Türkiye'nin Milli Teknoloji Hamlesi için yol çıkan Türkiye Otomobil Girişim Grubu (TOGG), hem yerli otomobil üretmek hem de farklı ürünleri piyasaya sunmak üzere çalışmalarına son hızla devam ediyor. 2023 yılı ilk çeyreğinde piyasaya sunulması planlanan otomobil hakkında açıklananlar dışında hâlâ pek çok gizem var. Bunlardan biri de, yerli otomobil için çalışanların yüzde 25'i kadın. 650 kişilik ekipte farklı departmanlarda çalışan 160 civarında kadın mühendis, tekniker kadın bulunuyor.
ÖNDER İmam Hatipliler Derneği Teknoloji Komisyonu öncülüğünde bir grup liseli ve üniversiteli gençle birlikte Bilişim Vadisi'ni ziyaret ettik. TOGG, Kocaeli Gebze'de bulunan Bilişim Vadisi içerisindeki bir binada faaliyet gösteriyor. Yetkililerden son gelişmeleri dinledik ancak marka mahremiyeti konusundaki hassasiyet fotoğraf çekemedik, sadece program sonunda çektirilen toplu fotoğrafla yetinmek zorunda kaldık. İşte izlenimler...
5 AYRI MODEL ÇIKACAK
Yerli otomobilin, 2023'ün ilk çeyreğinde piyasaya çıkması planlanıyor. Beş ayrı otomobil üzerinde çalışan firma, iki farklı model SUV ile hatchback, sedan ve ticari araç üretmeyi hedefliyor. Satış, ön sipariş ve rezervasyon üzerinden yapılacak. Piyasaya çıktığında, belki ilk yıllarda herkesin ulaşması mümkün olmayacak. Zannedildiği gibi ana alıcı da kamu değil; kamu için yılda iki bin adet üretim planlanıyor. Türkiye'de satışa çıktıktan 18 ay sonra yurtdışı satışları başlayacak. Bunun için Avrupalı kullanıcıların tutumlarını anlamak üzere Stutgart'ta bir ofis kuruldu. Başında dünyaca ünlü tasarımcı Murat Günak'ın bulunduğu merkezde aynı zamanda, tasarım da yapılıyor.
FİYATLA İLGİLİ TÜM BİLGİLER YANLIŞ!
Tamamen elektrikli olan araçların fiyatıyla ilgili ilk açıklandığı günden bugüne ciddi spekülasyonlar var. Ancak fiyat konusunda firma bir açıklama yapmıyor aksine, "Fiyatla ilgili duyduğunuz her şey yanlış. Bunlar sadece akıl yürüterek bulunmuş rakamlar" diyorlar. Yalnız şunu söylemek mümkün; yerli otomobil çıktığında henüz çok büyük bir elektrikli araç pazarı oluşmadığı için içten yanmalı araçlarla rekabet edecek.
YÜZDE 75'İ YERLİ
Hepimiz yerli otomobili konuşuyoruz ama TOGG, bir otomobil şirketi olarak değil teknoloji şirketi olarak kurulmuş. Dolayısıyla, "Her ne kadar Türkiye'nin yerli otomobilini üretsek de ilk ürünümüz otomobil olmayabilir, başka bir şey de çıkabilir" açıklamasını yapıyorlar. Yerlilik ve millilik konusunda da sorularımızın cevabını alıyoruz. Bu oranı yüzde 51 olarak açıkladıklarında bir Alman gazeteci, "İnandırıcı değil, çok yüksek" yorumunda bulunmuş. Halbuki yerlilik oranının düşüklüğü konusundaki baskılardan dolayı bu rakamı biraz da çekinerek telaffuz ediyorlar. Ancak aracın parçalarının yüzde 75'i Türkiye'den tedarik ediliyor; bu da parasal olarak yüzde 51'e karşılık geliyor. Asıl amaç, parasal olarak da yüzde 75'ini Türkiye'den tedarik etmek.
