
Suriye'nin başkenti Şam'da 600'den fazla davetlinin katılımıyla düzenlenen Ulusal Diyalog Konferansı'nda, ülkenin parçalanmasına veya herhangi bir toprağından vazgeçilmesine karşı çıkılması ve İsrail'in, Suriye'nin egemenliğine açık bir saldırı olan ihlal ve işgalinin sona erdirilmesi konuları öne çıktı. Şam'daki Halk Sarayı'nda sabah saatlerinde başlayan ve gün boyu farklı çalıştayların yapıldığı konferans, kapanış bildirisiyle tamamlandı. Kapanış törenine Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile hükümet yetkilileri katıldı.
ŞARA'DAN AÇILIŞ KONUŞMASI
Konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, "Suriye acılara, ızdırablara, ekonomik, sosyal ve siyasal etkilere maruz kalmış, sırtlanlar tarafından yutulmuş, ardından mübarek Suriye devrimi açık bir zaferle ve büyük bir fetihle gelmiştir. Bugün Suriye, çocuklarının ihmali nedeniyle çalındıktan sonra halkına geri döndü. Bugün ülkeniz için en büyük muamele, onun acısını hissetmektir." dedi.
Şara, "Suriye kendini kurtarmıştır ve yeniden inşa etmesi gerekmektedir. Önceki rejimin yıktığı ahlaki ve toplumsal yapıyı yeniden tesis etmeye odaklanmalıyız. Ülke gerçeklerine uymayan sistemleri ithal etmemeliyiz, toplumları siyasi hayallerin laboratuvarı haline getirmemeliyiz." ifadelerini kullandı.
Suriye lideri, "Suriye halkının kazanımlarını baltalamak isteyenler var, güvenliğimize ve birliğimize zarar vermek, Suriye'deki felaketleri yatırım fırsatına çevirmek isteyenlere karşı kararlılıkla mücadele etmeliyiz." diyerek beraberlik vurgusu yaptı.
Şara, "Suçluların hesap vermesini sağlayacak bir geçiş adaleti organı oluşturacağız. Devletin silah tekelinde olması bir lüks değil, yeniden yapılanma sürecinde bir görevdir. Suriye'nin acil bir ekonomik plana ihtiyacı var ve hukuka saygıyı yeniden tesis etmeliyiz. Devletin silah tekeline sahip olması bir lüks değil, bir görev ve zorunluluktur. Suriye bölünmez bir bütündür." dedi.
Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani de "Geçtiğimiz yıllarda Suriye, rejimin yarattığı sistematik bir savaşla, sınırlı olmayan istisnai koşullarla karşı karşıya kaldı ve özgürleşmenin ardından baskılara boyun eğmedik, açıklık ve etkili diplomasi üzerinde çalıştık." dedi. Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılması ve yeni yatırım fırsatlarının açılması için çalıştıklarını belirten Şeybani, "Egemenliğimize ve kimliğimize yönelik hiçbir tecavüzü kabul etmeyeceğiz ve halkımızın iradesine saygı duyanlara açık olurken, yanımızda yer alan taraflarla ilişkiler kurmaya istekli olacağız." diye konuştu.
TÜRKMEN MECLİSİ'NDEN TEPKİ
Suriye Türkmen Meclisi'nden (STM) davet edilmediği Ulusal Diyalog Konferansı'na tepki geldi. STM'den yapılan açıklamada, Meclisin devrimin ilk gününden bu yana devrik Esad rejimine karşı Suriyeli kardeşlerinin yanında yer aldığı, bu uğurda şehitler verdiği ve büyük fedakarlıklarda bulunduğu vurgulandı.
Suriye Türkmenlerinin tek meşru temsilcisi ve siyasi çatısı olarak, devrim yıllarında Esad rejimine karşı Suriye halkının özgürlük mücadelesini desteklediği aktarılan açıklamada, rejimin çöküşünün ardından da Şam'daki yeni siyasi yönetime destek verilmeye devam edildiğinin altı çizildi.
Açıklamada, Cumhurbaşkanı Ahmed Şara liderliğindeki yeni yönetimin ülkede güvenlik ve istikrarı sağlamak için yürüttüğü siyasi çabalara destek verildiği ifade edildi.
