Fox TV canlı yayınına katılarak soruları yanıtlayan Akşener, 14 Mayıs'tan sonra hemen devreye sokacakları bir takvimlerinin olup olmadığı sorusuna, "var" cevabını verirken, en önemli vaatlerinin, güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş olduğunu söyledi.
Bunun dışında 6 partinin bir araya gelip somut konularla ilgili yaptığı ortak politikalar mutabakat metninin bulunduğunu aktaran Akşener, bunun da ciddi bir metin olduğunu dile getirdi.
Tarıma yönelik de çok hazırlıklı olduklarını kaydeden Akşener, hem İYİ Parti olarak hem de Millet İttifakı'nın ortaya koyduğu ortak politikalar olarak, mutabakat metninde kooperatifçiliğe çok önem vereceklerini ifade etti.
Millet İttifakı'nın ekonomi kadrosunda yer alacak isimlerin kim olduğu ve yarın İstanbul'da düzenlenecek mitinge çıkıp çıkmayacakları sorusuna ise Akşener, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'yla 3-4 gün önce bir telefon görüşmesi yaptıklarını dile getirerek, şu yanıtı verdi:
"Bana dedi ki 'siz iki kişi, Sayın Selin Sayek Böke ile Sayın Faik Öztrak'ı ben görevlendiriyorum. 'Önce sizi aradım' dedi. 'Sonra diğer siyasi partileri arayacağım. İkişer kişi onlar da versin'. 'Bu arkadaşlarımız bir araya gelsinler, son durumu kendi aralarında gözden geçirsinler'. Ben bizden Sayın Bilge Yılmaz ile Sayın Birol Aydemir'i görevlendirdim. Faik Bey'le de Selin Hanım'ı biliyorum. Şimdi diğer partiler de verdi. Onlar bir araya geleceklerdi."
Kendisinin son durum ile ilgili bilgisinin olmadığını ifade eden Akşener, bu isimlerin, yarın Maltepe Etkinlik Alanı'nda düzenlenecek mitinge çıkıp çıkmayacakları konusunu da bilmediğini kaydetti.
Kılıçdaroğlu'nun "sokaklara çıkmayın" uyarısı
Seçimin hangi turda biteceğine ilişkin soruya karşılık Akşener, "İlk turda bitecek diye düşünüyorum. 301 ve üstü, ama o üst ne kadardır onu göremiyorum henüz. 300'ü geçen bir Meclis olacak. Ben bir şey daha iddia ediyorum. Diyelim 301 aldık. Bakın göreceksiniz, güçlendirilmiş parlamenter sistemi mecliste 400 oyla geçirmek için AK Parti teklif getirecek. Bu bir öngörü. Bilgi değil" değerlendirmesinde bulundu.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun, seçimin kazanılması halinde "sokaklara çıkmayın" uyarısı yaptığı hatırlatılan Akşener, kendisine yöneltilen, "Buna dair sizde bilgi, istihbarat ya da provokasyon kaygınız var mı?" sorusunu, "provokasyon yapılmak istenebileceğini, ama bu millete çok güvendiğini" söyleyerek cevapladı.
Meral Akşener, Kılıçdaroğlu'nun "Sağduyulu davranın, şımarık hareket etmeyin" demesinin bu manada, bugüne kadar tahrik edilmiş insanların var olabileceğini öngörme hali olduğunu belirtti.
Akşener, "İmralı'ya heyet gittiği" iddiasının, Adalet Bakanlığı tarafından yalanlanmasıyla ilgili değerlendirmesinin sorulması üzerine, şunları paylaştı:
"Yargıdan üst düzey bir kişinin gittiğini, oraya farklı bir isim yazdırdığını biliyorum, ama kim olduğunu söylediğim dakikada, nereden bu bilginin geldiği anlaşılır. O insanları da tehlikeye atamazsınız. O manada söylüyorum. Bana fotoğraflar verildi, yani kampların fotoğrafları, eğitim verilen insanların fotoğrafları. Onları ben çekmedim. Devletimizin içinde yer alan sağduyulu devlet memurlarının endişe ettikleri, güven duydukları bir şahıs olarak bana verdiler o zaman. Ben de bunları kamuoyuyla paylaştım. Baştan bahsediyorum. Tabii bu bilgiler de gelir. Sayın Erdoğan'a yakın bir kişiden bahsediyoruz."
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın, "O hakimin adını açıklayın. O belgeleri yayımlamazlarsa yarın ben bütün basına vereceğim" dediği hatırlatılan Akşener, "Neticede, bir muhalefet partisinin genel başkanıyım. Sadece şöyle derler, diyebilirler, 'Kardeşim sen yanlış biliyorsun. Sana yalan söylemişler. Seni aldatmışlar' diyebilirler. Bu başka bir şey ama bakın aslında teyit ediyor, hakim diyor. 'Yargıdan' dedim ben. Ya savcıysa? 'Yargı' dedim, 'yargıç' demedim, 'savcı' demedim, 'hakim' demedim. Ben hiçbir şey söylemedim. Sadece 'yargıdan bir kişi' dedim. İsmi bilinen bir isim de, ismini değiştirdiğini, kayıtlara öyle geçtiğini ifade ediyorum." diye konuştu.
"Bir oy Kemal'e, bir oy Meral'e"
"HÜDA PAR'ı nereye koyuyorsunuz?" sorusuna da Akşener, şu yanıtı verdi:
"HÜDA PAR bir siyasi parti, yan yana geldiler. Aynı listeden seçime giriyorlar. Ama ilginç olan Hizbullah bir terör örgütü, biz öyle tanıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de öyle tanıyor. Bu partinin mensupları da Hizbullah'ı terör örgütü görmüyor. Koyduk bir kenara. İki, Hizbullah, Gaffar Okkan'ın katillerinin, Gonca Kuriş'in katillerinin bulunduğu bir terör örgütü. Anayasanın ilk dört maddesiyle sorunları var, konfederasyon talepleri var ve bayrağın değişmesine dair talepleri var. Daha bir sürü ayrıntılı talep var. Zaten kadın işi hiç yani. İlginç olanı şu, hala bu fikirlerini değiştirmediler."
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, şöyle devam etti:
"Şimdi söylemeye çalıştığım şey şu, bizim masada HDP yok, HDP'yi aştık PKK'yı oturttu Tayyip Bey masaya. Yani 'PKK var' deniliyor. Daha vahimi ben PKK'lıymışım. Kandil'den de şey alıyorum, talimat alıyorum. Peki soru şu. Benim dokunulmazlığım yok. PKK bir terör örgütüdür. Bu terör örgütüyle haşır neşirsem ben, bu arkadaşlar ne yapıyor? Derhal tutuklanmam lazım."
Hıdırellez dileğinin sorulması üzerine Akşener, "İktidar. Sayın Kılıçdaroğlu'nun 13. Cumhurbaşkanı olması. İYİ Parti'nin de birinci parti olması. Bir oy Kemal'e, bir oy Meral'e." sözlerini sarf etti.
