Dolar

35,2475

Euro

36,7767

Altın

2.966,25

Bist

9.626,56

'Ortadoğu'daki suikastlerde Muhammed Dahlan izi'

Yeni Şafak Yazarı Tah aKılınç, 'Bölgemizdeki bütün gelişmeler, bir zincirin halkaları gibi birbirine sıkıca bağlı...' dedi.

9 Yıl Önce Güncellendi

2016-12-21 17:32:07

'Ortadoğu'daki suikastlerde Muhammed Dahlan izi'

TİMETURK | HABER MERKEZİ

Önceki yazısında "Ortadoğu'nun karanlıklar prensi" dediği Muhammed Dahlan'ı konu alan Kılınç, Hamas'ın insansız hava aracı uzmanlarından Muhammed Zevârî'nin Tunus'un Safâkis kentindeki evinin önünde öldürülmesini hatırlattı ve Dahlan yazısını bunun üzeirne devam ettirdiğini aktardı.

Kılınç şöyle devam etti:

6 YIL ÖNCEKİ MAHMUD MABHUH SUİKASTİ

"19 Ocak 2010 Salı günü Şam'dan Tayland'ın başkenti Bangkok'a giderken Dubai'de mola veren Mahmud Mabhûh, beş yıldızlı El Bustân Rotana Hotel'e yerleşti. Öğleden sonra kısa süreliğine dışarı çıkarak otele dönen Mabhûh, ertesine güne kadar odasından ayrılmayıp telefonlara da cevap vermeyince, polis duruma müdahale etti. Yatağının üzerinde cansız bedeni bulunan Mabhûh'un, akşam saat 21.00 sularında odasına giren iki kişi tarafından önce zehirli iğneyle etkisiz hale getirildiği, ardından da yastıkla boğularak öldürüldüğü belirlendi. Failler oldukça profesyoneldi. Olaydan birkaç saat önce Dubai'ye ayak basmışlar, polis suikastı fark etmeden de hızla ülkeden ayrılmışlardı. Yapılan detaylı araştırma, 18 kişilik bir şüpheli kadrosunu ortaya çıkardı. Hepsi de Birleşik Arap Emirlikleri'ne Batılı ülkelere ait sahte pasaportlarla girmişlerdi. Zanlılardan 7'sinin İsrail'de yaşadığı, İngiliz ve Alman çifte vatandaşlığına sahip olduğu da belirlendi. Dubai polisi, olaydan yaklaşık bir ay sonra İsrail'i resmen “olağan şüpheli” ilan etti. Aynı günlerde, çok daha ilginç bir gelişme yaşandı. Ahmed Hasaneyn ve Enver Şeybar adlı iki Filistinli, Ürdün'ün başkenti Amman'da yakalanarak Dubai'ye gönderildi. Dubai polisi, Hasaneyn ve Şeybar'ın Mabhûh'u öldürmek için ülkeye giren suikast timine ulaşım, konaklama ve maktulün izlenmesi konusunda destek sağladığını tespit etmişti. Daha da dikkat çekici olansa, bu iki kişinin Muhammed Dahlan'ın yeraltı ekibinden olduklarına dair yoğun kuşkulardı. Gazze'de Dahlan'a bağlı görev yapmışlar, Dubai'de bulundukları dönemdeyse Dahlan'ın inşaat ve emlâk şirketlerinde çalışmışlardı. Muhammed Dahlan, elbette Hasaneyn ve Şeybar'ı tanıdığını bile kabul etmedi. Ancak yine de Mahmud Mabhûh suikastı, Dahlan'ın İsrail'le ortaklaşa işlediğine inanılan ihlaller listesine yazıldı. Mahmud Mabhûh, sadece üst düzey bir Hamas yetkilisi değildi; İzzeddin el Kassâm Tugayları'nın kurucularındandı, aynı zamanda Hamas'a silah tedarikinden de sorumlu isimdi. 1989'da iki İsrailli askerin kaçırılarak öldürülmesi olayını planlamış olmasından dolayı Mossad'ın takibi altında bulunan Mabhûh'un ortadan kaldırılması, İsrail adına önemli bir başarı oldu.

ZAVARİ SUİKASTİNDE DAHLAN PARMAĞI

Zevârî suikastının şimdiye kadar ortaya çıkan bütün ayrıntıları, olayın Muhammed Dahlan'ın yönettiği bilinen muhbir-işbirlikçiler ağının yardımıyla gerçekleştirilmiş olabileceğini düşündürüyor. Hamas'la dostça ilişkileri bulunan Nahda Hareketi'nin iktidarda olduğu Tunus'ta böyle bir suikastın düzenlenebilmesi, iki oluşum arasına gerginlik sokma amacını da taşıyor.

TÜRKİYE'NİN KRİTİK DÖNEMİNDE...

Türkiye'nin Rusya, Katar ve Suudi Arabistan'la yakınlaşma siyaseti takip ettiği, Suriye meselesiyle -belki kapasitesinin de üstünde bir gayretle- meşgul olduğu şu kritik dönemde, Dahlan'ın adımlarına ve bölgemizde kurduğu sıra dışı bağlantılara mutlaka yoğunlaşmak gerekiyor. "

ZEVARİ SUİKASTİ

Tunuslu uçak mühendisi Muhammed Zevvari 15 Aralık'ta Safaks kentindeki evinin önünde yabancı olduğu ileri sürülen silahlı kişiler tarafından öldürülmüştü. Suikastın ardından yapılan açıklamalarda olayın arkasında İsrail'in olduğu iddia edilmişti. Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları da yaptığı yazılı açıklamada, uçak mühendisi Zevvari'nin, örgüt mensubu olduğunu doğrulamıştı. İsrail Savunma Bakanı Liberman, Tunuslu uçak mühendisinin ölümüne ilişkin ilk açıklamasını bugün yaptı. "Barış yanlısı değildi. Nobel Barış Ödülü'ne aday da değildi. İsrail menfaatlerini korumak için gerekeni yapar" ifadelerini kullandı.

YAZARIN BİR ÖNCEKİ YAZISI İÇİN FOTOĞRAFA TIKLAYINIZ

410592

Haber Ara