Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan'ın CNN Türk ekranlarında sunduğu Tarafsız Bölge programına katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başkanlık sistemi tartışmalarına ilişkin,"Demokratik dille anlatmaktan anlamıyorlar. ABD'deki gibi başkanlık sistemini getirecekseniz buyrun getirin. Buyrun getirin tartışalım. Hayır öyle bir sistem olmayacak"dedi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Ahmet Hakan'ın sunduğu CNN Türk'te yayınlanan Tarafsız Bölge programında gündeme ilişkin açıklamalar yaptı.
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Anneliği reddeden kadın, kadınlığını inkâr ediyor demektir; eksiktir, yarımdır" sözlerinin çocuğu olmayan kadınlara hakaret anlamı taşıdığını belirterek, medyanın bu tür açıklamaları yazmaması gerektiğini, halkın sorunlarından kopan bir medya olduğunu söyledi.
Kemal Kılıçdaroğlu canlı yayında özetle şunları söyledi:
"Terör konusunda bütün partiler aynı, kesin, net tavır takınmamız lazım. Bu konuda ortak tavır uygulanmalı. İktidarsınsın, terörü önle. 2002'de iktidar olduklarında terör sıfırdı. Ne oldu da bu durumdayız? Herkes bunu kendine sorsun.
KIBRIS'TA VERDİĞİMİZDEN ÇOK ŞEHİT VERDİK
2015'te ABD'nin yayınladığı raporda, IŞİD terörü ile bölümde Türkiye transit bölge olarak tanımlanıyordu. 70 ilde IŞİD'e katılım oldu mu oldu. Yine aynı raporda Türkiye eğitim veriyorlar Türkiye'de deniliyor. Doğru. Bu gerçeğe baktığımız zaman 7 Haziran'dan bu yana 539 şehitimiz var. Kıbrıs Çıkarması'ndan daha fazla şehit verdik.
Saldırıdan sonra Emniyet Genel Müdürü'nü aradım, başsağlığı diledim. Acaba üstlenen bir terör örgütü olup olmadığını sordum. Henüz belirlenmediğini ifade etti. Cenaze törenine katılacağım."
Hükümetin dış politikasına yönelik değerlendirmede bulunan CHP Lideri, "Böyle dış politika mı olur? Ülkelerin düşmanı haline geldi. Türkiye aleyhine alınan her kararı intikam aldık diye bakılıyor. Her patlamanın daha fazla zarar verdiğini görmek gerek" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, "Yurt dışında Türkiye'nin turizm standı boş kaldı. Türkiye'nin bozulan imajı yüzünden insanlar gelmek istemiyor. Kim yaptı bunu? Biz yaptık, kendimiz yaptık. Bu fatura ağır ağır halka yansımaya başladı. İlk kez izlenen dış politikanın faurası çiftçiye, TIR şöforüne çıktı. İçeride dışarıda kin zarar verir. Öyle bir noktaya geldik ki gittik Lübnan'la, Mısır'la kavga ettik. Suriye üzerinde 14 ülkeye giderdik. Elimiz kolumuz bağlandı" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, "Düşmanım Esed, kardeşim Esad olacak. Tüm dünya burada anlaştı. Bunlar terörle mücadeleyi bilmiyorlar. Bu hükümet Türkiye'yi yönetemez. Devletin yasalarını bozdular. Dünyada böyle bir model var mı? Yok böyle bir şey" diye çıkıştı.
ALMANYA'DA ALINAN 'SOYKIRIM' KARARI ÖNLENEBİLİRDİ
Almanya Parlamentosu'nda onaylanan ‘Ermeni soykırımı' kararının önlenebileceğini aktaran Kılıçdaroğlu, “Almanya'da ders kitaplarına girerse asıl sorun orada olacak. Kesinlikle önlenebilirdi. Aylardır gündemde olan bir konu. Merkel ile defalarca görüştünüz. Hassasiyetler belirtilmeliydi. Yapılan açıklamalar rutin. Sen kafatascı mısın? Türk kökenli vekillere tepki gösteriyorsun. ‘Kanı, sütü bozuk' demek doğru olmaz. CHP iktidar olsaydı. Asla onaylanmazdı. Konuşur ikna ederdik” dedi.
