Suriyeli ve Türkiyeli ressamları buluşturan sanat merkezi
İstanbul’da dört yıldır varlığını devam ettirme çabası içinde bir sanat merkezi Arthere İstanbul, hem Suriyeli hem de Türkiyeli ressamların ve sanat severlerin buluşma noktası.

Oluşturma Tarihi: 2018-10-05 13:34:05

Güncelleme Tarihi: 2018-10-05 13:34:05

“Ben ressamım, savaşmak istemedim” diyor Arthere İstanbul isimli mekanın kurucularından Ali Omar. 32 yaşındaki Suriyeli ressam, o nedenle 2014 yılında gelmiş Türkiye'ye.

Sanat merkezi fikri bir başka Suriyeli sanatçı, Omar Beraktar'a ait. İllüstratör Öykü Gülsün Doğan'ın da katılması sonrasında mekanın büyümesi ve daha fazla tanınmasını el birliği ile başarmışlar.

Ülkelerindeki savaştan dolayı göç etmek zorunda kalan Suriyelilerin her şeyden biraz biraz bulabildiği ender şehirlerden İstanbul.

Öğlen saatlerinde gittiğim Kadıköy'deki sanat merkezinin üst katında resim ve heykel atölyesi, girişte bir kafe ve çalışma masaları, en alt katındaysa fotoğrafçılar için bir çalışma odası var.

Daha girer girmez Arthere İstanbul farklı olduğunu hissettiriyor. Biraz sivil toplum örgütü, biraz kafe, biraz da sanatçı atölyesi gibi.

Bu mekanı diğer sanat merkezlerinden farklı kılan aslında özgür bir sanat alanı olması.

Derdi sanat olan herkese de kapısını sonuna kadar açıyor.

Dil, din ve ırk ayrımı gözetmeksizin...

Arthere İstanbul yurtdışından aldıkları desteklerle sanatına devam etmeye çabalayan Suriyeli sanatçılara maddi olarak yardım etmeye de çalışıyor. Aslında bir anlamda aracı kurum olma özelliği de var. Bir çok sanatçının eserlerini yurtdışına taşıyor.

Ressam Ali Omar o sanatçılardan biri...

Omar, Şam Üniversitesi resim bölümü mezunu. Suriye'nin Kamışlo kentinden olan Ali Omar, savaştan önce Şam ve İsveç'te sergiler açmış. İstanbul'daki birçok sergiye katılan Omar, şimdiye kadar burada 10'dan fazla sergi açmış. Ve 3 yıldır tablolarında mülteciliği resmediyor.

Resimleri daha çok Avrupa'da alıcı buluyor. Geçimini de bundan sağlıyor. O nedenle kurucularından biri olduğu bu merkez onun aslında bir anlamda ekmek kapısı. Bize yaptığı çizimleri gösterirken, burada bulunmaktan ve vakit geçirmekten keyif aldığını anlatıyor. Ve Arthere İstanbul'un kendisi için bir şans olduğu görüşünde.

Buradan çıkan sanatçıların eserleri aynı zamanda İstanbul'un önde gelen sergi salonlarında ve galerilerinde sergileniyor. Öykü Gülsün Doğan, son olarak mahalle festivali ile yaptıkları bir proje dahilinde Contemporary İstanbul'a katıldıklarından bahsediyor. Yakın zamanda da Fransız Kültür Enstitüsü ile ortak bir proje yapacaklar.

Bu merkezde sadece belirli tarihler arasında sergi düzenlemiyor. Her daim çizimler ya da tablolar duvarlarda asılı. 3 katlı sanat merkezinin duvarlarında yer alan bu tabloların hemen hepsi Suriyeli sanatçılar tarafından yapılmış.

Ayrıca mekanda o sanatçılara ulaşmak hiç zor değil. Bir yandan Suriye kahvenizi içip mekanın tadını çıkarırken, bir yandan da eserlerini beğendiğiniz sanatçılar ile sohbet edebilirsiniz. Çünkü o çizimlerin sahipleriyle aynı yerdesiniz, onlar yanı başınızdaki masalarda yeni çalışmalarına devam ediyor.

Merkezde müthiş bir dinginlik var ama Arthere İstanbul'da Suriyeli sanatçılar için çeşitli atölyeler ve workshop'lar düzenleniyor. Suriyeli ve Türk müzisyenler gelip burada caz konserleri de veriyor.