Libyalı General Halife Hafter, devrik lider Muammer el-Kaddafi'nin silah arkadaşlığından, ABD istihbarat örgütü CIA ile iş birliğine, Kaddafi'yi devirme girişiminden, onu devirenlere karşı darbeciliğe uzanan kariyeriyle, ülkesinin bugün içinde bulunduğu şiddet sarmalı ve siyasi kaosun önde gelen müsebbipleri arasında gösteriliyor.
Darbeci General Halife Hafter (75), Fransa'da tedavi gördüğü bir hastanede öldüğüne ilişkin çelişkili iddialarla dünya basınının gündemine yeniden geldi. Ancak daha sonra Hafter'e yakın isimlerin yanı sıra BM'nin Libya Temsilciliği de generalin öldüğü iddialarını yalanladı.
Libya'nın Bingazi kentine dün dönen darbeci general havalimanında sağlık sorunlarına ilişkin sorulan sorulara ise "cevap vermek zorunda olmadığını" söyledi.
Ülkede daha fazla iktidar sahibi olmak için silahlı yolu seçenek olarak kullanmaktan çekinmeyen darbeci General Hafter, uluslararası toplum ve ara bulucular tarafından Libya'da siyasi geçiş sürecindeki önde gelen pürüzler arasında gösteriliyor.
AA'dan Enes Canlı'nın haberine göre Hafter'in ülkesinin yakın tarihinde oynadığı rollere ilişkin öne çıkan olaylar ise şöyle sıralanıyor:
1969- KADDAFİ'NİN SİLAH ARKADAŞLIĞI
Halife Hafter, Libya'da batı yanlısı Kral İdris'i deviren askeri darbede Muammer Kaddafi'nin ordudaki yakın silah arkadaşlarından birisi olarak öne çıktı. Hafter daha sonra Libya ordusunda Yom Kippur ve ülkesinin Çad ile savaşında komuta kademesinde görev yaptı. Hafter, birlikleriyle 1987 yılında Çad topraklarında düzenlediği bir saldırı sırasında beraberindeki yedi yüze yakın adamıyla esir olarak yakalandı.
1990- CIA İLE KADDAFİ'YE KARŞI İŞ BİRLİĞİ
Çad'dan çıkarıldıktan sonra ABD tarafından Zaire'ye getirilen Hafter, Libya'ya dönmek yerine Kaddafi'nin yurt dışındaki muhaliflerine katıldı. Yurt dışındaki muhaliflerin silahlı kanadının başına geçen Hafter, beraberindeki adamları ile ABD'de istihbarat teşkilatı CIA'in merkezinin bulunduğu Virginia bölgesine taşındı. Kaddafi'ye karşı yürütülen girişimlerde CIA ile yakın iş birliği yaptı. Kaddafi'ye karşı 1993 yılında CIA'in desteklediği başarısız darbe girişimini yönettiği gerekçesiyle, Hafter ülkesinde idam cezasına çarptırıldı.
2011 - KADDAFİ DEVRİLDİ SÜRGÜN BİTTİ
Ortadoğu'yu kasıp kavuran halk ayaklanmalarının gerçekleştiği, Arap Baharı olarak isimlendirilen sürecin 2011 yılında Kaddafi yönetiminin sonunu getirmesiyle, Hafter de sürgünden Libya'ya döndü. Darbeci General Hafter, döndükten sonra herhangi bir üst düzey görev alamadı.
2014 - DARBE GİRİŞİMİ
Hafter, askeri üniforma ve beraberindeki komuta kademesiyle, Libya'da geçiş döneminde seçimle göreve gelen Milli Genel Kongre'nin lağvedildiğini açıklarken, kendisinin de yeni bir geçiş dönemi yol haritası bulunduğunu duyurdu. Libyalı generalin teşebbüs ettiği darbe girişimi, sahada herhangi bir karşılık bulmadı ancak, Hafter'in yönettiği grupların Libya içindeki silahlı iktidar mücadelesi başladı. Hafter, ayrıca darbe girişiminin ardından terör örgütü DEAŞ kontrolündeki Bingazi ve Sirte kentine operasyon başlattığını açıklayarak, uluslararası destek istediğini duyurdu.
2015- HAFTER'İN DARBESİ TARAF TOPLUYOR
Hafter'in başlattığı darbe girişimine karşı çıkan ve bunu destekleyen gruplar arasındaki silahlı çatışmalar sonucunda, biri Tobruk'ta Temsilciler Meclisi diye isimlendirilen diğeri Trablus'ta Milli Genel Kongre şeklinde iki meclis ortaya çıktı. Devrim sırasında ülkenin doğusunda savaşan silahlı gruplardan destek gören Hafter, Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi tarafından Şubat 2015'te orgeneral rütbesine yükseltilerek Libya Ulusal Ordusu isimli grubun başına "Başkomutan" olarak atandı.
2016- HAFTER'İN GÖZÜ PETROL YATAKLARINDA
Birleşmiş Milletler'in (BM) girişimleriyle, Fas'ın Suheyrat kentinde varılan "Libya Siyasi Anlaşması" uyarınca Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) Başkanlık Konseyi kuruldu ve uluslararası toplum tarafından Libya'nın tek meşru temsilcisi olarak tanındı. Konseyin sunduğu hükümet listeleri General Halife Hafter'in baskıları nedeniyle Tobruk'taki Temsilciler Meclisi'nde (TM) onaylanamadı ve süreç tıkandı. UMH Başkanlık Konseyinin Libya topraklarına gelişini zorlaştıran darbeci Hafter, Libya'nın ekonomik can damarı UMH'nin kontrolündeki Petrol Hilali bölgesine operasyon başlattı. Yüzlerce can kaybıyla sonlanan Hafter'in operasyonu, aynı zamanda Libya'nın temel ekonomik girdisi petrol üretimini de büyük sekteye uğrattı. Libya Denetim Bürosunun paylaştığı rakamlara göre, Libya 2013-2016 yılları arasında petrol üretiminde 106 milyar dolar değerinde kayba uğradı.
2017- HAFTER, UZLAŞMAYI KABUL EDİYOR
Libya'da ve bölgede nüfuz sahibi olmak isteyen Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) gibi ülkelere Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) karşıtı politikaları ile yakınlaşan Hafter, Libya'da nüfuz sahibi olmak isteyen Rusya, İngiltere, Fransa, ABD gibi ülkelerin adresi oldu. Ancak uluslararası toplum tarafından desteklenmesinin yanı sıra siyasi geçiş sürecinin önündeki önemli bir engel olarak kabul edilen Hafter, baskılar sonucu 2017 yazında, Fransa'nın Paris kentinde rakibi UMH Başkanlık Konseyi Başkanı Fayiz es-Serrac ile kameraların karşısına geçti. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un girişimiyle Paris yakınlarında bir araya gelen Hafter ve Serrac, ateşkes ilan edilmesi ve 2018'de seçimlerin yapılması konularında anlaşma sağlandığını bildirdi.