Al Jazeera'nin sorularını yanıtlayan ANAR araştırma şirketinin sahibi İbrahim Uslu 'ya göre, mevcut ortam HDP'nin oylarını artırır, AK Parti ve CHP'nin oylarını ise düşürür. AK Parti 'ye yakınlığı ile bilinen Uslu, " AK Parti bunu bilmiyor mu?" sorusuna, "Bazen süreci değiştiremiyorsunuz. Fırtına geliyorsa geliyordur" yanıtını verdi.
İşte Uslu'nun kendisine yöneltilen sorulara verdiği yanıtlar;
"7 HAZİRAN'DAKİ SEÇMEN EĞİLİMİ DEVAM EDİYOR"
7 Haziran'dan bu yana ülke gündeminde çok şey değişti ama seçmenin düşüncesinde davranışını etkileyecek bir değişiklik oldu mu?
Çok fazla bir değişiklik olmadı. Olanlar hep minör değişiklikler. Bir, iki puanlık farklılaşmalar gözlemliyoruz. Ama biz bir hata payı içinde çalışıyoruz. İstatistik bunu öngördüğü için bu farklılıkların anlamlı olup olmadığını test ediyor. Bu yarım puanlık, bir puanlık kaymaları anlamlılık testine tabi tuttuğunuzda bunların çok da anlamlı olmadığını görüyoruz. "Bir puan arttı, bir buçuk puan düştü. Şu parti çözülüyor, şu parti büyüyor" diye değerlendirmeler görüyorum. Bunlar ya çok iddialı değerlendirmeler ya da tırnak içinde çok cahilce değerlendirmeler. İstatistik bilen birine bu sorulabilir. İstatistik biliminde çok anlamı yoktur. Onun için ben 7 Haziran'daki seçmen eğilimi devam ediyor diyorum. Zaten değişmesi için bir neden de yok. Seçmen zaten kararını sandık önüne geleceği zaman veriyor. Oturup muhakeme ediyor. Seçmen borsa brokerı gibi her an gelişmelere göre analizini yapmıyor ki. Bir taraftan gözlemliyor, bir taraftan sıranın kendisine gelmesini bekliyor. Seçmen şimdiden sonra kanaatini yavaş yavaş şekillendirmeye başlar. Önce aday listelerini görmek ister, partilerin söylemlerini görmek ister, sonra da kararını verir. Şu an Türkiye 'de aynı anda çok olay oluyor. Seçmen her birine bakarak pozisyonunu değiştirecek olsa fırıldak gibi dönmesi gerekir.
"AK PARTİ'NİN OYLARINDA BİR İKİ PUANLIK ARTIŞ GÖRDÜK"
Şiddet ortamı eğilimi, dengeleri değiştirdi mi sizce?
Şu ana kadar olmadı. AK Parti 'de görülen artışları biz hemen seçim sonrasında seçmen davranışlarını analiz ederken gördük. Bu çalışmayı da çok önemseriz. Çünkü bundan önce yaptıklarımızın hepsi birer tahmin. Seçim sonrası araştırmalar ise bize daha çok bilgi verir çünkü artık davranış gerçekleşmiştir. Kim, neden, nasıl davrandı; bunu analiz edebiliriz. Bu seçimde de yaptık o araştırmayı ve seçimden hemen sonra bulduğumuz rakamlarla bugün bulduğumuz rakamlar arasında büyük bir fark yok. Seçimden hemen sonra terör yoktu malum. Seçimden hemen sonra istikrar, tek partinin avantajları, ülkenin hükümetsiz kalma olasılığı, güçlü iktidarların bundan sonra olmaması riski seçmeni tedirgin etti. AK Parti 'nin oylarında bir, iki puanlık artış gördük. Bu hareketlenme terör ile ilgili değil yani.
"HER YER GÜLLÜK GÜLİSTANLIKKEN İNSANLAR MERKEZ PARTİLERE GİDER"
Son yaşananlar değiştiriyor mu peki bir şeyi?
Şu an için değiştirmedi ama değiştirecek olursa bile bu AK Parti 'nin lehine olmaz. Ben terör başladığı günden itibaren bunu anlatmaya çalışıyorum insanlara. Siyaset in bir mekaniği var. Bir ülkede kriz, kavga, gerilim, savaş varken merkez partiler bundan kârlı çıkamazlar. İşler iyiye gidiyorken, her yer güllük gülistanlıkken insanlar merkez partilere gider. Tersine bir atmosfer varsa insanlar uç partilere gidiyorlar. Bu terör ortamı devam edecek olursa bundan kârlı çıkması muhtemel tek bir parti var, HDP... HDP dışında bu terör atmosferinden kârlı çıkacak bir parti yok. Suruç saldırısı olduğu gün ben bir tweet atmıştım, "Birileri erken seçim hazırlığına başladı" demiştim. Bu birileri iddia edildiği gibi AK Parti ya da Sayın Cumhurbaşkanı değil. Ülkede terör varken iktidarda olan merkez partinin oyu mu artacak?
