Adanmışlık Hikâyesi
Açılış konuşmasını yapan Mahmut Bıyıklı, kitapların oluşturulmasını önemli bir proje ve çalışma olarak değerlendirdi.
Bıyıklı, "Tarihine, dinine, diline, kültürüne sahip çıkan milletimiz İmam-Hatip okullarına sahip çıkarak bugünlere taşıdılar. Tabi ki günümüze gelinceye kadar amansız bir mücadele verildi. Cumhuriyet tarihinin esaslı bir eğitim direnişi sergilendi. Yok sayılmalara yok edilmek istenilmelere rağmen varlığını devam ettiren İmam Hatip okullarının arkasında sayısız kahraman vardı. İstanbul'da Celalettin Ökten Hoca'nın verdiği şanlı mücadeleyi Anadolu'da aynı azimle sürdüren isimsiz kahramanlar ortaya çıktı. Adanmışlık ruhuyla her biri ayrı destan yazdılar, İmam hatip bayrağını memleketlerinde yükselttiler. Tehditler aldılar zindanlar gördüler. Yılmadılar yorulmadılar. Çıktıkları hak yolundan dönmeyi asla düşünmediler.
Gerçekten önemli bir proje hayata geçirildi. Yayın danışmanı olarak bu projenin içinde bulunmaktan duyduğum memnuniyeti ifade etmek isterim. Kitaba son halini verirken bizden öncekilere minnet duymaktan da kendimizi alamadık. Ve şu soruyu sorduk kendimize. Bugünün kazanımları bu adanmışların eseri. Biz yarına hangi kazanımları sunacağız. Yarının kazanımları da bugünün adanmışları olacak. İnşallah yarının adanmışlık hikâyesinde bizler de üzerimize düşeni hakkıyla yerine getiririz." dedi.
ÖNDER Kültür Sanat Komisyonu Başkanı Tayfur Esen eserin meydana gelmesinde emeği geçen herkese teşekkür ettiği konuşmasında İmam Hatip Okullarının ülkemize değerli isimler yetiştirdiğini ifade etti.
"Türkiye'nin geneline ışık tutan bir çalışmadır"
ÖNDER İmam Hatipliler Derneğinin kitap tanıtım toplantısında konuşan AK Parti Genel Başkanvekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş İmam Hatip okullarına halkın büyük bir kesimin destek verdiğini hatırlatarak, "Bu ciddi bir eğitim reformudur" dedi.
Kurtulmuş, "Birkaç hususun altını çizmek isterim. İmam Hatip okulları meselesi sadece bir eğitim meselesi değil. Türkiye'de insanların dini kökleri ile yeniden tanışmamız. Osmanlıca yazılmış kitaplardan nesillerin uzaklaşma durumunda kaldığı dönemden sonra eğitim alanında büyük bir devrimin yapılmış olması tabi ki önemli bir mesele. Bunun ötesinde İmam Hatip okulları Türkiye'de Cumhuriyet tarihinde halkın geniş kesimlerinin üzerinde ittifak etiği en önemli projelerden bir tanesidir. Hemen hemen toplumun bütün kesimleri bu okulların kurulması, gelişmesi ve daha ileriye gitmesi ile Vefa'daki ilkokulun kurulmasına büyük bir destek verilmiştir. Bu ciddi bir eğitim reformudur. Eğitimde devrim niteliğinde bir adımdır doğru ama aynı zamanda Türkiye'de toplumsal olarak halkın büyük kesimlerinin katıldığı içerisinde yer aldığı müşterek bir projedir. Bir başka özellik ise o güne kadar okuma imkânı bulmayan Anadolu'nun yoksul ve kimsesiz çocuklarının okuyabilmesi için bir zemin olmuştur." diye konuştu.
"İmam Hatip okulları Türkiye'nin egemenliği ile eşdeğerdir"
İmam Hatip okullarının kapatılması veya iyileştirilmesi konusunda değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, İmam Hatip okullarının millet egemenliği ile eş değer olduğu vurgusunu yaptı.
"Bu okulların varlığı gelişmesi ya da geriye gitmesi ayrı zamanda Türkiye'nin demokrasi tarihinin de bir göstergesidir. Türkiye'de millet egemenliği ne zaman artmış ve gelişmişse milletin siyasette söz söyleme gücü artmışsa İmam Hatip okullarının açıldığını görüyoruz. Ne zaman bu okullar kapadıysa Türkiye'de ya darbeler olmuş ya da millet iradesini yok sayan zihniyetler Türkiye'de almış başını gitmiş. 12 Mart'tan sonra 12 Eylül'den sonra 28 Şubat sürecinden sonra bu okulların önünün kesilmek istenmesinin sebepsiz olmadığını düşünüyorum. Bu vesileyle gelecek nesillere ışık tutacak eseri hazırlayan Fatma Gülşen Koçak Hanımefendiyi tebrik ediyorum." ifadelerini kullandı.
"Yoksulluklara, yoksunluklara göğüs gerdiler"
İmam Hatip okullarının geçmişine ayna olan kitap çalışmalarını gerçekleştiren ÖNDER İmam Hatipliler Derneği Başkanı Kamber Çal, Öncülerin ve önderlerin bu uğurda her şeylerini feda ettiklerini vurguladı.
