Şentop: Başkanlığın yüzde 90'ı ABD modeli gibi olacak
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop, başkanlık sistemiyle ilgili tekliflerinin detaylarını anlattı. Şentop, önerdikleri modelin ABD sistemine yüzde 90 oranında benzediğini söyledi.

Oluşturma Tarihi: 2016-10-30 13:24:01

Güncelleme Tarihi: 2016-10-30 13:24:01

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop AK Parti'nin başkanlık sistemini de içerecek Anayasa değişikliği önerisini Habertürk gazetesine anlattı.

Şentop, önerdikleri modelin büyük oranda ABD'ninki gibi olabileceğini söyledi. "Türk tipi derken o modelden farklılaşan hususları ifade ediyoruz. ABD'dekinden farklı olarak biz federal değil, üniter başkanlık ve tek meclis öneriyoruz. Bir de doğrudan tek derecede seçim olacak. Bazı atamalarla ilgili farklar da olabilir. Bunun dışında ABD sistemine yüzde 90 oranda benziyor diyebilirim" ifadelerini kullandı.

Mustafa Şentop'un açıklamalarından bazı satır başları şöyle:

1982 Anayasası'nı kaldırıp yerine yeni baş­tan yazılmış bir Anayasa getirmiyoruz, çünkü şu anki Meclis aritmeti­ğiyle bunu yapabilme seçeneğimiz yok. Tek seçenek, mevcut Ana­yasa üzerinde değişiklik yapmak. O değişiklik­lerden de zaruri olanları öne almak ve en azından 2 parti­nin uygun bulacağı hususları öne çıkarmak gerekiyor. Sayın Bahçeli'nin ifade ettiği gibi hükümet sistemiyle, daha doğrusu baş­kanlık sistemiyle ilgili bir tar­tışma var. Bu merkezde olmak üzere, yapılabilmesi mümkün olan diğer konuları da içine ala­cak şekilde bir değişiklik yapıla­bilir. Ama şu anda madde sayısı vermek doğru olmaz. Ayrıca yeni bir Anayasa için yeni bir Anayasa yapım usûlü benimsen­meli. Yöntemle ilgili bir çalışma yapılmadığı için ve bugünkü tabloda 367'yi geçmeyeceği için önce referanduma gidilmeli. Sonra yeniden yeni Anayasa yapımıyla ilgili bir çalışma yapılabilir ki bu çok uzun bir iş..."

MECLİS'E NE ZAMAN GELECEK?

"Net tarih söylersem sıkıntı olur. Teklifimizle ilgili çalışmaların kabası bitti. İnce işçilikler ve bazı siyasi tercihler yapmak lâzım. Benim kanaatim, azami artı-eksi 10 gün içinde Meclis'e böyle bir teklif verebil­mek mümkün. Ondan sonraki süreçle ilgili bir takvim vermek zor. Bütçe görüşmeleri Aralık ayında yapılacak. İçtüzüğe göre o sırada Meclis'te başka bir konu görüşülemez. Teklifimizin önce TBMM Anayasa Komisyonu'nda görüşülmesi lâzım. Teamüllere göre bütçe sırasında komisyonlar da başka konuda çalışmıyor ama önce­sinde Kasım ayı var, o sırada görüşülebilir. Bizi etkileyen bir başka takvim daha var. Mec­lis'te görüşülmüş, Cum­hurbaşkanı tarafından onaylanmış değişik­lik önerilerinin Resmi Gazete'de yayımlandıktan 60 gün sonraki ilk pazar gününde referandum yapılması lâzım. Bu parametrelere baktığınız zaman, artı-eksi 10 gün içinde getirebiliriz."

NASIL BİR BAŞKANLIK?

"Bizim düşündüğümüz sistem başkanlık. Bunu Sayın Erdo­ğan, ilk kez 2003'te bir televiz­yon programında dillendirmişti. O tarihten bu yana AK Parti'nin görüşü başkanlıktır. Çalışmaları­mız da bunun üzerine kurulu."

MODEL REVİZE EDİLECEK Mİ?

"Mevcut sistemin bu şekilde yürümesi mümkün değil. Bizim açımızdan ideal olan başkanlık. Bu mutlaka denenmeli. Ama olmuyorsa da bugünkü mevcut düzeni biraz daha iyileştirebilecek bir düzenleme olabilirse onu da düşünmek, değerlendirmek lâzım. Bir Mecelle kâidesi, 'Bir şey tamamıyla elde edilemiyorsa, tamamıyla da terk edilmez' der. Dolayısıyla ne kadar mümkünse o kadar yapmak lâzım."

