Doğu Akdeniz bölgesinde özellikle Türkiye-Libya anlaşmasından sonra Ankara ile Atina arasındaki diplomatik gerginlik giderek artıyor. Türkiye ile Libya arasındaki deniz yetki sınırlarını belirleyen anlaşma nedeniyle Yunanistan, Libya'nın Atina Büyükelçisi'ni sınır dışı edip, Türkiye'yi de BM'ye şikayet etti.
Eski Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu, son gelişmeleri Euronews'e değerlendirdi. Eski Başbakan'ın açıklamaları sırasında sıklıkla "artan tansiyona" ve "sıcak çatışmaya" vurgu yaptığı görüldü.
"BÖLGEDE ÇATIŞMA YAŞANABİLİR"
Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarının barışçıl bir işbirliği içerisinde ülkelerin gelişmesine imkan sağlayabileceğini ifade eden Papandreu, "Türkiye-Libya yasa dışı anlaşması, bu kaynakların sorun haline gelip, bölgede çatışmalara yol açabileceğini de gösteriyor" diye konuştu.
"TEK TARAFLI HAREKET EDİLMEMELİ"
Avrupa Birliği'nin bölgedeki sorunların uluslararası hukuk çerçevesinde ele alınmasında önemli bir rol üstlendiğini vurgulayan Papandreu, hiçbir ülkenin tek taraflı hareket etmemesi gerektiğini savundu.
"SİLAHLI ÇATIŞMADAN KAÇINMAK İSTİYORUZ"
Papandreu konuşmasının devamında, "Bölgede çıkabilecek herhangi bir hararetli çatışma veya olası bir silahlı çatışmadan kaçınmak istiyoruz. İşte bu yüzden birkaç yıl önce yaptığımız çalışmalarla, Türkiye ve bölgedeki diğer ülkelerin bulunduğu barışçıl bir çerçeve oluşturduk. Uluslararası hukuka dayanan bu çerçeveyi, Avrupa Devlet ve Hükûmet Başkanları Konseyi'nde 20 yıl önce Helsinki'de oluşturduk" ifadelerini kullandı.
"NE OLURSA OLSUN ULUSAL ÇIKARLARIMIZI KORUYACAĞIZ"
Yunanistan'ın barışçıl çözümlerden yana olduğunu belirten Papandreu, "Fakat komşumuza (Türkiye'ye), ne olursa olsun önce ulusal çıkarlarımızı ve egemen haklarımızı savunacağımızı da açıkça ifade etmek istiyoruz. Biz bu sorunları, uluslararası hukuka dayalı, barışçıl bir yol ve işbirliği içerinde çözmekten yanayız" dedi.
YUNANİSTAN TÜRKİYE'Yİ BM'YE ŞİKAYET ETTİ
Yunanistan, Türkiye ile Libya arasında yapılan anlaşmaya Birleşmiş Milletler nezdinde itirazda bulundu. Anlaşmanın 'kötü niyetle' yapıldığını ileri süren Atina, söz konusu "anlaşmanın bölgede istikrarsızlığa sebep olacağını" savundu.
Yunanistan ayrıca, anlaşmayı AB'ye de taşıyarak Türkiye ve Libya'ya yönelik yaptırımlar konusunda bir çerçeve oluşturulması talebinde bulundu.
TÜRKİYE: TALEP EDİLİRSE ASKER GÖNDERİRİZ
Anlaşmanın Libya'nın meşru hükümeti ile yapıldığını belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise son açıklamasında Libya'ya talep olması halinde asker gönderebileceklerini dile getirmişti.
ERDOĞAN: ULUSLARARASI DENİZ HUKUKUNA UYGUNDUR
Erdoğan, dün (18 Aralık) Malezya'ya hareketinden önce Cenevre'de basın mensuplarının sorularını yanıtladığı sırada şu değerlendirmeyi yapmıştı:
"Bizim olayımız beka meselesi, ondan da öte bir tarih meselesi. Biz şu anda öyle adımlar attık ki bu adımlar Sevr'in ters köşe edilmesidir. Bu kadar önemli. Yunanistan Başbakanı olsun, Dışişleri Bakanı olsun, onlar Libya Mutabakatı'nın hukuka aykırı olduğunu söylüyorlar. Biz de tam aksine, ‘Bu uluslararası deniz hukukuna uygundur' diyoruz. Attığımız adımın bütün hesabını, çalışmasını yaptık. Bu süreç de yeni başlamadı, tarihi geçmişi var ve o geçmişinde, işin haritası çok daha farklıydı. Ne zaman? Kaddafi döneminde (2009'da). O süreçte bu adım atıldı ama tabii (Kaddafi'nin) ömrü vefa etmedi. Dolayısıyla çalışmalarımız şu anda bizim arşivlerimizde... Bu çalışmaları da zaman içerisinde uluslararası camiayla da paylaşırız. Bu dönemde atılan adımlar uluslararası hukuka uygundur..."
