Başbakan Binali Yıldırım, cuma namazını 15 Temmuz'daki darbe girişimi esnasında bombalanan ve 47 polisin şehit olduğu Gölbaşı'ndaki Özel Harekât Daire Başkanlığı'nın yerleşkesi içindeki camide kıldı. Yıldırım, burada gazetecilerin sorusu üzerine şöyle konuştu:

"Darbe girişiminin başladığını biz hemen hemen bir 15 dakika sonra öğrendik. Kimden öğrendik? Yakın korumalarımızdan ve vatandaştan öğrendik. Eşimizden, dostumuzdan öğrendik. Yani bize ondan önce bu konudaki tehdidin boyutu, neler olduğu hakkında herhangi bir bilgi gelmiş değil. Madem bu iş kamuoyuna açık hale geldi, ben de bu kadarını söyleyeyim. Ama bunların şu anda önemi yok. Şu anda önemi olan şey biz bertaraf ettiğimiz bu belanın tekrar dönüp dolaşıp bir tehdit olmaması için ne lazımsa onu yapıyoruz."

Başbakan, istihbarat zafiyetine dair yeniden soru gelmesi üzerine, "Bunlar konuşuldu. Vatandaş nasıl okuması lazım geldiğini anladı. Önemli olan bizim haberimiz olduktan sonra ne yaptığımızdır. O işlerin sonucu ortadadır. Hain örgüt çökertilmiştir, milletimiz nefes almıştır" dedi.

"Tehlike bitmiş değildir" diyen Başbakan, sözlerini şöyle açıkladı:

"Şu anlamda değildir. Vatandaşımız tedirgin olmasın. Vatandaşımızın huzuru, güveni sağlanmıştır. Ve zayıf da olsa bu gibi intikam duygusuyla, yenilmişlik hissiyle harekete geçen, geçmeye çalışan çılgınlar olabilir. Buna karşı da tedbirlerimizi alıyoruz."

"Öncelikli konumuz halkın güvenliği" diyen Başbakan, "En ufak zafiyet olmayacak şekilde kurumları yeni baştan elden geçirmek, kontrol etmek. Bu olayın yaşanmasında, meydana gelen kurumsal veya kişisel zafiyetler varsa tabii ki bakılacak. Şu andaki acil konumuz en ufak, binde bir, milyonda bir ihtimali ortadan kaldırıp milletin rahat uyumasını sağlamak" ifadelerini kullandı.

"Türkiye hukuk devleti, intikamla değil adaletle davranılır" diyen Başbakan, "İntikam yerine adaletle davranılacak ama dökülen hiçbir kan, hesapsız, hesap sorulmadan kalmayacak. Yapanlar mutlaka ve mutlaka teker teker adaletin önüne çıkarılacaklar, hak ettikleri en ağır cezayı alacaklardır" dedi.

"Devlete karşı suç işlemiş olanlar hedefimizdir" diyen Yıldırım, "Masum vatandaşımızın böyle bir muameleye tabi olması söz konusu değil. Bu terör örgütünün sözde başı bugün çıkmış bu işe ahmaklık diyor. Yani bu millet ne diye sokağa çıktı diyor" diye konuşmasına devam etti.

Başbakan, "Asker kılığı içerisindeki bu FETÖ'cü çeteleri, terör elemanlarını askerlerimizle, silahlı kuvvetlerimizle onun asil kurumsal yapısıyla karıştırmamız lazım. Her kurumda yanlış yapılar olabilir" dedi.

"Bugün artık temizlik günüdür. Bu temizlik de en iyi şekilde yapılmaktadır" diyen Yıldırım, "Tamamen bu şebekelerin devlet içerisinden temizlenmesi için de ne gerekiyorsa yapılacaktır" diye konuştu.

"Bu örgütün ne kadar cinnet noktasına geldiğini, ne kadar insanlıktan çıktığını gösteren bundan daha açık delil olamaz" diyen Başbakan, ABD'ye de şöyle seslendi:

"Bize 'delil değil' diye ipe un serenlere buradan yüce Türk milleti adına şunu söylüyorum; bundan daha büyük delil var mı kardeşim? Kendi halkının üzerine tankları süren, kendi halkını havadan ve karadan tarayan, uçaklarla bomba yağdıran bu ölüm makinalarının, bu canilerin arkasında artık durmaktan vazgeçin."

Başbakan, "Bugünlerde bu terör örgütü, yaptığı marifetlerle sonuç alamayınca piyasada dedikodular yaydılar. 'Şeker karaborsa, yok benzin bilmem ne...' Bunlar akla ziyan şeylerdir" diye devam etti.

"Memlekette hiçbir şeyin sıkıntısı yoktur" diyen Yıldırım, "Her şey ihtiyaçtan fazla şekilde vardır. Bulanık suda balık avlamaya çalışanlara da buradan sesleniyorum. Asla ve asla böyle bir işe tevessül etmesinler. Bu da bir başka yanlıştır. Bunlarla ilgili de gereken neyse o da yapılacaktır. Fırsatı ganimete çevirmek isteyen soysuzlara da asla fırsat verilmeyecek" diyerek konuşmasını noktaladı.