UZLAŞILAN MODELLER NE?

"Anayasa önerisinde, üniter başkanlık sistemi vardı. Üniterlik, Türkiye açısından vazgeçilmez bir zorunluluktur. Anayasa'nın 4'üncü maddesi; ilk 3 maddenin değiştirilemeyeceğini, değiştirilmesinin teklif edilemeyeceğini söylüyor. Biz şu anda yeni bir Anayasa yapmıyoruz. Eğer yeni bir Anayasa yapmıyorsak, zaten ilk 4 maddeye dokunma imkânımız da yok."

ABD BAŞKANINDAN DAHA AZ YETKİLİ

"Şu anki sistemde hükümetin hem OHAL ilân etme hem de KHK ve tüzük çıkarma yet­kisi var. Biz bütün bun­lara karşılık başkana sadece kararname çıkarma yetkisi veriyoruz. Fakat dikkat edil­mesi gereken bir husus var. KHK'lar kanun hükmünde­dir, oysa başkanlık kararname­leri kanun hükmünde değildir. Çok açıkça şunu söylüyoruz; kanunla düzenlenen bir alanda başkan kararname çıkara­maz. Eğer mevcut bir kanun varsa başkan ona aykırı bir kararname çıkaramaz. Ayrıca meclis, başkanın çıkardığı bir kararnameyle ilgili başka bir kanun çıkararak o kararna­meyi geçersiz hâle getirebilir. Kararname ve kanun arasında çelişki varsa kanun uygula­nır. Başkan, temel hak ve hürriyetler konusunda kararname çıkaramaz. ABD'de de bu hak var. Obama bugüne kadar 276 kararname çıkardı. Hatta orada başkanlar kararnameyle kanunları değiştirebiliyor. Örneğin Obama, silahlanma ile ilgili konuda kongrenin çıkar­madığı bir kararname çıkardı. Türkiye'de bunu sınırladık. ABD Başkanı'na verilen yetkiden daha az yetki veriyoruz."

PARTİ İLİŞKİLERİ NASIL OLACAK?

"Bugün sanki çok iyi bir denetleme sistemimiz var da başkanlık olunca daha kötü mü olacak? Parti hiyerarşisi açısından CHP'deki ve MHP'deki durum ile AK Parti'deki durum aynı mı? Lider değişince parti disiplini de değişir. Bunlar konjonktürel şeyler. Amerika'da bazı dönemlerde adını dahi hatırlamadığımız düşük profilli başkanlar var. Parlamenter sistem güçlü siyasi figürlere daha fazla kontrol enstrümanı veriyor. Oysa başkanlıkta milletvekilleri hükümetle ilgili daha bağımsız açıklamalar yapabiliyor. Seçim barajı sıfırlanacağı ya da çok sembolik bir orana çekileceği için daha güçlü milletvekilleri gelecek."

FESİH HAKKI OLACAK MI?

"Olur mu olmaz mı şu an söyleyemem ama gerekçesini açıklayayım. Parlamento ile başkan arasında kriz durumlarında seçimleri beklemek dışında bir seçenek yok. Sistemin kilitlenmesini aşmak için seçimlerin yenilenmesi kararını yasama da yürütme de ayrı ayrı alabiliyor. Seçimler birlikte yapıldığı için ikisi birlikte seçime gidiyor. Yani başkan Meclis'i feshederse kendi seçimini de yenile­mek zorunda. Bu ne demek? Başkana 5 artı 5 yıl süre veriyoruz. Başkan, seçimin yenilenmesi kararı aldığında kendi görev süresini de kısaltmayı göze alıyor demek. 2012'de getirdiğimiz modelde aynı şekilde Meclis de başkanlık seçimlerini yenileme kararı alabiliyordu ama kendisi de seçime gitmek koşuluyla... Bu yine düşünülebilir."

VETO YETKİSİ NASIL OLACAK?

"Amerika'da 3'te 2 çoğunluk aranıyor. Örneğin geçenlerde 11 Eylül saldırıları nede­niyle Suudi Arabistan aleyhinde Jasta Yasası hazırlanmıştı. Obama, yanlış olduğunu söyle­yip geri gönderdi ama 3'te 2 oy oranıyla tek­rar kabul edilince imzalamak zorunda kaldı. Buna 'Zorlaştırıcı veto' deniyor. 5'te 3 çok yüksek bir rakam değil, meclis bir kanunu çıkarmak konusunda kararlıysa çıkarır."