Çal, "Hepimizin bildiği gibi imam hatip okullarının inişli çıkışlı tarihinde gün oldu askeri darbelerle kapılarına kilit vuruldu, gün oldu öğrencilerin yolu kesintisiz eğitim, katsayı uygulamasıyla kesildi. Dava eri büyüklerimiz ve inanmış insanlar bütün bunlara rağmen mücadeleye devam ettiler; yoksulluklara, yoksunluklara göğüs gerdiler. Bu süreçte siyasetçi, bürokrat, hoca, talebe, vakıf-dernek gönüllüsü pek çok öncü isim geldi geçti. İmam hatip okullarının banisi merhum Mahmut Celaleddin Ökten hocamız başta olmak üzere, bu davaya emek vermiş önderlerden kimi bilgi birikimini, ilmini; kimi alın terini; kimileri de gönlünü bu davaya adayarak imam hatiplilik ruhunu gelecek nesillere miras bıraktı. O isimlerden biri de memleketim Kayseri'nin Develi ilçesinde yaşayan, bölgedeki gençleri ve aileleri imam hatiplerle tanıştıran Asker Hoca lakaplı Hacı İbrahim Tuna idi. 1967 yılında bizim ilçede imam hatip okulunun temelini attırmış, hayatı boyunca da kendisini ilim irfan yolunda vakfetmişti." ifadelerini kullandı.
"İmam Hatip okulları Osmanlı ile Cumhuriyet nesli arasındaki tarihi mirasın tevarüs olmasında önemli bir kurum olarak vazife görmüştür"
İmam Hatip okullarının açılmasının önemine değinen ve verilen mücadelelerin altını çizen Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürü Nazif Yılmaz, "Aslında Türkiye'de Milli Eğitim Bakanlığı sisteminde Din Eğitimi ve Faaliyetlerini koordine birim kuruluşunu İmam Hatim Okullarına borçludur." diye ifade etti.
Yılmaz şöyle devam etti:
"Bu salondaki her bir büyüğümüzün İmam Hatip Okulu ile ilgili bir hikâyesi vardır. Çünkü İmam Hatip Okullarının hikâyesi milletimizin hikâyesidir. Bizim Genel Müdürlüğümüz 1961 yılında kurulmuştur ama İmam Hatip Okulları 1951 yılında açılmıştır. Aslında Türkiye'de Milli Eğitim Bakanlığı sisteminde Din Eğitimi ve Faaliyetlerini koordine birim kuruluşunu İmam Hatim Okullarına borçludur. Türkiye'nizde din eğitimi adına gerek İlahiyat Fakültelerimiz gerekse STK'larımızın bütün çalışmaları İmam Hatip Okullarından neşet etmiştir. İmama Hatip Okulları Osmanlı'dan Cumhuriyete geçiş döneminde yeni Türkiye Cumhuriyeti'nin aslında Tevhid-i Tedrisat ile sağlam bir metne kanuni bir hükme bağlanmış ancak 1930 ve 1950'li yıllarda maalesef kapatılmış."
"İslam Dünyası'nın talebini karşılama çabasında"
"1951 yılında yeniden açılarak bir bakıma Osmanlı ile Cumhuriyet nesli arasındaki tarihi mirasın tevarüs olmasında önemli bir kurum olarak vazife görmüştür. İmama Hatip okulları kuruluşunda özellikle halkın talebi ile mendillerde toplanan ve inşaatlarda çalışan talebelerim paraları ile inşa edilmiş hamdolsun. Ama bugün binaları ve fiziki ortamları ile İslam Dünyasına ve bütün dünyaya model örnek okullar olarak ortaya çıkmıştır. Bu günkü geldiğimiz noktada Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü koordinesi ile ülkemizde öğrenci sayısı yüzde 14'e ulaşan 28 Şubat süreci öncesinde yüzde 9'ken daha sonra yüzde 2'ye düşen İmama Hatip Okulları yeni bir çalışma, vizyon ve program çeşitliliği ile artık milletimizin ve İslam Dünyası'nın talebini karşılama çabasında olmuştur."
Kitabı hazırlayan gazeteci Koçak: Çok güzel hatıralar biriktirdim
Kitabı yayına hazırlayan Gazeteci Yazar Fatma Gülşen Koçak da yaptığı konuşmada İmam Hatipleri bir dava olarak benimsediklerini, bu okulların Türkiye'nin katı modernleşme serüveninde halka bir umut ışığı olduğunu inancına düşman bir nesil projesine karşı inançlarına bağlı bir gençlik yetiştirme adına İmam Hatiplerin bir devrim yaptığını belirtti. Kitabı hazırlarken çok güzel hatıralar biriktirdiğini ifade eden Koçak, "öyle inanıyorum ki bu eser yeni önderlerin yetişmesine vesile olacaktır. Uzun ve yorucu bir sürecin ardından eserin ortaya çıktığını dedi. Koçak yeni eserlerin hazırlıklarına başladıklarını duyurdu.
Kitap tanıtım programı çekilen aile fotoğrafı sonrası sona erdi.