"AK PARTİ TABANININ YÜZDE 70'İ..."
AK Parti bunu bilmiyor mu?
AK Parti bunu biliyor ama ne yapabilir? Koalisyon mu yapabilirdi diyorsunuz mesela? Koalisyon yapmasının önünde tarihsel engeller var. Bir sürü çalışma yaptık. AK Parti 'nin tabanının yüzde 70'i erken seçim istiyor. Düşünün siz genel başkansınız ve size oy veren 10 kişiden 7'si sizin koalisyon yapmanızı istemiyor. Bunu nasıl dikkate almazsınız? "Koalisyon yapsın" diyenlerin de kahir ekseriyeti CHP ile koalisyon yapılmasını istemiyor. CHP ile koalisyon yapılmasını isteyenler sadece yüzde 12 idi. Şimdi siz Davutoğlu'nun yerinde olun ve koalisyon kararı alın. Benzer bir durum CHP için de geçerli. CHP'liler erken seçim istemiyordu, koalisyon istiyordu. Ama onlar da üçlü koalisyon istiyordu çünkü 150 yıldırTürkiye 'de siyasetin diyalektiğini oluşturan iki ana akım var. Biri muhafazakârlar diğeri seküler Batıcılar. Bunun biri CHP'de, biri AK Parti 'de toplanmış. 150 yıllık bir gerilim var. Bunu unutup "Hemen bugün koalisyon kurun" diyorsunuz, bu çok kolay değil. Taban istemiyor zaten.
"1 KASIM'DA BUGÜNKÜ TABLO DEVAM EDERSE..."
Bir yandan da, "seçmen eğiliminde değişiklik yok" diyorsunuz. O zaman seçim neyi değiştirecek?
Bir daha koalisyon... 1990-2000 arasında yaşanan buydu. Her seçimde yeniden koalisyon zorunluluğu ortaya çıkıyordu. Ülke hükümetsiz kalamayacağı için seçmenler bazı rezervlerini ortadan kaldırdı. 1 Kasım'da da bugünkü tablo devam ederse, seçmen "Ben yine erken seçim istiyorum" diyemeyecek. Vazgeçecek. O zaman genel başkanlar rahatlayacaklar, oturup koalisyon kuracaklar. Başka yol kalmayacak ama şu an üzerlerinde büyük bir taban baskısı var. AK Parti 'nin seçmeni "Bir daha dene" dedi. Bir daha denediğinde yine olmazsa AK Parti 'nin seçmeni "Üçüncü defa dene" demeyecektir. Aslında bu tablo seçmenin ürünü, seçim sonuçlarını siyasi partiler belirlemiyor. Seçmen belirliyor.
"MHP TABANI ERKEN SEÇİM İSTEMİYORDU"
MHP tabanı ne diyordu bu süreçte?
MHP tabanı erken seçim istemiyordu. Koalisyon istiyordu, hem de AK Parti ile koalisyon istiyordu. Burada en anlaşılmaz tutum MHP üst yönetiminin tutumu. Çünkü tabandan gelen bir baskı yoktu. Taban yüzde 80'e yakın bir şekilde AK Parti ile koalisyona sıcak bakıyordu. Ama MHP daha seçim gecesi koalisyon kapılarını kapattı.
Bu MHP'nin oylarını etkiliyor mu?
Çok etkilendiğini görmedik biz. Esas seçim atmosferi oluştuktan sonra ölçümler yapmak lazım.
AK Parti li seçmenin erken seçim istemesinin sebebi "iki, üç puanlık oy farkını kapatıp yeniden tek başına iktidar olmak" gibi görünüyor. Peki CHP ve MHP'nin erken seçim istemesinin sebebi ne?
Bir kısmı HDP'nin barajı aşmasından rahatsız. Bir kısmı farklı bir partiye oy verse bile ülkede tek parti iktidarının olmasının gerek aile gerek kişisel menfaatleri açısından daha doğru olduğunu düşünüyordu. Biz o gerekçeleri de gördük. Mesela MHP'nin iktidar olma şansı yok ama içinde erken seçim isteyenler belki bir daha yapılacak seçimde HDP baraj altında kalır diye düşündüler. AK Parti liler "yeniden tek başına iktidar için" dedi. CHP'liler, "Bu tabloda AK Parti 'nin içinde olmadığı bir koalisyon imkânsız. Belki bir daha yapılacak seçimde olur" dediler.
"ORADA BİR HAKSIZLIK YAPILDI"
Cumhurbaşkanı 'nın bu süreçte seçmen üzerinde etkisi oldu mu?
