Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'ndan İsrail'e Osmanlı cevabı
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanı Türkoğlu, İsrail Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Emmanuel Nashcon’un Osmanlı Devleti ile alakalı sözlerine tepki göstererek

Oluşturma Tarihi: 2017-12-13 06:57:08

Güncelleme Tarihi: 2017-12-13 06:57:08

Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanı Zeynel Abidin Türkoğlu, İsrail Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Emmanuel Nashcon'un Osmanlı Devleti ile alakalı söylediği sözlere cevap verdi.

HALEN OSMANLI'DAKİ HUKUK KULLANILIYOR

Diriliş Postası'ndan İbrahim Seçkin Talaş'a konuşan Türkoğlu, “Osmanlı birçok milletten müteşekkildir. Dolayısıyla biz burada Müslüman nüfusun çoğunlukta olduğuna dair bir sürü belgeye sahibiz. Filistin Devleti'nden zaman zaman heyetler geliyor çünkü Osmanlı hukukunun geçerli olduğu topraklar yalnızca Filistin Devleti'nin topraklarıdır. Ne kendi medeni kanunlarını kurmuşlardır. Ne de başka bir hukuku kullanmışlardır. Bunlar halen mecelle hukukunu kullanırlar” dedi.

"SINIRLARI GÖSTEREN BELGELER FİLİSTİNLİLERE TESLİM EDİLDİ"

Türkoğlu, Kudüs'ün de içinde yer aldığı Filistin topraklarına ait tapu tahrir defterleri ve zabıt kayıt defterlerinin nüshalarının 2013 yılında tamamının Filistin Büyükelçiliği'ne gönderildiğini açıkladı.

Arazi kanunnamesini gerekçe göstererek İsrail'in Filistin topraklarına el koyduğunu belirten Türkoğlu, “Biz bu kayıtları Filistin devletine verdikten sonra hukuk mücadelesi başlattılar. Bunu gören İsrail, kendince yöntemler geliştirerek hak iddia ettikleri yerlerde yeryüzü şekillerini değiştirmeye başladı. Defterlerimizde bu arazilerin sınırlarını, mihenk noktaları var. Haksızlıkların önüne bu şekilde geçmeye çalışıyoruz. Bunu değiştirmek istediler” diye konuştu.

İslam'ın yok sayıldığı bir Kudüs'te yıllardır kan ve gözyaşının hakim olduğunu dile getiren Türkoğlu, “Yavuz Sultan Selim 1517 yılında Mısır'ın fethi sırasında bugünkü Filistin topraklarını da Osmanlı mülkü haline getirmiştir. 1917 yılına kadar 400 yıl boyunca huzur, barış ve esenliğin merkezi olmuştur. 1917' den sonra ise kan ve gözyaşının hakim olduğu bir gerçektir. İslam olmadığı zaman Kudüs ağlıyor” ifadelerini kullandı.

"MİLLİ BİR ARŞİV KANUNU ELZEMDİR"

Arşivlerin devletler için tarihi bir öneme sahip olduğuna değinen Türkoğlu, “Arşivlerimiz yıllarca yönetmeliklerle yürütüldü. Belli bir kanun etrafında düzenlenmesi en önemli meseledir. Milli bir arşiv kanunu elzemdir. Cumhurbaşkanımızın verdiği talimatla çok iyi noktalara geldik. Dijitalleştirme, tasnif işlemleri daha kolay olmaya başladı. Fiziki koşullarda da yenilenmeler söz konusudur ancak bunlar yapılırken belli bir standart üzerinden yapılmalıdır. Onun için bir arşiv kanununa ihtiyaç var. Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü bu konuyla alakalı bir çalışma yürütüyor. İnşallah gereği yapılır” diyerek sözlerini tamamladı.