Gazze'ye insani yardım taşıyan Mavi Marmara gemisine Akdeniz'in uluslararası sularında düzenlenen saldırıya ilişkin 4 sanığın yargılandığı davaya destek vermek amacıyla Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanan bir grup, duruşma devam ederken İsrail aleyhine yazılar olan dövizler taşıdı.
Türkiye ve Filistin bayraklarıyla tekbir getiren gruptakiler, "Filistin Türkiye omuz omuza" ve "Mavi Marmara onurumuzdur" şeklinde slogan da attı.
''BİR MİLLETİN DEĞİL İNSANLIĞIN MÜCADELEDİSİDİR''
Duruşma sonrası duruşmayı izleyen, aralarında yabancı hukukçular ile mağdurların da bulunduğu izleyiciler de kalabalık gruba katılarak, basın açıklaması yaptı.
İnsani Hak ve Hürriyetleri Vakfı (İHH) Genel Başkanı Bülent Yıldırım, İsrail devletinin Mavi Marmara davasının bitmesi beklentisi içinde olduğunu ve tazminatı ödediğini belirterek, "Böyle bir dönemde halk olarak Mavi Marmara davasına sahip çıktınız. Davanın sürebileceğini herkese gösterdiniz. Burada 100 kişinin üzerinde Türkiye dışından, her din her milletten insan var. Yahudi bir arkadaşımız var, Hristiyanlar ve Müslümanlar var. Bu sadece bir dinin, bir milletin mücadelesi değil, bütün insanlığın mücadelesidir." dedi.
Din, dil, millet ayırmaksızın zulüm gören herkesin yanında olduklarını anlatan Yıldırım, "Mavi Marmara insanlığın gemisiydi. Bu davanın bitmesine hiçbir vicdan izin vermez. 'Dava bitecek' diyenler hayal kırıklığına uğradı. Halkın karşısında hiçbir güç duramaz. Herkes dimdik ayakta. Yalnız bırakmayın davayı. Unutmayın, yalnız bırakan yalnız bırakılır." ifadesini kullandı.
Mavi Marmara gemisinin saldırıya uğramasıyla ilgili açılan uluslararası davaları yürüten avukat ekibinin başında bulunan avukat Rodney Dixon da, Mavi Marmara davasının mahkemede devam etmesi isteğinin peşinde olan insanların arasında bulunmaktan mutlu olduğunu anlatarak, şu anda Türkiye'deki gibi Uluslararası Ceza Mahkemesi ile Amerika, İngiltere ve Afrika'daki davaların da devam ettiğini söyledi.