Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarıyla ilgili attıkları adımlar Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni etkilediği kadar Libya'yı da rahatsız etti.
Atina, Kaddafi dönemi sonrası siyasi boşluklardan faydalanarak Girit Adası'nın güneyinde münhasır ekonomik bölge (ME)B ilan ederek, Libya'ya ait 39 bin kilometrekarelik alanı gasp etti.
LİBYA'DAN YUNANİSTAN'A NOTA
Yeni Şafak'tan Hasan Hız'ın haberine göre Yunanistan'ın bu gasp girişimlerini kabul etmeyen Libya'daki Trablus hükümeti, Yunanistan'a nota verdi.
Bu girişimle Libya'daki meşru hükümetin, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki tezlerini desteklediğinin altını çizen uzmanlar, önümüzdeki dönemde Türkiye ile Libya arasında deniz sınır anlaşmasının da gündeme gelebileceğini vurguluyor.
"BU LİBYA'NIN HAKLARINI GASP ETMEKTİR"
Afrika Araştırmacıları Derneği (AFAM) Araştırmacısı Kaan Devecioğlu, Türkiye ile Libya arasındaki kıyıdaşlık anlaşmasının hayati önemde olduğuna dikkat çekerek şu ifadelere yer verdi:
"Türkiye'nin Libya ile kıyıdaşlık anlaşması girişimi, Kaddafi'nin iktidarda olduğu dönemde gündeme gelmiş ve ilgili birimler, Yunanistan'ın Girit Adası üzerinden planladığı girişimleri hakkında uyarılmıştı. Yunanistan hükümeti, Kaddafi'nin devrilmesinden sonra, uluslararası deniz hukukuna aykırı bir şekilde 39 bin km'lik alanı karasuyu ilan etti. Bu Libya'nın haklarını gasp etme girişimiydi. Türkiye bu kapsamda hem kendi hem de Libya'nın haklarını savunarak kıyıdaşlık anlaşmasını gündeme getiriyor."
TÜRKİYE-LİBYA ARASINDA YAPILACAK KIYIDAŞLIK ANLAŞMASI
Yunanistan ile krizin yanı sıra Libya ve Türkiye bölgede bu günlerde önemli bir adım da attı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Al Sarraj dün Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası imzaladı.
Kaan Devecioğlu, bu konuyla ilgili "Türkiye'nin Libya ile varacağı kıyıdaşlık anlaşmasının iki temel sonucu olacak. Bunlardan birincisi Doğu Akdeniz jeopolitiğinde oluşan Türkiye karşıtı ittifaka yönelik Libya ile birlikte hareket ederek daha güçlü bir hareket alanının oluşması temin edilecek. İkincisi ise Yunanistan'ın Girit adasını kullanarak tek taraflı olarak ilan ettiği 39 bin km'lik karasuları üzerinden Doğu Akdeniz'de çıkarılan doğalgazın Avrupa pazarına taşınması planına set çekilecektir. Dolayısıyla Yunanistan'ın planın Türkiye ve Libya'nın haklarını ve kazanımlarını gasp etme emelinde olduğu apaçık ortada" ifadelerini kullandı.
YUNANİSTAN HAFTER'E DESTEĞİNİ ARTIRABİLİR
Devecioğlu, ayrıca "Yunan basınında çıkan haberlere göre Türkiye'ye karşı Hafter'e güçlü destek verilmesi gerektiği ve Türkiye'nin Libya'yı koloniletirmesi tehlikesinin varlığı gibi asılsız iddialar mevcut. Önümüzdeki dönemde Yunanistan'ın da Hafter güçlerine verdiği fiili desteği arttıracağını beklemek sürpriz olmayacak" dedi.
(Habere gitmek için fotoğrafa tıklayınız)