Usta tarihçi, gazeteci-yazar Orhan Koloğlu'nun yeni kitabı “İstanbullu-Şehroğlanı ile Şehrkızı” Tarihçi Kitabevi etiketiyle yayımlandı.
Fetihten günümüze İstanbul'daki yaşamın hem yerli hem de yabancı resim ve karikatürler eşliğinde aktarıldığı bu çalışmada ayrıca; padişahların uygulamaları, Fatih'in “İstanbullu” kavramını nasıl yarattığı, “İstanbul'un Ruhu” denilen Suriçi'nin durumu, Galata ve Beyoğlu, Rumların, Katoliklerin serbestçe ticaret yapmaları, Lale Devri'nden sonraki değişim gibi birçok konu yer alıyor.
KÜLHANBEYİ ADININ KAYNAĞI...
İstanbullu olmak, şehroğlanı ve şehrkızı kavramları tarihsel ve kültürel arka plânıyla anlatılırken ayrıca, şiirlerde, şarkılarda İstanbul, ‘Külhanbeyi' adının kaynağına da değiniliyor.
Fetihten sonra İstanbul'da, mülk paylaşma yarışını önlemek için topraklar “Mîrî”ye (Hazine) ve vakfa ait olmak üzere korumaya alındığının anlatıldığı kitapta, 19. yüzyılda Tanzimat'ın getirdiği değişim başlayıncaya kadar tapulu taşınmaz edinilemediği de aktarılır.
1579'da Sadrazam Damat İbrahim Paşa tarafından bir ferman açıklanır:
“Herkes evinin damına kadar ulaşacak bir merdiven, bir büyük fıçı su bulunduracaktır. Bir yerde yangın çıktığı gibi kimse kaçmayacaktır. Herkes adamları ve komşularıyla, Yeniçeriler ve halk yetişinceye kadar yangını söndürmeye çalışacaktır. Evlerinde merdivenleri ve su dolu fıçıları bulunmayanlar tutulup Subaşı'ya teslim edilecek ve cezaya çarptırılacaktır.”
Orhan Koloğlu, kitapta 1950'lerde yaşanan değişimi ve köyden kente göçle birlikte İstanbul'un dokusunun nasıl tahribata uğradığını “Gökdelen” başlığında ele alınıyor.