinatların TSK tarafından verildiğini açıkladı. TSK'dan buna yanıt olarak yeni bir açıklama geldi. “'Uçakla vurulan unsurlarımız takriben 10 günden beri aynı noktada bulunmaktadır” denildi.

28 Şubat 2017

TSK destekli ÖSO birliklerinin El Bâb operasyonu sona erdi. El Bâb'ın güneyindeki kara yoluna da Rusya destekli rejim birlikleri yerleşti. Rejim, buradan doğuya ilerleyerek PYD kontrolündeki iki bölge, Menbic ve Afrin arasında köprü kurdu. Bu yoldan PYD bölgeleri arasında sevkiyatlar yapıldı. TSK'nın El Bâb'ın güneyine doğru gitme ihtimali ortadan kalktı.

2 Mart 2017

ÖSO, El Bâb'ı IŞİD'den temizledikten sonra Menbic'e yöneldi. ÖSO ve Menbic'de bulunan YPG arasında çatışmaların yoğunlaşmasının ardından YPG çekildi ve Rusya destekli Suriye rejimi ordusu cephe hattına yerleşti. Böylece rejim, âdeta YPG ile ÖSO arasında bir tampon bölge yaratmış oldu.