'Suriye konusunda Türkiye dahil tüm taraflar hata yaptı'
Kurtulmuş, Suriye konusunda Türkiye dahil tüm ülkelerin hata yaptığını söyledi.

Oluşturma Tarihi: 2016-08-25 08:47:43

Güncelleme Tarihi: 2016-08-25 08:47:43

TİMETURK | HABER MERKEZİ

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Fırat Harekatı Operasyonu ve Suriye konusunda Al Jazeera'ya bir röportaj verdi. Kurtulmuş "Suriye konusunda Türkiye dahil tüm taraflar hata yaptı" dedi.

İşte o ifadeler:

TÜRKİYE DAHİL..

Türkiye de dahil. Meselenin bu kadar uzun süreceği ve bu kadar küresel krizler yumağı haline dönebileceği belki baştan hesap edilemedi. Birkaç ay içerisinde iç savaş başladı ve aşağı yukarı iki yıl süren iç savaştan sonra, iki sene de vekâlet savaşları sürdü. Öyle bir hal aldı ki, Suriye şehir şehir, kasaba kasaba, köy köy bölündü. Şu anda Suriye silahlı grupların, terör örgütlerinin cenneti hâline döndü. Bu uluslararası camia tarafından artık taşınamaz ağır bir yüktür. Söylediğim budur.

Şu haritalara bakın. Her taraf renkli renkli. Bir köyde PYD var, bir köyde El Nusra, öteki köyde IŞİD, onun yanı başında ÖSO var, aşağısında rejim güçleri var. Bu sürdürülemez bir durumdur. Bu sadece Suriye'yi etkilemekle kalmaz. Bütün bölge ülkelerini etkiler.

Etkilemedi mi? Eğer Suriye'deki bu bataklık olmasaydı Türkiye bu kadar çok terör saldırısı ile karşı karşıya kalmayacaktı. Ürdün bu kadar ağır bir göçmen baskısı altında kalmayacaktı. Avrupa Birliği göçmen politikasını çözmek için kara kara düşünmeyecek ve belki göçmenler dolayısıyla Avrupa'da bu kadar açık bir aşırı sağ siyaset tehlikesi ortaya çıkmayacaktı.

Suriye dediğiniz şey, Avusturya'yı da etkilemiştir, Fransa'yı da etkilemiştir, İtalya'yı da etkilemiştir, Yemen'i de, Ürdün'ü de, Türkiye'yi de. Eğer Suriye krizi olmasaydı Türkiye ile Rusya arasında yaklaşık bir yıldır yaşadığımız bu gerilim olmayacaktı. Eğer bu kriz olmasaydı Türkiye ile İran arasında çok ciddi gerilimler ortaya çıkmayacaktı. Sayabilirsiniz. Söylediğim şey budur.

Siyaset değişen şartlara göre dış politikada da yeni bir takım perspektifler üretebilme sanatıdır. Suriye sorununda yeni bir safhaya gelinmiştir. Bundan üç, dört, hatta bir sene öncesine göre şartlar fevkalade ciddi şekilde değişmiştir. Biz bu değişen şartlar çerçevesinde kendi milli menfaatlerimizi korumak bakımından yeni perspektifler geliştirmekle yükümlüyüz. Bu siyasetin de bir gereğidir. Diğer ülkeler de bunu yapıyorlar, bunu yapmaya çalışırlar. Ümit ederiz ki, sonuçta Suriye halkı için hayırlı sonuca ulaşabiliriz.