Dün de bugün de İstanbul, şairlere ilham kaynağı olmaya devam ediyor.
Şiirler İstanbul, İstanbul ise şiirsiz olmaz. Türk şairlerin hemen hepsi İstanbul'a değinmiş kendi pencerelerinden ona satırlarında yer ayırmışlardır.
İstanbul'a dair akıllarda kalan, şiir tutkunlarının dimağında yer edinen satırlardan bazılarına yer vermek istedik.
İşte İstanbul'a kulak veren şairlerden bazıları ve satırları:
Necip Fazıl Kısakürek: Canım İstanbul
Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekân aşıp geçmiş sevgilim.
Ümit Yaşar Oğuzcan: İstanbul Dedim de Seni Hatırladım
İçinden bir vapur geçer
benim aklımdan senin gözlerin geçiyordu.
Bebek, dediler indim
nereye baksam denizdi
mavi mavi bir hüzündü ayaklarımın altında
işte İstanbul
Haliç,
Çiçek Pasajı,
Beyoğlu…
Beyoğlu'nun daracık sokaklarında seni aradım.
Orhan Veli Kanık: Bir Garip Orhan Veli
İstanbul'un orta yeri sinema,
Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama.
El konuşurmuş, görüşürmüş bana ne.
Sevdalım…
Boynuna vebalim.
İstanbul'da, Boğaziçi'ndeyim,
Bir garip Orhan Veli'yim.
Bedri Rahmi Eyüboğlu: İstanbul Destanı
İstanbul deyince aklıma martı gelir.
Yarısı gümüş, yarısı köpük…
Yarısı balık yarısı kuş…
İstanbul deyince aklıma bir masal gelir,
Bir varmış, bir yokmuş.
Ahmet Hamdi Tanpınar: Bir Gün İcadiye'de
Bir gün İcadiye`de veya Sultantepe`de,
Bir beste kanatlanır, birden olduğun yerde.
Bir kâinat açılır, geniş, sonsuz, büyülü,
Bu günün rüzgârında yıkanan mazi gülü.
Oktay Rıfat Horozcu: İstanbul
Türbeler, çeşmeler, sebiller,
Aldılar aydınlıkta yerlerini.
Şakımaya başladı bülbül gibi,
Bağdat köşkünün çinileri;
Hepsi de alın teri,
Hepsi de el emeği.
Sezai Karakoç: Alınyazısı Saati
İstanbul'dur bu otuz yıl kana kana yaşadığım…
Taşlarına adeta resmim işledi.
Ben İstanbul'da dağıldım zerre zerre,
İstanbul damla damla içimde birikti.
Yahya Kemal Beyatlı: Hayal Şehir
Git bu mevsimde, gurup vakti, Cihangir'den bak!
Bir zaman kendini karşındaki rüyaya bırak!
Başkadır çünkü bu akşam bütün akşamlardan;
Güneşin vehmi saraylar yaratır camlardan.
Nazım Hikmet: İstanbul Tevkifanesi
İstanbul'da, Tevkifane avlusunda,
güneşli bir kış günü,yağmurdan sonra,
bulutlar, kırmızı kiremitler, duvarlar ve benim yüzüm
yerde su birikintilerinde kımıldanırken,
ben, nefsimin ne kadar cesur, ne kadar alçak,
ne kadar kuvvetli, ne kadar zayıf şeyi varsa
hepsini taşıyarak;
dünyayı, memleketimi ve seni düşündüm…
Oktay Rifat: Hatırlama
Her dakikasını ayrı hatırlarım
Erenköy'de geçen zamanın
Rüyama girer bir arada
İstanbul, bahar ve Türkan'ım.
Bir odamız vardı etrafı sarmaşık
Bostanlara bakan penceremiz
O güller kadar taze
Ben ona deli gibi aşık.
Aynı yatakta dinlenir başlarımız
Saçlarım saçlarına karışırdı
O ince bir kızdı, ince alımlı
Ne giyse yakışırdı.
Yeter ki gönüller şen olsun
Şarkılar söylerdik yolda
Hep karşıma otururdu ellerini tutardım
Akşamları eve dönerken Baraşol'da.
Ağaçlar çiçekteydi
Türkan sağ beraberimde
İstanbul bahar içindeydi
Kalbim sevda içinde.
Cahit Sıtkı Tarancı: Bahar Sarhoşluğu
Yuvası saçakta kalan kırlangıç,
Yavrusu dallara emanet serçe,
Derken camiler üstünde güvercin.
Minareler katından geçiyorum,
Gökyüzü mahallesi İstanbul'un…
Turgut Uyar: Bir Gün Sabah Sabah
Ver elini Haydarpaşa demişiz,
Vapur rıhtımdadır pırıl pırıl,
Hava hafiften soğuk,
Deniz katran ve balık kokulu.
Köprüden kayıkla geçmişim karşıya,
Bir nefeste çıkmışım bizim yokuşu…