Şehzade Mustafa ve sonun başlangıcı
Şehzâde Mustafa, yüzü ve tavırlarıyla dedesi Yavuz Sultan Selim’i andırırdı. Zamanı geldiğinde padişahın yerine onun geçmesi bekleniyordu.

Oluşturma Tarihi: 2020-06-16 08:52:46

Güncelleme Tarihi: 2020-06-16 08:52:46

Şehzâde Mustafa, Kanuni Sultan Süleyman'ın büyük oğludur. Babasının sancakbeyi olarak bulunduğu Manisa'da 1515'de dünyaya geldi. Annesi Mâhidevran(Gülbahar)Haseki'dir. Dedesi Yavuz Sultan Selim vefat edip babası tahta çıkınca Şehzâde Mustafa annesiyle beraber Manisa'dan İstanbul'a geldi. Padişahın diğer zevcesi, zekâ ve sevimliliğiyle kocasının kalbini kazanan Hürrem Haseki, peşpeşe çocuklar dünyaya getirip itibar kazanınca Mâhidevrân gözden düştü. Bu sebeple Şehzâde Mustafa, Hürrem Sultan'a cephe aldı. 1533'te Hafsa Vâlide Sultan vefat edince Mâhidevrân güçsüz kaldı. Âdet üzere, Şehzâde Mustafa 1541'de Manisa sancakbeyliğine gönderildi.


Dedikodular yayılınca

Şehzâde Mustafa, yüzü ve tavırlarıyla dedesi Yavuz Sultan Selim'i andırırdı. Zamanı geldiğinde padişahın yerine onun geçmesi bekleniyordu. Padişah 46 senegibi çok uzun bir müddet tahtta kaldı. Padişahın çok sevdiği Şehzâde Mehmed'in genç vefat etmesinden sonra seferlere Şehzâde Bâyezid ve Selim'i götürmesi,gönlünün onlardan yana olduğu şeklinde yorumlandı. Hürrem Sultan ile kızı Mihrimah Sultan ve damadı Rüstem Paşa'nın, Şehzâde Mustafa'yı tahttan alıkoymak için çalıştığı; onu babasıyla görüştürmediği dedikodusu yayıldı.

Huzursuzluk arttı

Üstelik Şehzâde Mustafa, Manisa'dan Amasya'ya nakledilmişti. Zamanla Şehzâde Mustafa da babasından şüphe etmeye başladı. Padişah rahatsızlığı sebebiyle İran seferine çıkamayıp yerine Rüstem Paşa'yı gönderince asker arasındaki huzursuzluk arttı. Asker, padişahın hasta olduğunu, yerine Mustafa'yı geçirmeyi düşündüğünü; ancak Rüstem Paşanın engel olduğu dedikodusunu yayıyordu. Tarihçi Peçevi'nin anlattığına göre; Mustafa padişah olup Rüstem Paşa'nın başını kesecek; zaten hasta olan babası da Dimetoka'da son günlerini geçirecekti. Bunun için şehzâde “tuğ ve alemlerini dikip” hazırlıklara başlamıştı. Tarihçilerin rivayetleri farklı da olsa, babası ile şehzâde arasındaki gerginliğin had safhaya çıktığı buradan anlaşılıyor.

Kanuni de etkilendi

Uzun zamandır bu konudaki dedikoduları işiten padişah, önce oğlunun kendisine karşı bir komplonun içinde olduğuna inanmak istemedi. Düşmanlarının kendisini aldatmaya çalıştığını; bir yandan da dedikodular yaydığını söyledi. Ancak İran Şahı Tahmasb ile yazışmaları eline geçince de kararını verdi. Bugün Topkapı Sarayı'nda muhafaza edilen bu mektuplara göre; şehzâde, şahın kızıyla evlenip İran desteği ile tahta geçecekti. Daha yakın zamanda İran şehzâdesi Elkas Mirza, Kanuni Sultan Süleyman'a karşı isyan etmişti. İslâm hukukunda, ayaklanma hazırlığı içinde olmak ile isyan, aynı anlama geliyordu. Osmanlı tarihinde babasına isyan edip başarılı olan şehzadeler de vardı. Mustafa Şehzâde'nin benzetildiği dedesi Yavuz Sultan Selim, yaşlı babası Sultan II. Bayezid'i tahttan indirip Dimetoka'ya göndermişti. Bu hatıra da, henüz zihinlerde tazeydi ve muhtemelen Sultan Kanuni'yi de etkilemişti.

Nahçıvan Seferi

Bunun üzerine padişah bizzat Nahçıvan seferine çıktı. Aslında bu sefer Şehzâde Mustafa'nın üzerineydi. Amasya'da bulunan Şehzâde, babasıyla görüşmek ve sefere katılmak üzere askerleriyle beraber yola çıktı. Eniştesi Kara Ahmed Paşa, gitmemesini söyleyip suikastı haber verdiyse de meselenin daha zor bir hale geleceğinden endişe eden şehzâde onu dinlemedi. Şehzade, babasıyla görüşürse onu ikna edeceğinden emindi. Konya Ereğlisi yakınlarında babasına yetişti.Askerin coşkulu tezahüratıyla karşılandı. Bu sevinçle otağa girdiğinde kendisini 7 dilsiz cellat karşıladı. Bir komployla karşı karşıya olduğunu düşünen Şehzâde, mücadeleye girişti. Cellatların hepsini yere serdi. Ancak elbisesinin eteği ayağına dolanıp yere düşünce; sonraları saraya damat olup Eyüp'teMimar Sinan'a güzel bir cami yaptıracak olan Zal Mahmud Ağa tarafından, hanedan mensuplarının kanını yere dökmeyi yasaklayan eski Türk geleneğine göre kemend ile boğularak idam edildi.