Fransız mikrobiyolog ve kimyager Louis Pasteur, 27 Aralık 1822 tarihinde Fransa'nın Dole kentinde dünyaya gözlerini açtı.
Okul hayatına Franche-Comté bölgesindeki Abrois'de başlayan Louis, resimdeki yeteneğiyle dikkat çekiyordu. 15 yaşında ailesi ve arkadaşları için yaptığı çizimleri şimdi Paris'teki Pasteur Enstitüsü müzesinde sergileniyor.
Sonrasında kimyaya ilgi duyan ve Paris'e giderek eğitimini bu yönde yoğunlaştırmaya başlayan Pasteur 1840 yılında üniversite hayatında başarılı oldu ve Bachelor of Arts ve Bachelor of Science derecelerini aldı.
1842'de Ecole Normale Supérieure derecesini aldı ve doktorasını tamamladı. 1848'de Fransa'nın Dijon kentine giderek bir lisede fizik profesörü olarak kısa bir süre çalıştı ve ardından Strasbourg'daki Strasbourg Üniversitesi'nde kimya profesörü olarak çalışmaya başladı.
Pasteur, ileriki dönemlerde fermantasyon ile ilgili çalışmaları sırasında, mikropların kendi kendine üremelerinin söz konusu olmadığını kanıtlamıştır.
Pasteur içtiğimiz sütün bozulmasını önlemenin yöntemini de keşfetti. Burada sütü 140 (fahrenheit) derecede otuz dakika ısıtmak ve sonra hızlı bir biçimde soğuttuktan sonra sütü kapalı ve sterilize edilmiş şişelere koymak gerekiyordu. Bu yöntem sütü mikroplardan arındırmak için günümüzde kullanılmaktadır.
Bu yönteme, Pasteur'ün adıyla ‘Pastörize' etmek denilmektedir. Uzun süre saklanabilecek içecekler hakkında geliştirdiği yöntem, “pastörizasyon” olarak bilinmektedir. Pasteur, esas olarak şarbon ve kuduz aşısını buluşuyla ünlenmiştir. Çok az bilim insanı, Pasteur gibi hayat değiştiren buluşlar ortaya koymuştur.
Aşı yöntemi, Pasteur'ün hastalıkların önlenmesi için Pierre Paul Émile Roux ile yaptığı çalışmanın bir sonucu olarak geliştirildi. Pasteur bu yöntemi tavşanlar üzerinde denedi. Daha sonra aşının kuduz üzerindeki etkisini araştırmak için 11 köpekle deney yaptı. 6 Temmuz 1885'te kuduz bir köpek tarafından ısırılan 9 yaşındaki Joseph Meister'e kuduz aşısı yaptı.
Küçük Joseph Meister kuduz bir köpek tarafından on dokuz yerinden ısırıldığında, anne ve babası onu Louis Pasteur'e getirdiler. Pasteur daha önce insan üzerinde hiç denenmemiş olan kuduz aşısını çocuğa uygulama konusunda çekindi. Ancak, kendisine gelen iki doktorun, çocuğun kuduzdan her durumda öleceğini ve başarılı olursa ilacın kuduza bir çare olabileceğini söylemesinden sonra denemeye karar verdi.
Çocuğun sağlığı düzelmeye başladı ve 3 ay sonra olumlu bir sonuç alındı. Bu başarı sayesinde Pasteur kahraman ilan edildi.
Olumlu sonuçlar sayesinde Pasteur 1887 yılında Pasteur Enstitüsü'nü kurdu.
Pasteur kuduzun çaresini bulmuştu. Louis'nin aşısı küçük Joseph Meister'in hayatını kurtardı. Meister büyüdüğünde Pasteur Enstitüsü'nün kapıcılarından biri oldu. Çünkü Louis Pasteur'e karşı duyduğu minnet duygusu ve vefa borcu, ömrünün sonuna kadar Enstitü'de çalışmak istemesine sebep olmuştu.
Pasteur 28 Eylül 1895 yılında yatağında hayatını kaybetti.