KADIN MÜHENDİSLERİN ELİ DEĞDİ
Peki, Türkiye'nin en çok merak edilen ürünü, yerli otomobil için kaç kişi çalışıyor? TOGG'un çeşitli birimlerde 650 çalışanı var. Bunların hepsi mühendis değil, her aşamada görev dağılımına göre uzmanlık alanları olan isimler. Ankara'daki teknoloji geliştirme merkezinde daha çok savunma sanayi kökenli isimler çalışıyor, daha küçük bir ekip ise Almanya'da tasarım üzerine kafa yoruyor. Ekibin önemli bir kısmı Gebze'deki merkezde çalışmalarına devam ediyor. TOGG'da yüzde 25 oranında kadın çalışan mevcut. Ancak yüzde 30 olarak benimsenen hedefi yakalayamadıkları için biraz mahcuplar. Yerli otomobil için dünyanın 27 ülkesinden gönüllü destek veren mühendis ekibi de var. Tesla, Faraday Future gibi şirketlerden gelerek destek olan isimler, TOGG markasına inandıkları ve bu heyecanı yaşamak istedikleri için gruba katkı sunuyor.
BATARYA ÜRETİM MERKEZİ KURULDU
Elektrikli araçlar henüz çok yaygınlaşmadığı için batarya tedariki ve şarj istasyonları önemli bir sorun. Şirket, 530 kilonun üzerindeki bataryaların nakliyesinin ciddi anlamda maliyetli olacağını düşünerek, Gemlik'te yapımı devam eden tesislerde batarya üretim merkezi kurmuş. Silk Road (SİRO) ismiyle kurulan şirketin ortakları arasında ABD'de kurulup Çin'de büyümüş bir teknoloji şirketi de var. Bu şirket elektrikli araçlar için batarya üretmenin yanında günlük hayatımızda daha sık ihtiyaç duyacağımız enerji saklama üniteleri de üretecek. Bunları 100'ün üzerinde ülkeye ihraç edip, dünyadaki 6. batarya üreticisi haline gelmeyi hedefliyor.
SÜRÜCÜYÜ HASTANEYE GÖTÜREBİLECEK
Yerli otomobil, mevzuatta ilgili düzenlemenin yapılması ve kanunların çıkarılması halinde Otonom 3 olarak yani sürücüsüz olarak piyasaya çıkabilecek. Şirket; aracı satın alacak isimler için, müşteri değil kullanıcı ibaresini tercih ediyor. Araç içinde dokuz kamera var, sürücünün ruh halini, yorgunluğunu anlayabiliyor. Otonom 3'ten sonra ise bir kalp krizi halinde hastaneye götürmesi mümkün. Sağlıktan eğlenceye, edebiyata, habere kadar aklımıza ne geliyorsa her şeyin otomobil içinde olabilmesi sağlanıyor. Araç içinde, evden ayrılma modu, eve yaklaşma modu gibi her duruma uygun 170'in üzerinde mod var. Otomobil, ev ve ofisten sonra üçüncü bir yaşam alanı olarak tarif ediliyor.
DOĞU ÇİZGİSİ TEVAZUU ANLATIYOR
Teknolojik donanım, yerli ve milli üretimin yanı sıra aracın kendine özgü, güçlü ve özgüvenli bir tasarımı da var. Modern ve özgün tasarımda Anadolu'nun köklü simgelerinden biri olan laleden esinleniliyor. Otomobilin ön ızgarası ve jantlarına işlenen lale figürleri kültür mirasımız ile olan bağı vurguluyor. Ayrıca, bugün kullandığımız araçlarda sert ve keskin olan omuz çizgisinin yanında, yerli araçta eğimli ve aşağı doğru kıvrılan yeni bir çizgi daha yer alıyor. Batı çizgisi karşısında doğu çizgisi olarak ortaya çıkan detay, tevazuu anlatıyor ve en güçlü halimizle bile tevazu en önemli özelliklerimizden biridir mesajını veriyor.
Akşam / Emine Dolmacı
