Osmanlı İmparatorluğu'nun 1299'dan 1324'e kadar hüküm süren ilk padişahı ve aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu'nun kurucusu Osman Gazi'den, 1918'den 1922'ya kadar hüküm süren son padişahı Sultan Vahdettin'e kadar, ilk ve tek Saraybosnalı gelin Sultan Abdülmecid'in eşi Gülcemal Kadın Efendi'ydi.
Sultan Abdülmecid, 1839'dan 1861'e kadar hüküm sürdü. İyi eğitim görmüş, liberal, Fransızca bilen ilk sultan olan Abdülmecid, babası II. Mahmud'un başlattığı reformları devam ettirmişti. Abdülmecid, tüm vatandaşların eşitliğini sağlayıp herkese eşit insan hakları ve siyasi haklar verdi. Reformların temel amacı Osmanlı devletini korumaktı. Abdülmecid, orduyu tekrar düzenledi, askerliği hizmeti uygulamasını, yeni ceza, ticaret ve denizcilik yasaları getirdi ve Avrupalı ve Osmanlı hakimleriyle karma hukuk ve ceza mahkemeleri kurdu. Reformları sayesinde Eğitim Bakanlığı kuruldu ve Abdülmecid Paris'te Osmanlı okulunu kurdu.
Abdülmecid'in dış politikası, Osmanlı devletinin toprak bütünlüğünün korunması için Avrupa güçleriyle dostluk ilişkilerinin korunmasına yönlendirilmişti.
Sultan Abdülmecid, inşaata da çok önem veriyordu. Aya Sofya'yı yeniden yapılandırdı, Dolmabahçe Sarayı'nı inşa etti, İstanbul'daki ilk Fransız tiyatrosunu kurdu ve modern tıbbı, mühendisliği ve hukuku getirdi.
Kişisel hayatında kadınlardan dolayı çok sorun yaşadı. Hatta eşleri saray için kullanılan parayı harcadıkları için Türkiye ilk defa o zaman yurt dışından borç aldı. Sultanın ölüm döşeğindeki son sözü ise, “Beni kadınlarımla kızlarım bitirdi” idi.
Stav.ba'nın yayınladığı makaleye göre Abdülmecid'in eşleri arasında Saraybosna doğumlu Gülcemal Kadın Efendi de vardı. 27 Mart 1843'te sultan Abdülmecid'in eşi oldu. Beş çocuk doğuran ve aynı zamanda bir sonraki Sultan Mehmed Reşad'ın annesi olan Gülcemal, Osmanlı İmparatorluğu'nun tek Saraybosnalı gelini olarak biliniyor.
Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk padişahından son padişahına kadar, tüm padişahlar çoğunlukla Müslüman ve Türk olmayan kadınlarla evlendi. Padişahların eşlerinden bazıları Yahudi'ydi. Bu kadınlar, İslam dinini benimseyip Osmanlı tarihinde önemli roller alarak isimlerinin tarihe kazınmasını sağladılar.
Gülcemal Kadın Efendi, Abdülmecid'i güzelliğiyle büyülemişti. 1840 senesinde Abdülmecid'in eşi oldu ve aynı sene Fatma adında bir kız doğurdu. İki sene sonra Refiya (Refija) adında ikinci kızını dünyaya getirdi. 1843 senesinde dünyaya gelecekte padişah olacak Reşad isminde bir oğlan getirdi. Ne yazık ki, Reşad yedi yaşına girmeden Gülcemal Kadın Efendi veremden hayatını kaybetti.
Gülcemal Kadın Efendi, hastalandığına Sultan Abdülmecid eşini saray hekimi İsmail Paşa'ya gönderdi. Padişah, eşi için hekime, „Bu, kalbimde ona karşı en içten sevgi beslediğim tek eşim. Tüm hayatımı onunla geçirdim ve bütün kalbimle ona bağlıyım.“ dedi. Gülcemal Kadın Efendi, 1851 senesinde tüm çabalara rağmen Ortaköy'de hayatını kaybetti.
Ancak onun için söylenen “Sarayka ve çehresi gül yaprakları gibi olan“ ifadeleri hafızalara kazındı.
İstanbul deyince aklıma Gülcemal gelir / Anadolu'da, toprak damlı bir evde / Gülcemal üstüne türküler söylenir. Süt akar cümle musluklarından / direklerinde güller tomurcuklanır. Anadolu`da, toprak damlı bir evde çocukluğum / Gülcemel'le gider İstanbul'a / Gülcemal'le gelir.
Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun mısralarında bahsedilen Gülcemal, Türkiye'nin denizcilik tarihinde ayrı bir yere sahip. Mısralardaki „Gülcemal“, ismini Gülcemal Kadın Efendi'den alan bir gemi. Geminin hikayesi, Belfast'ta başlıyor. Geminin ilk ismi “Germanic“ti. Pervanelere sahip olan ilk jenerasyona giren gemi, 142 metre uzunluğunda kendi dönemi için mükemmel sayılan bir gemiydi.
Osmanlılar bu gemiyi 1911 senesinde 25.100 altın lira ile satın aldı ve Sultan Mehmed Reşad'ın validesi Gülcemal Kadın Efendi'nin güzelliğinden esinlenerek ismini “Gülcemal” ismiyle değiştirdi. "Gülcemal“ gemisi 37 yaşındaydı ve ilk görevi Türk askerlerini Yemen'e taşımaktı. Birinci Dünya Savaşı'nın zor yıllarında „Gülcemal“, hastane gemisi olarak kullanıldı. Çanakkale'den istanbul'a dönüşünde İngiltere denizaltı tarafından torpido ile vuruldu. Savaştan sonra, savaşı geriye bırakmak isteyen ve aralarında Türklerin de bulunduğu yolcuları dünyanın öbür ucuna götürdü. "Gülcemal“, ABD'ye yolculuk yapan ilk Türk gemisi olarak biliniyor.
“Gülcemal” birkaç kere Mustafa Kemal Atatürk'ü de misafir etmişti. Son seferini 1937'de yaptı. Uzun süre Haliç'te demirlenmiş duruyordu, sonra 1950 senesinde İtalya'ya satıldı.
Kaynak: Balkan News