TİMETURK | HABER MERKEZİ
Ankara'da Bakanlık'ta bir basın tolantısı düzenleyen Çavuşoğlu şunları söyledi:
SİYASİ ÇÖZÜM ŞART
"En iyi çözüm siyasi çözümdür ve değişik formatlarda önemli çabalar sarf ettik. Mutlaka Cenevre'deki müzakerelere katılmaları gerektiğini, Suriye'nin geleceğine yönelik vizyonlarını hem rejimle hem dünyayla paylaşmaları gerektiğini anlattık. Muhalifler de her seferinde siyasi görüşmelere katıldılar. Suriye'de şu an siyasi geçiş sürecine acilen ihtiyaç var. Bunun parametreleri de belli. Yaklaşık bir sene oldu, bir seneyi geçti bu karar alınamadı. Çok taraflı çabalarımızdan sonra her seferinde alınan kararların uygulanmadığını, ihlal edildiğini, özellikle rejim ve destekçileri tarafından ihlal edildiğini gördük."
İRAN İLE TEMAS
"Çok taraflı görüşmelerin yanında biz, gerek bölgedeki önemli aktörlerle, Körfez ülkeleri ve gerekse Suriye'de Rusya ve İran ile ikili düzeyde temaslarımız oldu."
RUSYA İLE TEMAS
"Özellikle Rusya ile ilişkilerimizin normalleşmesi sürecinden sonra Erdoğan'ın Putin ile yaptığı görüşmeler çerçevesinde çok boyutlu temaslarımız oldu. Dışişleri Bakanlığımız, MİT ve Genelkurmay Başkanlığımız muhataplarıyla çok ciddi görüşmeler yaptık. Ruslara hep 'Muhalefet size karşı değil' dedik."
HALEP'TE DURUM HEP KÖTÜYE GİTTİ
"Tüm bu süreçler devam ederken Halep'te durum hep kötüye gitti. Ateşkes bir türlü sağlanamadı, sivil insanlar bombalandı. Tarihte görmediğimiz vahşetin değişik boyutlarını burada gördük. Son 6 yıldır öldürülen 600 bin insanın yanında bu vahşeti de gördük. Sessiz kalamazdık. Özellikle Rusya ile yoğun çabalar sarf ettik ve mutabakat sağladık. Çalışmalarımızı da sürdürüyoruz."
"GÖRÜŞMELERİ SÜRDÜRDÜK"
"Başbakanımız da Medvedev ile görüştü, tüm bakanlarımızı görevlendirdi, tüm arkadaşlarımız seferberlik içinde Halep'ten kurtardığımız insanlara yardım ulaştırmak için çalışıyor. Biz de bir taraftan istihbaratımızın yaptığı temaslarda yer alıyoruz, diğer taraftan tutumumuzu belirten açıklamalar yapıyoruz. Arkadaşlarımız De Mistura ile defalarca görüştüler. Yine muhataplarımızla da görüştük. Lavrov ile Cumhurbaşkanımız ile Putin'in talimatları çerçevesinde süreci takip ettik. Burada sorun yaşanmasın, insanlar kurtarılsın, insani konuları siyasi konulara alet etmeyelim. Şansölye ve Obama'nın bazı teklifleri oldu, AB'nin keza öyle. Hiç kimse yardım etmese de biz Türkiye olarak bugüne kadar nasıl 3 milyon kişiye kucak açtıysak, Halep'ten kurtarılan kardeşlerimize de yardımlarımızı ulaştıracağız. İslam İşbirliği Teşkilatı'nın 22 Aralık'ta, 27 Aralık'ta Rusya ve İran ile üçlü toplantımız gerçekleştirecek.
Diğer taraftan diğer kurumlarla da görüşmelerimiz devam ediyor. Peki sonuç ne? Dün sabah yine konvoy çıkarken taciz ateşleri oldu. Daha sonra arazideki arkadaşlarımızın çalışmaları ve diplomatik çalışmalarımızla sonuç geldi ve bu sabaha kadar 6 tur yapıldı."
NEDEN FAZLA OTOBÜS GÖNDEİRİLEMİYOR?
"Fazla otobüs gönderilmiyor, çünkü gidilecek alan dar olduğu için.
İnsanların alındığı yere girecek alanların giriş çıkış kapasitesi belli, vatandaşlarımız biz de araç gönderelim diyor ama gerek yok."
HALEP'TEN KAÇ KİŞİ ÇIKTI?
7 bin 500 kişi kurtarıldı. Hasta ve yaralı olanları hemen Türkiye'ye alıyoruz. Aynı şekilde yine Veysi Kaynak bölgede, AFAD ve Kızılay zaten operasyonun içinde. Psikolojik tedavi dahil her türlü hazırlığımız tamam. Sağlık Bakanımız da zaten bunu anlattılar. Halep'ten kurtardığımız bu kardeşlerimize her türlü imkanı sunuyoruz."
SORU CEVAP
Bu yoğun diplomatik çabaya rağmen çözülemeyen ne?
- Arazide ülke olarak, muhalefet olarak farklı gruplar var. Dolayısıyla aksaklıklar oluyor ama biz ciddi bir çabayla tüm boyutlarıyla, tüm aktörlerle yoğun temasta bulunarak dengeleri sağlayarak sonuç elde etmeye çalışıyoruz. Çok karmaşık bir durum var bunu yöneterek sonuç elde etmeye çalışıyoruz. O kadar kolay olsaydı zaten... Ateşkes ilan ediliyor bir taraf bozuyor, bu zorluklara rağmen sonuç elde etmeye çalışıyoruz.
