Dolar

35,3743

Euro

36,4897

Altın

2.999,93

Bist

10.075,17

Şair İsmet Özel: Türklerin Osmanlı Devleti'nin çöküş döneminde bir vatan derdi vardI

İsmet Özel tarih ve toplum üzerine kaleme aldığı son yazısında yakın tarihte gerçekleşen inkılapların etkisine dikkat çekti.

2 Gün Önce Güncellendi

2025-01-02 10:57:27

Şair İsmet Özel: Türklerin Osmanlı Devleti'nin çöküş döneminde bir vatan derdi vardI

İstiklal Marşı Derneği'nin internet sitesinde yazılarına devam eden şair İsmet Özel, Osmanlı ve sonrasında görülen modernizm sürecini değerlendirdi…

KIYAMETİN KÜÇÜĞÜ, BÜYÜĞÜ

Hoca Nasreddin'e kıyamet ne zaman kopacak diye sormuşlar. O hiç tereddüt etmeden suali kıyametin karım öldüğü zaman küçüğü, ben ölünce de büyüğü kopacak şeklinde cevaplamış. Latife mi yapmış yoksa ölümlü insanları birinci derecede ilgilendiren felsefî sualin en isabetli cevabına mı ulaşmış? Bence ikincisi. Her yaratılmış, bu bir serçe bile olsa, biriciktir ve eşi benzeri bulunmaz kişinin başına gelen şeyler hiç kimsenin, giderek birlikte yaşadığı insanların bile başına gelmez. Bilirse çeken bilir. Her insan tekinin ateşe ne kadar uzak durduğu, bahçeye ne derecede yakın olduğu dünyanın tamamını ele geçirmekten daha mühim ve vahimdir. Burhan Toprak tertiplediği Yunus Emre divanını “Teferrüç eyleyu vardım, sabahın sinleri gördüm” mısraı ile kabristanda başlatır. T.S.Eliot bu yaklaşımı “In my beginning is my end” mısraı ile tasdik eder. Yani insanın sonu başlangıcında, en sarih ifadeyle tuttuğu istikamettedir.

“TOPLUMU KEMİREN İNKILAPLAR”

Allah ferdin ehemmiyetini tebarüz etmeği Kur'an nazil oluncaya kadar erteledi. Kitaplı dinler başlığı altında toplayabileceğimiz zümreler, yani ne Yahudiler, ne de Hıristiyanlar kendilerine tanınan mühletin kıymetini bildi. Geçen yüzyıllarda vuku bulan işler çoğu insana İslâm'ın şifa olduğunu öğretmedi. Zaman geldi çoğu insan modernlik tutkusuna kapıldı. Bilimin dinin hakkından geldiğine inanıldı. Din üzerinden ulaşılan bilginin zahir ve batın hususiyetlerini tanınamaz hale getirdiğine çoğu insan aldırmadı. Zahir ve batın arasındaki farkı umursamazlık bazı ülkeleri savaş alanında hâkimiyet kazananların çöplüğü durumuna düşürdü. Böyle olmasına mukabil Türkler I. Cihan Harbi sonrasında Batı Medeniyeti'nin bilhassa Büyük Britanya'nın çöplüğü olmaya rıza göstermediler. Peki, halen toplumu kemiren inkılapları nasıl izah edeceğiz? Hadise ilk bakışta kavranılacak kadar sade değildir. Tarihin yükü başlı başına bir meseledir. Türklerin Osmanlı Devleti'nin çöküş döneminde bir vatan derdi vardı. Hıristiyanların 1920nci yılında Misak-ı Millî'yi ilân ederek bu dertlerine merhem olacak şeyi bulduklarına inandılar. Osmanlı Meclis-i Mebusan'ı Misak-ı Millî izleğini gerçekleştirmek için yemin etti.

Misak-ı Millî demek Türkler için yeniden başlamak demekti. Diyar-ı Rûm'u Dar-ül İslâm haline getirdiğimiz günlere geri dönüyorduk. Dönüşü imkânsız kılmak isteyenler inkılapları icat etti. Olan bitene Müslüman gözüyle bakmak isteyenler cumhuriyet idaresinin inkılaplar çemberine “İkinci Hicret” gözüyle bakabilirdi. Birinci hicretimizde Mekke'den çıkarılmıştık; ikincisi ise Müslümanları hem Mekke'den, hem de Medine-i Münevvere 'den etti. Küfür âleminin İslâm'a ne kuram açısından, ne de uygulama açısından tahammülü vardı. Batı âlemi kafamıza “terakki” fikrini sokmuştu. Nasıl ve nerede son bulacağına akıl erdiremeyeceğimiz terakkiden vazgeçmektense İslâm'dan vazgeçmeğe razı hale getirildik.

Kopernik devrimi, Darwinizm ve bilinçaltı kuramları Batı'ya mahsus rasyonalitenin kurtuluş yolunu açamayacağını göstermişti. İnsan olarak kâinatın ihmal edilebilir bir yerinde türlerden herhangi bir tür olarak yaşıyorduk. Kararlarımızı aklımızı başımızda tutarak veremiyorduk. Çünkü bastırarak bilinçaltına ittiğimiz arzularımız bizi çoktan nevrozlara teslim etmişti. Çizdiğim bu resim gerçeği yansıtıyor mu? Hayır, fakat modernizmin tuzağı bütün toplulukları kuşatacak kadar kaba bir tuzaktı. Evet, tuzağın kaba olması bu tuzağa çoğunluğun yakalanmasına sebep oluyor. Eğer insanın yüce ve engin vasıflarını öne çıkarmak isterseniz herhangi bir bilim yetkesi sizi kulağınızdan tutup kafanızı Kopernik devrimiyle parçalayabilir. Eğer insanın tabiatta yer alan türlerden herhangi biri olmadığını iddia etmeğe kalkarsanız cehaleti savunma töhmeti altında ezilirsiniz. Bilinçaltını inkâr edenler arasında yer alırsanız ayağınız Dünya Sistemi'nin ihanetine ses çıkarmayanların dolambaçlı hilelerine takılacak ve ömrünüzü sarsıntı geçirmiş biri olarak tamamlayacaksınız.

Aklı başında olmak fert olarak temayüz etmeği gerektirir. Fert özelliği göstermek ise bir kavme mensup olmaksızın mümkün değildir. Türkler modern dünyaya mensup oluşun hedef birliğinden ibaret olduğunu gösterdi. Hedef birliği hâkim olduğumuz her şeyin değerine vâkıf olduğumuz şartlarda belirginleşir. Müşterek bir hedeften tahsil hayatının keyfiyetini daha yukarı taşımadığımız sürece mahrum kalacağız.

istiklalmarsidernegi.com

SON VİDEO HABER

Ferdi Tayfur için helva dağıtıldı

Haber Ara