TIMETURK | İLHAN KESEN
Burası Türkiye… Bir deprem gündemimizi çabucak değiştiriyor… Onlarca yılın problemi olan imar, müteahhitlik işleri, kentsel dönüşüm projeleri, rant polemikleri bir depremle hem yerle bir oluyor, hem de bizi yerle bir olduğu enkazın altında bırakıyor.
Siyaset, Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremle ciddi bir yara aldı. Siyasetin güvenilirliği, vatandaşın güvenliğine verdiği önem, şehirlerimizin aldığı yaralar, bunların hepsi yakın gelecekte yeniden ciddi bir tartışma konusu olacak.
SEÇİM SATH-I MAİLİNDEN DEPREM SATHINA
Türkiye seçim için duyurusu yapılan 14 Mayıs tarihine doğru geri sayım yaparken yaşandı deprem… İktidar için büyük bir talihsizlik olarak görülebilir. Diğer taraftan iktidar bu süreci ne kadar polemiklerden uzak tutarsa, ne kadar hizmet odaklı davranırsa, bir o kadar eksi puanları azaltabilir.
Diğer taraftan kapsamlı bir imar yönetmeliğini, şehir planlamasını tartışmaya açmak, bundan sonra kimsenin gözünün yaşına bakılmayacağı bir plan hazırlığı belki de memleketin şimdilerde en çok ihtiyaç duyduğu şey. Zira deprem, depremden depreme hatırlanacak bir şeyin çok ötesinde… Bugün 10 ilimizde yaşanan acıların, muhtemel İstanbul depreminde kat be kat fazlasıyla yaşanacağını düşündüğümüzde deprem konusunda devlet-millet seferberliği en çok ihtiyacımız olan şey!
MUHALEFET ENKAZIN ALTINDA KALDI
Belki biraz da depremin seçim sürecinde yaşanması, muhalefetin dilinde sertleştirdi. CHP'li milletvekillerinden belediye başkanlarına kadar muhalefet, “Nerede bu devlet?” korosunun bir parçası oldular. Ancak ortada siyaset adına bir sorumlu aranacaksa CHP'li Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş'ın depremin büyüklüğünü ön plana çıkaran açıklamaları CHP için samimiyet sınavını artıran bir etken oluyor.
İyi Parti seçim sürecine odaklanarak enkazları gündemde tutuyor. Deva Partisi, Saadet Partisi, Gelecek Partisi hakeza benzer bir siyaset izliyor. Ancak işinbir ucundan tutmaksızın “Nerede bu devlet?” naraları atmak memlekete bir şey kazandırmayacak. Muhalefete düşen, önümüzdeki dönemde iktidara kim gelirse gelsin, bir sonraki depremde Türkiye'yi acze düşürmeyecek bir şehir planlamasının hayata geçirilmesini sağlamak olmalı. Siyaseti enkaz altından kurtaracak olan da budur!
Bizim işimiz, siyaset gündemini yazmak, Ankara'nın nabzını tutmak; Ankara'nın gündemi deprem olunca bu hafta da içimizi acıtan bu konuyu yazmak gerekti… Depreme daha hazırlıklı bir Türkiye için Türkiye'nin birleşmesi, Ankara'ya bu konuda baskı yapması gerekiyor!
