Gazateci Ün'ün bugünkü yazısından ilgili bölüm;
İbrahim Çelikkol
Sırtlamış omzuna yangın hortumunu aslanlar gibi mücadele ediyor.
Şahan Gökbakar
Adam günlerdir uyku uyumadı, alevleri takip ediyor. Öyle evinin malının mülkünün derdinde değil insanlığın derdinde!
Demet Akalın
Uzaktan da olsa çıldırıyor kadın. Bir şeyler yapmaya çalışıyor.
Haluk Levent ve Gamze Özçelik
Yardımların dağıtımını organize etmek için koşarak Manavgat'a gitti iki isim.
Süreyya Yalçın
Önce sosyal medya paylaşımıyla tepki çekmişti ama sonra telafi etti. Yangın bölgelerine kamyon kamyon su, buz ve ayran yardımı yapıyor.
Ece Erken
Birine yardım ederim, birilerinin tahliye olmasına yardımcı olurum belki diye koy koy geziyor.
Selin Ciğerci
TIR'lar dolusu yardım yollamayı sürdürüyor afet bölgelerine.
İşte budur ünlü olmak.
Ünlü olmak;
Topraklarına sahip çıkmaktır...
Ormanların yanarken gözyaşı dökmek...
Elinden ne geliyorsa yapmaya çalışmaktır...
Ünlü olmak...
Halkın derdiyle dertlenmek...
Kitleni farkındalık yaratmak için kullanmaktır...
Yani ünlü olmak sadece...
Konser vermek...
Açılıştan açılışa koşmak...
Sosyal medya paylaşımlarıyla paraları cebe indirmek değildir!
Hepinize helal olsun!
Otur, sıfır!
Bakınız bir tarafta da Yusuf Güney var mesela...
Adam afet bölgesinde bile olay çıkarmayı başarıyor.
Manavgat'ta yangın söndürme çalışmalarına katılmış Güney. Buraya kadar enfes hareket. Alkışlar Yusuf Güney'e.
Ama o çalışmalar sırasında bölgede alevlerle mücadele edenlerle tartışmış şarkıcı. Öyle sözlü tartışma falan da değil üstelik. Tekme, tokat ve yangın tüpleri girmiş devreye.
Yusuf Güney de arabasına koşup tabancasını almış ve havaya ateş açmış.
İyilik yapmayı bile becerememenin...
Yaptığı ufacık bir güzelliği bile elleriyle kirletmenin...
‘Can Havli' nedir anlayamamanın...
En açık, en temiz, en net örneğidir Yusuf Güney. O yüzden, ‘otur, sıfır!'
Geri adım atmak mı atmamak mı?
Uluslararası yardım çağrılarına sayısız ünlü destek oldu.
Destek olmayanlar da vardı.
Örneğin Nilüfer, “aciz duruma düşüyoruz, milli duygularım yaralanıyor” dedi.
Mehmet Ali Erbil mesela...
O da, “kimseye ihtiyacımız yok” açıklamasını yaptı.
Nilüfer daha sonra bir açıklama daha yaparak, “sizinle aynı noktadayım, birbirimizi yanlış anladık, üzdük, üzüldük” dedi.
Ama Erbil arkasında durdu söylediklerinin.
Çok açık ve net bir durum var...Yardım isteyen her zaman aciz duruma düşmez...
Dünyanın her ülkesi böyle bir durumda yardım ister...
Zaten böyle büyük bir yangın karşısında herkes çaresiz kalır...
1000 uçağın da olsa sana diz çöktürür ‘doğa'...
Lafınızın arkasında dimdik duramayacaksınız, hiç söylemeyeceksiniz Nilüfer Hanım.
Ve Mehmet Ali Bey...
Eminim ki çok masum duygularla yaptınız bu açıklamanızı.
Ama...
Bu sefer tutmadı...
Bu sefer güldürmedi...
Bu sefer “amaaan MALİ işte, duymazdan gelelim” dedirtmedi...