Dolar

34,5424

Euro

36,0063

Altın

3.006,41

Bist

9.549,89

AK Parti - HDP seçeneğini kim engelledi?

İsmail Kılıçarslan, 'Erken seçim olunca AK Parti açısından ne değişecek peki? İşte burada bir soluklanalım,' dedi...

10 Yıl Önce Güncellendi

2015-08-15 05:25:13

AK Parti - HDP seçeneğini kim engelledi?

Yeni Şafak Gazetesi yazarı İsmail Kılıçarslan, bugünkü "Erken" başlıklı yazısında CHP-AK Parti koalisyon görüşmelerinden bir sonuç çıkmaması erken seçim ihtimalinin yükselmesini değerlendirdi. 'Seni başkan yaptırmayacağız' diyecekler de başka bir şey demeyecekler, ifadesiyle HDP'ye tepkide bulunan Kılıçarslan, "AK Parti ve tabanı için 'son seçenek' olarak duran AK Parti - CHP koalisyonu meselesinde kah 'ben bir tur başbakan olayım', kah 'ben kabinede görev bile almayayım', kah 'kırmızı çizgilerimiz var', kah 'hiçbir kırmızı çizgimiz yok' diyen kimdi, unutturmaya çalışacaklar. Temel bazı meselelerde hiçbir geri atmayan taraf kimdi, unutturmaya çalışacaklar," dedi.

İşte İsmail Kılıçarslan'ın yazısından bir bölüm:

Peki, şimdi ne olacak?

Siyaset rasyonalitesine en uygun seçenek olan AK Parti - HDP koalisyonunu 'bir seçenek olarak' bile masaya koydurmayan kimdi, unutturmaya çalışacaklar. Aldıkları ihale ve taşıdıkları yük gereği 'seni başkan yaptırmayacağız' cümlesine kilitlenip Türkiye'nin sivil anayasa yapmasını, vatandaş tanımının adamakıllı gözden geçirilmesini sağlayabilecek neredeyse tek düzlemi elimizden kim çekip aldı, unutturmaya çalışacaklar. PKK'ya 'terör örgütü' dememek için bin takla atıp 'siyaset sivilliği' yerine 'silah gölgesini' seçen kimdi, unutturmaya çalışacaklar.

7 Haziran'dan önce bunu başarmışlardı. Çocukları yakarak öldürenleri, çocuk yaşta militanları sahaya sürenleri desteklediklerini ustalıkla unutturmuşlardı hepimize. Şimdi de aynısını yapacaklar. Evinde oturan polisleri ailelerinin gözleri önünde infaz edenlerle, izne giden askeri kaçıranlarla, 'trafik kazası' üzerinden en aşağılık ölüm tuzağını kuranlarla, çocukların üzerine bomba bağlayıp ölüme gönderenlerle 'yapısal bir bağ içerisinde' olduklarını hepimize unutturmaya çalışacaklar. 'Barış' diyecekler utanmadan, sıkılmadan, arlanmadan. Aslında 'ölümü savunan' ağızlarında 'barış' kelimesinin nasıl durduğunu hiç önemsemeyecekler. Teröriste 'gerilla', terör örgütüne 'devrimci halk hareketi' diyecekler hiç sakınmadan. Bir halkın hizmetçisi değil; girdikleri iğrenç, kirli, aşağılık bir ihalenin taşeronu olduklarını gizleyecekler. Batıda 'barış' deyip oy devşirmeye çalışırlarken doğuda kendilerine oy vermeyen tek bir insana bile hayatı nasıl zehir ettiklerini saklayacaklar.

Yeri gelirse 'her biji Obama' deyip Amerikan bayrağı öpecekler, yeri gelirse antiemperyalist pozu kesip sosyalist takılacaklar. Dünyanın en oportünist hareketi olduklarını saklayıp ilkelerden dem vuracaklar.

Nişantaşı'nın, Bebek'in, Cihangir'in ekran insanları kah saz çaldıracak kah bazlama yaptıracak fakat asla 'PKK terör örgütü müdür' gibi yalın, basit, sade bir soru sormayacaklar 'serok'larına.

Peki, şimdi ne olacak?

Her iki partinin tabanının en çok istediği AK Parti - MHP koalisyonunu 'bir seçenek olarak' bile masaya koydurmayan kimdi, unutturmaya çalışacaklar. Ne dediğini anlamamız için dekoder kullanmamız gereken açıklamalarıyla 'ben erken seçimde oylarımı artırırım' uyanıklığı yüzünden AK Parti'yi tek seçeneğe kim mahkum etti, unutturmaya çalışacaklar.

Peki, şimdi ne olacak?

AK Parti ve tabanı için 'son seçenek' olarak duran AK Parti - CHP koalisyonu meselesinde kah 'ben bir tur başbakan olayım', kah 'ben kabinede görev bile almayayım', kah 'kırmızı çizgilerimiz var', kah 'hiçbir kırmızı çizgimiz yok' diyen kimdi, unutturmaya çalışacaklar. Temel bazı meselelerde hiçbir geri atmayan taraf kimdi, unutturmaya çalışacaklar.

Peki, şimdi ne olacak?

Millet iradesinin yansıyacağı tek yer sandık değilmiş gibi 'millet iradesini hiçe sayıp seçime gittiler' oksimoronluğuna yelken açacaklar. Gazetelerinde 'PKK'nın ne kadar da çevreci bir örgüt' olduğunu yazacaklar. Son yılların en önemli yolsuzluğunun Ataşehir dolaylarında gerçekleştiğini görmezden gelecekler.

'Seni başkan yaptırmayacağız' diyecekler de başka bir şey demeyecekler. Memlekete maliyetlerinin ne olduğuna dair hiçbir hesaplama yapmamızı istemeyecekler. Komşularımızdaki kanın ülkemize sıçramasını bile göze alacak kadar gözü dönmüş yapıların kendilerini oyuncak olarak kullandıklarını ise asla kabul etmeyecekler.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!

Haber Ara