7 bin 500 kişinin tahliye edildiğini söylediniz, muhalefet de tahliye edildi mi, bu kişiler nereye gidecek, Şii milislerin bu ateşkesi ilan ettiğine yönelik haberler geliyor...
İran burada rolü negatif veya pozitif önemli bir aktör. Biz Suriye'de kalıcı bir çözüm için İran veya Rusya'nın yapıcı rolü önemlidir dedik ama bu rolün yapıcı ve barıştan yana olması gerekiyor.
Arazide değişik gruplar var, aynı şekilde İran biliyorsunuz rejime destek veriyor. Bu engellerin aşılması için diplomatik ve arazide görüşmeler yapacağız. Zarif ile de bu yönde görüşüyoruz. Bazı Şii köylerin ve bazı Sünni köylerin karşılıklı boşaltılması için daha önce bir anlaşma sağlandı. O karşılıklı Şii ve Sünni köyleri kapsıyordu.
Rejim yanlılarıyla ya da Şii gruplarla muhalefet arasında da bir muhalefet sağlanmıştı, burada da Halep'te de mutabakatın sağlanması gerekiyor.
Tahliyeler nereye yapılıyor? İdlib olduğu söyleniyordu. Sayın Zarif ile 10 defa görüştünüz. Aşılamayan nedir?
- Tahliyeler İdlib'e yapılıyor. Ağır yaralı ve yaralılar ise, kadın, çocuk ve yaşlılar gözetilerek Türkiye'ye getirilecekler.
Tahliyelerin tamamen tamamlandığına ilişkin bir haber var. Sizde bir bilgi var mı?
- Tahliyeler tamamlanmadı. Çıkmak isteyen çok sayıda insan var. Çadır kurmak için çalışmalarımızı tamamladık, yaralı, sivil, hasta ve ihtiyaç duyanları acilen Türkiye'ye alacağız. Öyle görünüyor ki o insanlar bir gün Halep'e dönmek umuduyla Suriye içinde de kalmak istiyorlar. Her türlü güvenlikle ilgili tedbirleri alıyoruz. Şu ana kadar tahliyeler tamamlanmadı, daha çok sayıda insan var.
Suriye tarafında kalmak isteyen Suriyeliler için güvenlik açısından Türk silahlı Kuvvetleri'nin bir desteği olacak mı? Kaç kişi tahliye olacak?
- Söz konusu bölgeler zaten muhaliflerin kontrolündeki güvenli bölgeler ama bizim sınırımızın öteki tarafında olduğu zaman biz de güvenlik için destek veririz. Ancak böyle bir durumla karşı karşıya kalmak istiyoruz. Kaç kişi ayrılmak istiyor, tahliye sürecinin sonunda ancak bu rakamı sizinle paylaşabiliriz.
Muhaliflerin hafif silahlarla çıkacağı söyleniyor. Bu muhalifler nereye gidecek? El Nusra'nn akıbeti konusunda bir karara varıldı mı? Kazakistan'ın arabuluculuğu ile ilgili neler söyleyebilirsiniz?
- Hafif silahlarla ayrılacak olan muhalifler de İdlib'e gidecek.
Kazakistan konusu medyaya Cumhurbaşkanımız ile Sayın Putin'in buluşacağı bir zirve olacak gibi yer aldı. Öyle bir şey yok. Cenevre sürecine ek olacak görüşülmesinden söz ediliyor.
Katar, Suudi Arabistan, Almanya ile görüştüğinüzü söyediniz. Doğrudan Suriye ile görüşme imkanınız yok mu? Bu şekilde dah asağlıklı olmaz mı? Şam da büyükelçiliği faaliyete geçirmeyi düşünüyor musunuz? Bir de İdlib'e geçecek silahlı muhaliflerin son anda başka bir yere geçmek istedikleri iddi aediliyor? Bu iddia ile ilgili neler söyleyebilirsiniz? Suriye'nin iddiasına göre bu geçmek istedikleri yerde toparlanıp tekrar Halep'e saldırı yapacaklar.
- Rejimle doğrudan görüşmemiz söz konusu değil. Ayrıca muhaliflerle ilgili böyle bir durum da yok. Zaman zaman böyle iddialar ortay aatılıyor, rejim ve destekçileri tarafından. Fakat dedikodularla hareket edemeyiz.
Suriye politikasında ne gibi değişiklikler öngörebiliriz?
- Sayın Putin'in açıklamasını gördünüz, telefon görüşmesinde de ben de Cumhurbaşkanımızın yanındayım. İki gün önceki görüşmede söylediği nettir. Cenevre görüşmelerine ilaveten muhalefet ile rejimin bir aaya gelmesi. Ancak burada gerçek muhalefetin olması gerekiyor, bu çabaların amacı ne? Defalarca söyledik, ateşkesin sağlanması. Bu görüşmelere de gerek yok aslında, ateşkes şu anda Suriye genelinde bir ateşkesin sağlanması lazım. Bir yandan çatışırken bir yandan siyasi çözüm için görüşmelerinin de anlamı yok. Görüşmelerin sonuç getirmesi için ateşkesin sağlanması lazım. Suriye genelinde acilen ateşkes konusunda Rusya, İran, ABD... Görüş ayrılığımız yok. Dolayısıyla bir an evvel ateşkesin sağlanması lazım.