35 yıllık usta, son 5 yılda hayal gücünü konuşturarak yüzlerce atık malzemeyi sanat eserine dönüştürdü. “Hedefim geri dönüşüme dikkat çekmek ve neler yapabileceğimi kanıtlamaktı, başardığımı sanıyorum” diyen Ergen, eserleriyle hem sokakta yürüyenleri hem de sosyal medyada izleyenleri büyülemeye devam ediyor.
Firuzköy Mahallesi'ndeki mütevazı atölyesinde çalışan Hüseyin Ergen, aralarında şövalye, at kafası, adalet terazisi, şaha kalkmış at, dinozor ve Karayip korsanlarının gemisi gibi dikkat çekici figürlerin yer aldığı onlarca eser ortaya çıkardı. Çalışmalarında sıklıkla otomobillerden çıkan hurda metal parçaları kullanan Ergen, “Bu malzemeleri çok farklı yerlerde kullanılan parçalardan topladım” dedi.
HAYALİNDEKİ CANAVARI BİLE YAPTI
Kendisini “geri dönüşüm sanatçısı” olarak tanımlayan Ergen, yaptığı her figürü kendi zihninde şekillendirdiğini söyledi. “Hayalimdeki canavarı da ortaya çıkardım” diyen usta sanatçı, aynı zamanda sosyal mesaj da vermeyi ihmal etmedi. Göğüs kanserine dikkat çekmek amacıyla sağlıklı bir kadın figürü üzerine çalıştığını ifade eden Ergen, her eserinin bir anlam taşıdığını vurguladı.
Demir işleme ustası, tamamen araba parçalarından oluşan devasa dinozor figürünün yaklaşık 1 ton 700 kilo ağırlığında olduğunu söyledi. Bu figürün yanında evrim geçirmemiş yavrusunu da yaptığını dile getiren Ergen, şunları aktardı: “Şaha kalkmış at figürümde binlerce kaynak puntası var. Yaptığım figürler tamamen hayal gücüm. Türkiye'de tek olduğumu düşünüyorum.”
Demir işleme işine genç yaşta başlayan Hüseyin Ergen, “Ben bu işin okulunu okumadım. Eğitimini görenlere de saygım var ama bende proje, çizim, bilgisayardan çıkma işler yok. Tamamen sezgisel ve pratik olarak yapıyorum” ifadelerini kullandı. Ergen, sanatıyla hem el emeğini hem de yaratıcı düşünceyi ön plana çıkardığını söyledi.
Sanatçının eserlerini çocuklarıyla birlikte inceleyen Begüm Coşkun, hayranlığını şu sözlerle dile getirdi: “Hepsi çok güzel. Çok emek sarf edilmiş. Bunların atık malzemeden yapılabilmesi de çok güzel. Gelip geçince bakıyor, hayran oluyoruz.”
DHA