Geleceğin Suriye'sini inşa etme hedefiyle yürütülen ulusal uzlaşı çabalarına olumlu bir yaklaşım sergilendiğine işaret edilen açıklamada, diyalog konferansına Suriye'nin tüm ulusal bileşenlerinin katılmasının gerekliliği vurgulandı. Açıklamada, siyasi kurumların ve bileşenlerin dışlanmasının, ülkenin siyasi gelişimine olumsuz yansıyacağına değinildi.
STM'nin, Ulusal Diyalog Konferansı'na katılım sağlayacağı yönünde Şam'daki yönetimle yapılan görüşmelerde verilen sözlerin, Türkmenlerin ülke yönetimine katılımı açısından umut verici olduğu belirtilen açıklamada, buna rağmen konferansa davet edilmemelerinin "şaşkınlıkla karşılandığı" kaydedildi.
"TÜRKMENLERİN HAKLARI GÜVENCE ALTINA ALINMALI"
Suriye'nin yeni yönetimine desteklerinin devam ettiği vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Suriye Türkmen Meclisi olarak Suriye'nin yeni yönetiminin yürüttüğü siyasi süreci desteklediğimizi vurguluyoruz. Ancak, Ulusal Diyalog Konferansı Hazırlık Komitesi'nin izlediği dışlayıcı yaklaşımı ve Türkmen bileşenini temsil eden Suriye Türkmen Meclisi'ni yok saymasını reddediyoruz. Bu tutum, Türkmen kamuoyunda kabul edilemez bir rahatsızlık oluşturmuş olup, konferansın çıktılarının Türkmenlerin beklentilerini karşılamaması ve haklarını güvence altına almaması durumunda, bu sonuçlara yönelik çekincelerimizi koruyacağımızı ifade ediyoruz."
Açıklamada, bu durumun Türkmen kamuoyunda büyük bir rahatsızlık yarattığı, konferans sonuçlarının Türkmenlerin beklentilerini karşılamaması ve haklarını güvence altına almaması halinde, bu sonuçlara yönelik çekincelerini koruyacakları aktarıldı.
Yeni bir Suriye inşa etmenin, tüm siyasi güçler ve ulusal bileşenler arasında ortaklık fikrinin güçlendirilmesi ve demokrasi ilkelerine bağlı kalmayı gerektirdiği belirtilen açıklamada, "Suriye tek bir renkten ibaret değildir ve hiçbir bileşenin siyasi süreçten dışlanması kabul edilemez." ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, dışlanma ve ayrımcılıktan uzak, tüm bileşenlerin temsil edildiği yeni bir Suriye inşa etme umutlarının sürdüğü kaydedildi.
Suriye Türkmen Dernekler Federasyonu Başkanı Tarık Sulo Cevizci ise, kongreye çağrıldı. Cevizci, etkinliğin başarılı şekilde gerçekleştiğini söyledi.
KONFERANSIN SONUÇLARI TAVSİYE NİTELİĞİNDE OLACAK
Yeni yönetim tarafından 12 Şubat'ta kurulan Hazırlık Komitesi, Ulusal Diyalog Konferansı için yurt içi ve yurt dışından 600'ü aşkın kişiye davetiye gönderdi. Komite üyeleri, katılımcıların ülkenin tüm kesimlerinden seçildiğini vurguladı. Ülkenin siyasi geleceği için önemli görülen konferansta, geçiş döneminde adalet, yeni anayasa, kurumların yeniden inşası ve reformu, kişisel özgürlükler, sivil toplum kuruluşların önemi ile ekonomi başlıklarıyla gün boyu 6 çalıştay düzenlenecek. Konferansın sonuçları, ülkenin yeni yöneticilerine tavsiye niteliği taşıyan kararlar olacak ve bağlayıcılığı bulunmayacak.
KONFERANSIN HAZIRLIK SÜRECİNDE 30 TOPLANTI YAPILDI
Hazırlık Komitesi, konferans öncesinde ülkenin farklı illerinde 30'dan fazla toplantı gerçekleştirdi. Bu toplantılara 4 binden fazla kişinin katıldığını açıklayan komite, ilk olarak 16 Şubat'ta Humus'ta toplantı düzenlemiş, ardından Suriye'nin Tartus, İdlib, Hama, Süveyda, Dera, Deyrizor ve Halep illerinde bölge temsilcileriyle bir araya gelmişti. Ayrıca Komite, terör örgütü PKK/YPG işgalindeki Haseke ve Rakka illerinin temsilcileriyle başkent Şam'da oturumlar gerçekleştirmişti.
AA