Habertürk yazarı Zorlu'nun “Sincar'da kritik hareketlilik ve terör örgütünün senaryoları...” başlıklı değerlendirmesinden önemli bir bölüm:
"Sincar Türkiye açısından kritik bir öneme sahip. Birincisi Telafer-Musul-Kerkük hattında en önemli lojistik merkezlerden biri. Bu sebeple burada PKK dışında sahadaki diğer aktörler de konum almak istiyor. Sincar aynı zamanda terör örgütünün psikolojik tutunma aracı olarak kullanılıyor. Burada alanı tahkim edebildiği kadar Irak ile pazarlık aracı yapmak istiyor. İkincisi de Suriye'ye geçişlerde sıçrama noktası. ABD açısından da öyle. YPG'li teröristlerin aldığı yardımlar Sincar'ın kontrol sahasından geçerek ulaşıyor.
Hatırlanacak olursa Türkiye Sincar'dan PKK'lı teröristlerin çıkarılması için çağrıda bulunmuştu. Hatta Irak hükümetinin zorda kalmasıyla taktiksel olarak çekileceklerini bile açıklamışlardı. Tabii her zaman olduğu gibi zamana yayarak Sincar'daki varlıklarını sürdürdüler.
Teröristler Sincar'da, (YBŞ) adıyla bilinen üyeleri aracılığıyla alan hakimiyetini sağlamaya çalışıyor. Dün akşam saatlerinde Irak ordusuna bağlı askerler ile YBŞ üyeleri arasında çatışmalar da yaşandı. Bu güç dağılımıyla çatışma potansiyeli zaten giderek tırmanıyordu." TSK'nın hava operasyonları
"Ama dünkü olayların sebebi Türkiye'nin hava operasyonları. Zira Sincar'da sözde Halk Meclisi karargâhı tespit edilerek nokta atışıyla imha edildi. Operasyonda örgütün üst düzey yöneticisi Mervan Bedel'in SİHA tarafından etkisiz hale getirildiği belirtildi.
SİHA'lardan rahatsızlık duyan PKK terör örgütü işi bir adım daha ileri götürerek Sincar'da merkezi hükümete bağlı tüm kurumların kapatıldığı açıklandı. Kapılarına üyelerini yerleştirerek nöbet tuttu.
Sincar'daki PKK varlığı Kandil ile bağlantısını devam ettiriyor ve terör örgütü bu yönelimini devam ettirdiği takdirde Türkiye'nin kapsamlı bir operasyonu da meşruiyetini artırıyor."
