Altan'dan 'yargılanacaksın'a yanıt!
Ergenekon davasına dair iki yazar arasındaki tartışma sürüyor.

Oluşturma Tarihi: 2016-05-04 08:57:52

Güncelleme Tarihi: 2016-05-04 08:57:52

TİMETURK I HABER MERKEZİ

Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan, eski Taraf gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan'ın, bir süredir ‘Ergenekon davası mağdurları'na ekranda yer verdikleri gerekçesiyle kendisini ve Doğan Grubu'nu eleştirmesine ilişkin "O Kuddusi'nin bir deri bir kemik kalmış vücudu ve yüzünün içine çökmüş gözleri rüyalarına girecek ve hep peşinden gelecek. Ve evet yargılanacaksın. Er ya da geç. Bu dünyada ya da öbür dünyada…" diye yazmıştı.

Ahmet Altan'ın Haberdar'da yayımlanan 'Şaka' başlıklı yazısında ise Ahmet Hakan'ın “yargılanacaksın” ifadelerine dair “Aydın Doğan'ın Hürriyet'inde öyle kocaman puntolarla 'Yargılanacaksın Ahmet Altan' başlığı ilgi çekiyor haliyle… Herhalde aynı başlığı Erdoğan için de atacak yüreklilikte, cesur ve özgür bir delikanlısındır… CNN'de senin bir programın var… Orada canlı yayına ikimiz çıkalım. Ergenekon'u, Ergenekoncuların ilişkilerini, Balyoz'u, darbe girişimlerini, 17-25 Aralık'taki hırsızlıkları, ‘bağımsız' yargıyı, yeni ittifakları, senin desteklediğin Erdoğan'ın ‘başkanlığını', medyayı konuşalım… İstediğin soruyu sor… İstediğin gibi sor… İstersen PKK konusundaki ilginç sorularını da sorabilirsin” diye yazdı. 

AHMET HAKAN NE YAZMIŞTI?

"Ergenekon mağdurlarına gazetede ve ekranda yer vererek... Kendilerine yapılan korkunç zulümleri anlatmalarına fırsat tanıyoruz ya... O korkunç zulümlerin kumpasçı başı rolünü hakkıyla yerine getirmiş olan Ahmet Altan, bu durumdan fena halde rahatsız olmuş. “Doğan Grubu ne yapmak istiyor” falan diye bin türlü komploya bulandırdığı desiseci yazılar döşeniyor.

Mahcup olacağına... “Allah'ım nasıl oldu da ben bu felaketlerin yaşanmasına bir biçimde sebep oldum” diye dövüneceğine... “Bu cinayetlerde benim de rolüm var” diyeceğine... Bir kıyı kasabasına yerleşip adını sanını unutturmaya çalışacağına... “Bin özeleştiri yazısı yazsam da kendimi temize çıkaramam” diye hayıflanacağına... Oturmuş, gayet kibirli, gayet üst perdeden, gayet çokbilmiş bir edayla...

“Doğan Grubu, Ergenekoncuları neden ekranlara çıkarıyor” diye güya perde arkası analizleri yapıyor.

Hiç utanmadan yapıyor bunu. Yüzü zerre kızarmadan... Hayatlarının kararmasına katkı sağladığı, intihara sürüklenmelerinde payı olduğu, hapislerde çürümelerine neden olduğu bu insanların gündeme gelmesinden deliye dönüyor. Cemaat ile AK Parti ortaklığının birlikte yürüttüğü projenin gazete ayağının başındaki isim olarak, zulmettiği insanlara hayli gecikerek de olsa mikrofon uzatılmasına öfkeleniyor. Hiç konuşmasınlar istiyor.

İstiyor ki... Öldükleriyle kalsınlar. Yıkıldıklarıyla kalsınlar.  Kahrolduklarıyla kalsınlar.  Mahvolduklarıyla kalsınlar.
İstiyor ki... Teğmen Mehmet Ali Çelebi, hiçbir ekrana çıkamasın ve kendisine kurulan kumpasları tane tane anlatamasın.
İstiyor ki... Kuddusi Okkır'ın eşi Sabriye Okkır, eşine yapılan büyük zulmü anlatamasın, “bu bir cinayet” diye çığlık dahi atamasın.
İstiyor ki... Bir onur intiharıyla 43 yaşında hayatına son veren Yarbay Ali Tatar'ın eşi Nilüfer Tatar ile abisi Ahmet Tatar, ekranda gözyaşı dahi dökemesin.
İstiyor ki... Dursun Çiçek kendisine yapılan zulümden tek bir kelime bile söz edemesin, ekranlar kapatılsın kendisine. 
İstiyor ki...Tutuklu olduğu hapishane hücresinde resmen ölmeye yatan Fatih Hilmioğlu'nun kardeşi Hayati Hilmioğlu, “gık” bile diyemesin.
İstiyor ki... “Gazetecilikten tutuklanmadı” diye hakkında manşet attığı Nedim Şener ile Ahmet Şık, hiçbir şey olmamış gibi davransın.

Neden yapıyor bunu?

Çünkü biliyor ki... Onlar konuştukça... İktidar ve Cemaat ittifakının emrine sunduğu gazetesinin o dönemde yaptığı korkunç zulümler ortaya çıkacak. Ve bütün parmaklar kendisini gösterecek. İşte bundan yırtmak için... “Doğan Grubu, Ergenekoncuları neden ekranlara çıkarıyor” falan diye bin türlü komployu gündeme getirip ahalinin kafasını karıştırmaya çalışıyor.

Hiç boşuna uğraşma Ahmet Altan! Hayatının kararmasında payın olan Kuddusi'lerin, intihara sürüklenmesinde katkın olan Ali Tatar'ların, hapislerde çürümelerine neden olduğun tüm insanların manevi elleri senin yakandan hiç düşmeyecek. O Kuddusi'nin bir deri bir kemik kalmış vücudu ve yüzünün içine çökmüş gözleri rüyalarına girecek ve hep peşinden gelecek. Ve evet yargılanacaksın. Er ya da geç. Bu dünyada ya da öbür dünyada..."