BİNALİ YILDIRIM'IN GEÇMİŞİ TEMİZ DEĞİL
Başbakan Binalı Yıldırım'ın düşük profilli olmayı kabul ettiğini söyleyen CHP lideri şunları kaydetti:
"Davutoğlu'nun ekonomik alanda temiz bir geçmişi vardı. Yıldırım'ın böyle bir durumu söz konusu değil ne yazık ki. 'Biz Anayasa'yı çiğniyoruz, fiili durumu hukuki duruma dönüştüreceğiz' diyorlar. Çarşamba günü arkadaşlarımız Meclis'te fiili durum yaratacaklar. Herkese hukukun ne kadar önemli olduğunu hatırlatacaklar. Ne ahlak kaldı, ne hukuk kaldı. Hukukun dışına çıktığında saygın kalmaz.
VERDİĞİMİZ O KARARDAN PİŞMAN DEĞİLİZ
"Bizim fezlekelerimiz düşünce suçlarındandır. Buna rağmen atacaklarsa bizi hapse, atsınlar. Eğer milletvekillerimiz imza toplayıp 'AYM'ye gideceğiz' diyorlarsa partiden ayrılıp gidebilirler. Bu olay bir şekilde AİHM'e gidecek. Kişilerin bireysel haklarını kullanmaları konusunda bir sorunumuz yok.
En kısa sürede AİHM'e başvuru hakkı var. Oradan ne çıkar bilemiyorum. Burada artık hukukun olmadığını bütün dünya biliyor. 'CHP teröre destek veriyor' diyeceklerdi eğer diğer türlü davransaydık.
Dokunulmazlıklar referanduma gitseydi kesinlikle Türk-Kürt ayrımı olacaktı. Biz Türkiye'nin birleştirici gücüyüz. Şehit cenazesinin provoke edilmesi siyasidir. Dokunulmazlık konusunda vicdani olarak doğru karar verdiğimize inanıyoruz.
KADINLARA HAKARET EDİYORSUN
Özel bir ruh hali var Erdoğan'ın. Herkes ondan bahsetsin istiyor. Cennet anaların ayakları altındaysa, kadınlar hakkında konuşması gereken erkekler değildir. Kadınların bedenleri üzerinden siyaset yapılmaz. Çocuğu olmayan kadınlara da hakaret ediyorsunuz.
Onun arkasından giden medya var. Yazmayın gündem olmasın. Ne söylerse bütün gazetelerde manşet. Muhalefet nasıl gündem yaratsın? Halkın sorunlarından kopan bir medya var. Hangi gazetede pamuk üreticisinin, turizmcinin sorunları manşet oldu? Biz Türkiye'nin gerçek sorunları ile ilgileniyoruz.
ABD'DEKİ BAŞKANLIK SİSTEMİNİ BUYRUN GETİRİN
Demokrasi uğruna pek çok şehit verdik. Kimler aksini dayattı. Başkanlık sistemini değil demokrasiyi savunacağız demektir bu. Onların geleneğinde bu yok. Ali İsmail'i döverek öldürüldü. O nedenle bizi yok etmediğiniz sürece bunu başaramayacaksınız.
Demokratik dille anlatmaktan anlamıyorlar. ABD'deki gibi başkanlık sistemini getirecekseniz buyrun getirin. Öyle olsun istemiyor. Kanunlar var, devletler var, yerel yönetimler var.
Erdoğan mesajını ayakta dinlemeleri nasıl bir durum. Bayrak mı geçti, cenaze mi geçti? Devleti temsil edenlerin de ayağa kalkması üzücü."
REZA ZARRAB'I ZİYARET ETSİN
ABD'de tutuklu bulunan Reza Zarrab davasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın suskunluğuna işaret eden CHP lideri, "Avukat arkadaşımız bu davayı izliyor. Bu davayla ilgili Erdoğan neden hiç konuşmuyor. Kendi eşinin vakfına bağışlar yaptı. Neden bağırmıyor, neden sesini çıkarmıyor? O da Türkiye vatandaşı. Gereksiz yere tutuklandıysa niye bağırmıyorsun? Adalete sığar mı, devlet protokolünde vardı diye neden bağırmadı? Rıza Sarraf'ı ziyaret etsin ABD'ye gitmişken" ifadelerini kullandı.