Asıl adı Georg Wilhelm Friedrich Hegel.
Dünyaca ünlü Alman felsefeci.
1770 yılında Stuttgart şehrinde dünyaya geldi. Würtenburg Maliye Bakanlığı'nda görev yapan, düzenli ve içine kapanık bir çalışma biçimi olan babası tarafından yetiştirildi.
1777 yılında başlamış olduğu Gymnasium'u 11 yılda bitirdi. 1788 yılında Tübingen Üniversitesi'ne kaydını yaptırarak, felsefe, hukuk, din bilimi, dilbilimi gibi alanlarda eğitim gördü.
Tanrıbilim ve dilbilim konusunda oldukça başarılı fakat felsefe yeteneğinden yoksun' yargısı yer alıyordu bu diplomada.
1796 yılına kadarki süreçte Almanya Bern şehrinde öğretmenlik yaparak geçimini sürdürdü. Bu süreç boyunca tanrıbilim ve felsefe alanındaki çalışmalarına yoğunlaşarak devam etti.
1797 yılında Frankfurt'ta eğitmenlik yaptı. Tieck, Novalis gibi döneme damgası vurmuş ünlü aydınlar ile tanışarak fikir alışverişinde bulundu.
Fichte'nin görüşleri ile yakından ilgilendi. 1803 yılında Jena Üniversitesi'nde profesör ünvanı ile ders vermeye devam etti.
Evinde aramalar yapıldı; maddi durumu bozuldu
Napoleon'un bulunduğu kentte baskınlar yaptığı dönemde evinde aramalar yapıldı. Fakat Hegel üzerine çalışmasını sürdürdüğü yapıtlarını yanına alarak Jena'dan kaçıp Bamberg'e gitti.
Dönemin diğer ünlü düşünürlerinden olan Goethe; onun geçim sıkıntısı çektiğini görünce, arkadaşı Knebel'den ona vermesi için para istedi.
Hegel 1807 yılında bir gazete çıkarmaya karar verdi. Bu gazetede felsefi çalışmalarını yayınlamaya başlayarak okuyucu kitlesi kazandı. 1808 yılında Nümberg şehrine giderek Gymnasium okulunda başyönetici sıfatı ile çalışmaya başladı. 1812 yılında Mantık Bilimi isimli yapıtının büyük ilgi toplaması ile Heidelberg Üniversitesi'nde felsefe profesörü olarak göreve başladı. 1817 yılında Bilimler Ansiklopedisi adlı yapıtı yayınlanmaya başladı. 1818 yılında Berlin Üniversitesi'nde çalışmaya başladı. 1822 yılında Felemenk'e giderek orada çalışmalarını sürdürdü. 1826 yılında Viyana'ya ardından Paris'e gitti. Yaptığı bu geziler süresince felsefe alanında ki çalışmalarını derinleştirerek sürdürdü.
Berlin'de çıkan veba salgınında, 14 Aralık 1831 yılında hayata veda etti.
Felsefi yaklaşımları
Hegel'in felsefi kuramının üç temel çıkış noktası bulunur. Bunların ilki evrenin yaratılış ilkesi olarak Tanrı varlığını işleyen mantık, ikinci olarak Tanrı'nın varlığının tinsel anlamda irdeleyen özdeksel evrende doğa felsefesi, sonuncusu ise yaratılış temel mantığı olan yeniden Tanrı'ya dönüşü irdeleyen tinin felsefesi olarak ele alınır. Hegel bu üç ana sorunsalı, felsefi bir bütünlük oluşturarak felsefi sorunlara açıklık getirmeye çalışmıştır. İnsan düşüncesinin işleyiş ve gelişim aşamaları, ortaya koyduğu ürünler gibi konuları tez, antitez, sentez yöntemi ile ele alarak açıklamaya çalışmıştır.
Hegel'e göre felsefenin temelini düşünme eylemi oluşturur. Öyle ki, gerçeğin kaynağına deneysel veriler olmadan, salt düşünme eylemi ile varılabileceğini öne sürmüştür. Felsefe sayesinde nesnelerin anlamlandırıldığını savunur. Düşünme, süreklilik göstererek kavramları birbirine türetir ve bir kavramlar dizisi meydana getirir. Bu aşamanın sonuncusu ise tüm kavramların çıkış noktası olan evren kavramıdır. Diyalektik kuramı yöntemin özünü oluşturan temel ilkedir ve bu ilke evrensel geçerliliğinden bahsedilebilir.
Hegel'in geliştirmiş olduğu diyalektik dizge öğretisi özellikle 20. Yy başlarında etkisini göstermiş, bir çok kuramın çıkmasına önayak olmuştur. Bunlardan en önemlisi ise Yeni Hegelcilik akımıdır. Marxist sürecin biçimlenmesinde ve düşüncenin gelişmesinde büyük etkisi olmuştur.
İşte eserleri:
Fichte ve Schelling' in Felsefe Sistemleri Arasındaki Ayrılık
Ruhun Fenomenolojisi
Hukuk Felsefesinin Temel Çizgileri
Tarih Felsefesi Üstüne Dersler