Sayın Cumhurbaşkanı 'nın bu süreçte iki mesajı vardı. Seçimden bir gün sonra yaptığı açıklama, bir de daha sonra partilere "Egolarınızı bırakın ve koalisyon kurun" tavsiyesi vardı. Biz o koşullarda yaptık çalışmalarımızı. Seçmenin büyük çoğunluğu erken seçim istiyordu. Seçmenin erken seçim istemesiyle SayınCumhurbaşkanı 'nın mesajlarının bir alâkası yoktu. Orada bence bir haksızlık yapıldı. Sayın Cumhurbaşkanı 'nın siyasal duruşu belli. Ta belediye başkanlığından bu tarafa tek parti iktidarının daha doğru olduğunu düşündüğünü, koalisyonların olduğu bir siyasal modeli dışlayan bir insan olduğunu biliyoruz. Böyle düşünüyor olmak ayrı bir şey, kurulması muhtemel koalisyonları bozucu bir noktada durmak ayrı bir şey. Ben Sayın Cumhurbaşkanı'nın beyanatlarından önce yaptığım değerlendirmelerde de, "Tablo bu. Genel başkanların koaalisyona cesaret etmesi kolay değil" demiştim.
7 Haziran seçimleri öncesinde Cumhurbaşkanı 'nın meydanlarda yaptığı konuşmalarda diğer partileri eleştirmesi seçim sonuçlarını etkiledi mi?
Diğer parti seçmenleri çok tepki duydular, doğru ama bu AK Parti seçmeninin oyunu etkilemedi. AK Parti seçmeni Tayyip Erdoğan '> Recep Tayyip Erdoğan 'ı meydanlarda görmekten rahatsız olmaz. Onun rahatsız ettiği kitle zaten AK Parti'ye oy vermeyecek olanlardı. AK Parti 'nin oy kaybetmesinin dinamikleri başka şeylerdi.
HDP aslında 7 Haziran seçiminin sonuçlarını belirleyen parti oldu. Sadece Kürtlerden değil kısmen Türklerden de oy almıştı son seçimde? Bu durum devam ediyor mu?
O bir efsane, bakın aldığı oyun 11.5 puanı Kürtlerden geliyor. Sadece 1.5 puan var kendine Türk diyen.
Ama yüzde 11.5 ile yüzde 13 oy arasında büyük bir psikolojik fark yok mu sizce?
Tabii ama daha geriye bakın. Türkiye 'de toplam seçmenin içinde kendini Kürt olarak niteleyenlerin oranı yüzde 17-18 civarında. Dolayısıyla yüzde 6-7'lik bir havuz daha var HDP'nin alabileceği. Dolayısıyla bu yükselen terör dalgası ve terör nedeniyle bölge insanının yaşadığı kayıplar çünkü o bizim için bir terörist olabilir ama diğerinin evladı, kuzeni, yeğeni, akrabası ve bu can kayıpları sadece ve sadece devlete olan tepkiyi artırıyor. Dolayısıyla halen devleti yöneten parti olan iktidar partisine olan tepkiyi artırıyor. Bu insanları HDP'ye daha fazla destek olmaya yöneltiyor. HDP hâlâ dışarıda altı, yedi puanlık bir Kürt oyu olduğunu ve onlar içinde alabileceği oylar olduğunu biliyor. Bu çatıışmaların bu süreci hızlandırabileceğini görüyor. Benim gördüğüm terörün olması son seçimde oy vermeyen Kürtlerin, şimdi HDP'ye oy verme eğilimini yükseltecektir. Aksi düşünülemez. Nereye oy verecek bu seçmen?
Bu oylar AK Parti 'den mi gidecek?
Bir kısmı AK Parti 'den, bir kısmı CHP'den. CHP muhalefette olduğu halde ve iyi bir kampanya yürüttüğü halde niye oy kaybetti? Seçimin dinamiği bu. Merkez partiler birlikte büyüyorlar, birlikte küçülüyorlar. HDP'ye oy vermeyen bu Kürt oyları havuzu bu iki partiye dağılmış durumda şu anda. Terör yüzünden HDP'ye kayacaklarsa iki partiden gider. 7 Haziran'da da yaşanan bu oldu.
Siz AK Parti 'ye de yakın bir isimsiniz. AK Parti 7 Haziran'da bunu bekliyor muydu? Ya da bundan sonra sizin bu anlattığınız tabloya hazırlıklı mı taban ve tavan?
AK Parti seçmen eğilimlerini çok sıkı bir şekilde takip eder. Dolayısıyla hiçbir seçimde sürpriz bir sonuç olmamıştır. Dedim ya seçimden hemen birkaç gün sonra seçmen davranışını ölçtük. Şu andaki tabloyu da çok net bir şekilde görüyor. Gerçek zamanlı bir şekilde yaşananları takip edecek, ediyor. Ama bazen süreci değiştiremiyorsunuz. Bildiğiniz halde engelleyemiyorsunuz. Fırtına geliyorsa geliyordur. Fırtınayı durdurmanın yolu yok. Ancak tedbirinizi alırsınız, ABD'de kasırgalarda herkes biliyor ama biliyor olmak engellemek anlamına gelmiyor. Yani AK Parti açısından sürpriz yok, bundan emin olabilirsiniz.