Yazar Talha Uğurluel'e tahliye
FETÖ'ye ilişkin davada, 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan yargılanan yazar Talha Uğurluel'in tahliyesine karar verildi.

Oluşturma Tarihi: 2019-04-25 13:43:18

Güncelleme Tarihi: 2019-04-25 13:43:18

İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Uğurluel ve avukatı katıldı.

Duruşmada savunma yapan Uğurluel, FETÖ'ye müzahir olduğu gerekçesiyle kayyum atanan Kaynak Holding'e bağlı bir yayınevinde 2005 yılında işe başladığını ve editörlük yaptığını ifade ederek, "Burada 4 farklı kitap çıkardım. Ancak bana para ödemediler. Editör olarak çalıştığım ve maaş aldığım için kitaplar için ayrı para alamayacağımı söylediler. Bu nedenle buradan 2006'da ayrıldım." diye konuştu.

Televizyonlara 2007'de çok sık çıktığını ve FETÖ'nün sözde "Batı Avrupa İmamı" Süleyman Tiftik tarafından kendisine Fatih Üniversitesi'nde öğretim görevliliği teklif edildiğini söyleyen Uğurluel, "Üniversite bana 4 defa uyarı verdi dersleri dışarıda yaptığım için. Cemaat yapısında baskı vardır, onlara itaati kabul etmediğim için bana bu uyarıları verdiler. Tiftik'in ayrılmasının ardından soyadını hatırlayamadığım Tarık adında biri üniversitenin genel sekreteri oldu. Benim dışarıda konferans vermemi ve farklı aktiviteler yapmamamı söyledi. Bu nedenle 2008 yılında üniversiteyle tüm bağımı kopardım." ifadelerini kullandı. 

Üniversiteden ayrıldıktan sonra Timaş Yayınları tarafından Kanuni Sultan Süleyman hakkında kitap yazması için teklif aldığını anlatan Uğurluel, daha önce çalıştığı FETÖ'ye müzahir yayınevinden bu kitabı çıkarmaması için baskı gördüğünü iddia etti.

Kendisinin toplamda 12 kitabının çıktığını ve bu kitapların satışının Kaynak Holding'e bağlı NT Yayınlarında yasaklandığını öne süren Uğurluel, FETÖ'den yargılanan "Maceracı" isimli programı sunan Murat Yeni'nin, "Talha Uğurluel sohbetlere katılmıştır." şeklindeki beyanlarını kabul etmediğini savundu.

Kendisinin kapatılan Samanyolu TV'de hiçbir programı olmadığını, bu kanala, diğer tv kanallarında olduğu gibi konuk olarak bağlandığını iddia eden Uğurluel, "Türkçe Olimpiyatları'na hiç katılmadım. Ben bu adamaların içinde olsam orada jüride ya da ön koltukta olmam lazımdı. Abant Platformu'na da hiç katılmadım." dedi.

Kendisinin cezaevinde olma sebebinin Beyza T. adlı bir kişi olduğunu, bu kişinin kendisini sürekli rahatsız ettiğini ileri süren Uğurluel, "Bu kadına ilgi göstermedim. Ancak kendisi bana sürekli samimi olarak yaklaşmaya başladı. Sahte hesaplarla eşimi de rahatsız etmeye başladı. Bazı haber portallarına para vererek, benim FETÖ ile ilişkim olduğuna dair haberler yaptırmaya başladı. 'Kudüs'e FETÖ'cüleri kaçırıyor' ve 'Talha Uğurluel'in plakası FG' tarzındaki haberleri bu kadın yaptırttı. Haberlerdeki gizli tanık da bu kadındır." şeklinde beyanda bulundu.

Bank Asya'da bulunan hesabı daha önce çalıştığı kurumlar nedeniyle açtığını, otomatik ödeme talimatları nedeniyle hesabını kapatmadığını iddia eden Uğurluel, bankaya FETÖ'nün talimatıyla para yatırmadığını savundu.

Kendisinin FETÖ ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını iddia eden Uğurluel, savunmasına şöyle devam etti:

"Bunlara ait liseye gittim, ancak sohbetlerine hiç katılmadım. Polis sorgusunda da bildiğim her şeyi anlattım. Bu yapıya ait olan çalıştığım yerlerde çiğ köfteye ve çaya çağrıldım. Ancak hiçbirisine katılmadım. FETÖ elebaşı ile hiç görüşmedim. Harddiskte bulunan ses dosyaları ve vaaz dosyaları 2005-2006 yılında çalıştığım yayınevi tarafından bana sesleri dökmem için verilmişti. Videolar o döneme aitti, biz sadece yazıya döküyorduk."

Uğurluel, tahliyesini isteyerek savunmasını tamamladı.

Mahkeme heyeti, delillerin toplanmış olması, tutuklu kaldığı süre, delil karartma ihtimalinin bulunmaması, bu aşamada adli kontrol hükümlerinin yeterli olabileceği gerekçeleriyle Talha Uğurluel'in oy çokluğuyla tahliyesine karar verdi.

Uğurluel'e yurt dışı çıkış yasağı ve haftada bir gün imza atma şeklinde adli kontrol hükümleri uygulanmasına karar veren heyet, bazı tanıkların gelecek celse dinlenmesine hükmetti.

Üye hakim, "Sanığın üzerine atılı suçun katalog suçlar arasında yer alması, aleyhine isimleri geçen tanıkların henüz dinlenmemiş olması, önceki beyanları, sanık aleyhine mevcut delillerin durumu ve kaçma şüphesi dikkate alınarak heyetin tahliye yönündeki kararına katılmıyorum." diyerek muhalefet şerhi koydu.

Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı 4 Temmuz'a erteledi.