TBMM İnsan Hakları Komisyonu, Azerbaycan-Ermenistan çatışmaları devam ettiği sırada, yerinde incelemeler yaparak, Ermenistan'ın insan hakkı ihlallerini tespit etti.
Türkiye gazetesinden Yücel Kayaoğlu'nun haberine göre, Komisyon Başkanı Hakan Çavuşoğlu başkanlığındaki heyetin çatışma sürecinde ortaya çıkan hak ihlallerine yönelik hazırladığı raporda yer alan tespitler şöyle:
Bakü, Gence, Terter ve Berde'de de yapılan incelemelerde, sivil yerleşim bölgelerine yapılan saldırılarda hayatını 94 kişini hayatını kaybettiği, 3 bin 326 evin harap olduğu, 120 apartman ve 504 kamu binasının kullanılmaz hale geldiği tespit edilmiştir.
44 gün süren savaş, Ermenistan, sivil yerleşim yerlerini özellikle hedef almıştır. Korku ve yıldırma yolu ile Azerbaycan halkının direniş iradesi kırılmaya çalışılmıştır. Misket bombası gibi hedef gözetmeyen yasak silahların kullanıldığı tespit edilmiştir.
Çatışmalarda kullanılan yöntemler kadar kullanılan silahlarında niteliği de hukuken önem arz etmektedir.
27-28 Ekim tarihlerinde Berde şehrine yapılan saldırının yasaklanmış silahlarla yapıldığı görülmüştür. Bu bağlamda, Berde'de misket bombası (cluster bomb) kullanıldığı ispatlanmıştır. Berde'de bu türden bir silahın kullanıldığı İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch) tarafından da teyit edilmiştir.
'LAHEY'DE YARGILANMALILAR'
İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu heyetinin sahadaki bulgularla teyit ettiği üzere, Ermenistan'ı savaşa sürükleyen ve bu savaşı yöneten sivil ve asker yöneticiler, sivillere karşı işledikleri savaş suçlarından dolayı Uluslararası Ceza Mahkemesinde yargılanmalı ve yol açtıkları zararlar tazmin edilmelidir.
BM Güvenlik Konseyinin harekete geçirilmesi için ivedilikle bir özel raportör atamalı, aynı şekilde Avrupa Konseyi de bu hususu gündemleştirmelidir.
'AİHS İHLAL EDİLDİ'
Sivil halkın hayat hakkının ihlal edilmesi aynı zamanda hem Ermenistan'ın hem de Azerbaycan'ın taraf oldukları Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (AİHS) 2. maddesinin açık ihlalidir ve Ermenistan Devleti'nin ve gerçekleştirenlerin hukuki sorumluluğuna yol açan eylemlerdir.
Ayrıca, sivillere ve sivil altyapıya yönelik kasıtlı saldırılar, AİHS'nin 14. maddesinin de ihlali olarak kabul edilebilir. Zira saldırılarda milliyet ve etnik kökene dayalı olarak ayrımcılık sureti ile Sözleşme'de koruma altına alınmış haklar ihlal edilmektedir.
Sivil mülkiyete zarar verme, mülkiyetin kullanılmasının engellenmesi, AİHS I No.lu Ek Protokol'ün 1. maddesinde tanımlanan mülkiyet hakkının da ihlalini oluşturmaktadır.