Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın organizasyonundaki bir gezi programında bulunan ve dindar kimliği ile bilinen Cafer Gizli adındaki genç, Silifke'de Gençlik Spor Bakanlığına bağlı bir tesiste silahlı örgüt yanlısı olduğu belirtilen bir grubun saldırısına uğramış ve vücuduna aldığı kesici alet darbeleriyle katledilmiştir.
İşte HÜDA PAR Genel Merkez'inden yapılan basın açıklaması:
Basına ve Kamuoyuna;
Çözüm sürecinin tamamen bitirilerek çatışmalı bir sürece yeniden girilmiş olması, halkın iki ateş arasında kalmasına ve şimdiye kadar hiç olmadığı şekliyle mağduriyetler yaşamasına sebebiyet vermiştir. Çözüm süreci boyunca bütün uyarılara rağmen silahlı örgütün şehirlere silah ve patlayıcı yığmasına ses çıkarmayan, buna seyirci kalan devletle şiddeti şehirlere taşıyarak silahlı unsurlarıyla halkın içinde mevzilenen, halkın yaşam alanlarında çukur kazan, patlayıcı tuzaklayan ve adeta hayatı halka zehir eden PKK bu zulüm ve mağduriyetin başat sorumlularıdır.
Çukur siyasetinin ölümlere, zulümlere ve kitlesel göçlere sebebiyet vermekten başka bir işe yaramadığı çok net bir şekilde ortaya çıkmış olmasına rağmen, silahlı örgüt tarafından bu şiddetin arttırılarak devam etmesi ve Türkiye'nin bütün şehirlerine taşınması talimatının verilmesi, örgütün gölgesinde siyaset yapanların da tam bir akıl tutulmasıyla bu doğrultuda hareket etmesi kanın daha çok akmasına, kaos ve anarşinin artması ve yaygınlaşmasına hizmet etmekten başka bir işe yaramamaktadır.
Silahlı örgütün şiddetin her tarafa taşınması talimatı neticesi Adana ilinde de olaylar meydana gelmiş ve bu kapsamda Adana il yönetim kurulu üyemiz Gökhan Dağtekin evinin önünde barikat kurulmasına izin vermediği için saldırıya uğrayarak yaralanmıştır.
Yine bu kapsamda Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın organizasyonundaki bir gezi programında bulunan ve dindar kimliği ile bilinen Cafer Gizli adındaki genç, Silifke'de Gençlik Spor Bakanlığına bağlı bir tesiste silahlı örgüt yanlısı olduğu belirtilen bir grubun saldırısına uğramış ve vücuduna aldığı kesici alet darbeleriyle katledilmiştir.
Devlet yetkililerinin gözetimindeki bir organizasyon sonucu yaşanan bu olayın birinci dereceden sorumlusu, Gençlik ve Spor Bakanlığı yetkilileridir. Kendilerine teslim edilen bir gencin can güvenliğini sağlayamayan bu yetkililer hakkında derhal soruşturma açılmalı; olaya ilişkin dile getirilen iddialar titizlikle araştırılmalı; kasıt, ihmal ve kusuru bulunan görevliler mutlaka yargı önüne çıkarılmalıdır.
HÜDA PAR olarak her iki olayın faillerini lanetliyor, şehid edilen Cafer Gizli kardeşimize Cenab-ı Allah'tan rahmet, ailesine ve sevenlerine de sabr-ı cemil niyaz ediyoruz.
