Avrupa, elektrikli araçlar, otonom sürüş ve dijitalleşme yarışında Çin ve ABD'nin gerisinde kaldı. Tesla ve Çinli üreticiler, hem daha yenilikçi hem de daha uygun fiyatlı araçlarla pazara hakim olmaya başladı. Özellikle Çin'in akü sektöründe dünya pazarının üçte ikisini kontrol etmesi, Avrupa'nın geleceğini ciddi şekilde tehdit ediyor.
2025'TE KÜRESEL OTOMOTİV SEKTÖRÜNDE BÜYÜME ZAYIF
Allianz raporu, küresel otomotiv sektörünün 2025 yılında yalnızca %2 büyüyeceğini ortaya koydu. Bu büyümeye;
- Çin %4,
- ABD %2,5,
- Avrupa ise %1,5 oranında katkı sağlayacak.
Gümrük vergileri ve Çinli üreticilerin agresif genişleme planları, Avrupa pazarını zor bir sürece sokacak. Eğer ek vergi engelleri konmasaydı, Avrupa pazarının büyük bölümü çoktan Çinli markaların eline geçecekti.
AVRUPA'NIN ELEKTRİKLİ DÖNÜŞÜMDE KAÇIRDIĞI FIRSATLAR
Avrupa otomotiv sektörü, elektrikli araç devriminde geç kaldı. Son 10 yılda Avrupalı otomobil üreticileri, Tesla ve Çinli devlere kıyasla iki kat daha az yatırım yaptı. Özellikle;
- Avrupalı sedan ve SUV'lar, Çinli modellere göre %15-30 daha pahalı,
- Araç içi dijitalleşmede Avrupa, Çin'in çok gerisinde,
- Elektrikli araçlar için gerekli olan bataryalar hâlâ büyük ölçüde Çin'den ithal ediliyor.
Avrupa'nın otomobil endüstrisi üç büyük krizle karşı karşıya:
Elektrikli dönüşümde geri kalma,
Çinli üreticilerin agresif yükselişi,
CO2 emisyon regülasyonları ve yüksek enerji maliyetleri.
ELEKTRİKLİ ARAÇ ŞARJ MALİYETİ BENZİNDEN PAHALI
Avrupa'da benzin litresi 1,5 euro iken, elektrik fiyatları kWh başına 37 cent seviyesinde. Bu durumda elektrikli araç şarj etmek ekonomik olmaktan çıkıyor. Enerji krizinin çözülmemesi halinde Avrupa'da EV dönüşümü beklenenden yavaş ilerleyecek.
Avrupa, Çin bağımlılığını kırmak ve elektrikli otomotivde rekabet gücünü artırmak için hızlı adımlar atmak zorunda. Aksi halde, 2025 sonrası pazar kaybı daha da derinleşecek.
Kaynak: otoajanda.com