Adına ilahiler söylenen Mevlana Müzesi'nin Kubbe-i Hadra'sını süsleyen turkuaz renkli çiniler, 1960 yılından bu yana en kapsamlı restorasyonunu geçirecek.
Türkiye'nin en çok ziyaret edilen müzelerinden biri olan Mevlana Müzesi ile özdeşleşen ve 13. yüzyılda yapılan turkuaz renkli kubbeye bugünkü şekli Kanuni Sultan Süleyman döneminde verildi.
Bugüne kadar 6 kez tamir ve bakımdan geçen kubbeye turkuaz rengi ise 1960'taki son restorasyonda uygulandı.
Kubbe-i Hadra'nın zamanla yıpranmasından dolayı turkuaz çinilerinin değiştirilmesi için çalışma başlatıldı. Turkuaz kubbenin 1960'tan bu yana yapılan en kapsamlı restorasyonunun Şeb-i Arus'a yetiştirilmesi hedefleniyor.
Konya İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdüssettar Yarar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kubbe-i Hadra'nın çinilerinin zamanla yıprandığını söyledi.
Bu yüzden Kubbe-i Hadra'nın çinilerini yenilemek için restorasyon başlatacaklarını dile getiren Yarar, şunları kaydetti:
"Kubbe-i Hadra'nın çinilerini yenileme faaliyetlerinde bugün itibarıyla geldiğimiz durum yaklaşık maliyetlerin belirlenmesi safhasıdır. Kubbe-i Hadra'nın 10 bin 200 parça ve 357 farklı ölçekten oluşan taş çinileri, aslına uygun olarak turkuaz renkte özel olarak imal edilecek. Yani Kubbe-i Hadra'yı Selçuklu dönemine ait rengiyle aslına uygun olarak restore edeceğiz. Kubbenin lazerle ölçümleri yapıldı. İnşallah bilim kurulumuzun belirlemiş olduğu çerçevede çalışmalarımız devam ediyor."
Şeb-i Arus'a yetiştirilecekYarar, restorasyon maliyetinin belirlenmesinin ardından çinilerin imalatına başlanacağını aktararak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kubbe-i Hadra'ya yerleştirilecek taş çinimizin örneğini yaptırdık. İnşallah mayıs ayında üretimleri yapılarak Kubbe-i Hadra'nın çinileri yenilenecek. Mevcut çinilerin yapılmasının üzerinden 60 yıl geçmiş. Bu zamana kadar gelinen noktada kubbede kabarmaların olduğunu yer yer çinilerin arkasındaki 2-3 parmak derinlikte alanların açıldığını görmekteyiz. Tüm bunların elden geçirilmesini planladık. İnşallah bunu da Şeb-i Arus'a yetiştirmeye çalışacağız."
Kubbe-i Hadra
Hz. Mevlana'nın 17 Aralık 1273'te vefatının ardından kabri üzerine bir yıl sonra inşa edilen dört ayaklı kubbe, ilk kez Karamanoğulları döneminde çini ile kaplandı.
Zaman içerisinde yıpranan ve dökülen çiniler 18. ve 19. yüzyıllarda yenilendi. En son 1960 yılındaki restorasyonla yenilenen çinilerde yıpranma ve yer yer dökülmeler görülmesi üzerine, oluşturulan bilim kurulu tarafından çinilerin yenilenmesi çalışmaları başlatıldı.