MHP lideri Bahçeli İzmir'de oy istedi, "Mustafa Kemal'e 'ayyaş' diyen ahlâksızlara karşı bizimle yürü İzmir" dedi. Bahçeli ayrıca, Erdoğan'ı Hafız Esed'e benzetti.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre; İzmir'de seçim mitingi yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "İzmir'in ilçelerinin sesi, nefesi mesajı" olacaklarını söyledi. Bahçeli, "Karanlığı sonlandırmak için bizimle yürü İzmir. Hasan Tahsin'in hatıralarını inkar edenlere karşı bizimle yürü İzmir. Yüzbaşı Şerafettin'in astığı bayrağı indirmek için kuyruğa girenlere karşı bizimle yürü İzmir. Mustafa Kemal'e 'ayyaş' diyen ahlâksızlara, Türkiye Cumhuriyetini temellerinden sarsmak için hazırlık ve plan yapan arsızlara karşı bizimle yürü İzmir" diye konuştu.
Tek başına iktidar olmak için İzmir'den uzanacak eli beklediklerini belirten Bahçeli, "Dün kutlu ecdadımız işgalcileri nasıl def ettiyse inanıyorum ki bunun tekrarı 7 Haziran'da aynısıyla sandıkta tecelli edecektir" dedi.
"İzmir'e gâvur diyen alçaklar"
Türk milletine tahakküm kurmak isteyen çevrelerin devrede olduğunu, son yurdu parçalama amacı güden zalimlerin hazır beklediğini savunan Bahçeli, sorgulananın millet, soruşturmaya tabii tutulanın ise kimlik olduğunu söyledi.
Bahçeli, "Türkiye'nin karşısında kimler varsa AKP'nin hizasındadır" diyerek, "İzmir'e 'gâvur' diyen alçaklar AKP'nin içinde yuvalanmıştır. Türklüğü dışlayan, horlayan ve hakir gören milliyetsizler AKP'ye demirlemiştir" diye konuştu.
"Hafız Esad ne ise Saray'daki odur"
Türkiye'nin bugüne kadar birçok cumhurbaşkanı ve başbakan gördüğünü belirten Bahçeli, "Ama Recep Tayyip Erdoğan gibisini görmemiştir. Davutoğlu gibi başbakana ise hiç şahit olmamıştır. Biri diktatörlük heveslisi, saray, şaşaa, israf, lale devri peşindedir. Hafız Esad ne ise Saray'daki odur. Saddam neyse saraydaki aynısıdır. Eleştirdiği Mısırlı despot Sisi'nin rol arkadaşı olmayı benimsemiştir. Büyük Ortadoğu Projesi'nin küresel taşeronluğuna talip olmuştur. Yıllar önce bir lokma, hırka diye yola çıkanlar yoldan çıkmıştır" ifadelerini kullandı.
"Kimsin, onu söyle"
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı eleştiren Bahçeli şöyle devam etti:
"Ermeni ile yıllardır masaya oturan o, sıkışınca Ermeni'ye kafa tutuyormuş gibi görünen de yine odur. PKK ile müzakere yapan o, sıkışınca PKK'ya terörist diyen de yine odur. İmralı canisine 'Sayın' diyerek kutsayan o, 'bunlar terörist' diyerek yiğitlik taslayan yine odur. İsrail'le ilişkileri hala sürdüren o, sıkışınca İsrail'e meydan okuyor gibi görünen de yine odur. Yıllardır el elele ihale şebekeleriyle devleti yağmalatan o, sonra da haktan, haramdan bahsederek Müslüman'ı, Allah ile aldatmaya çalışan yine odur. Avrupa'ya övgüler düzen o, işine gelmeyince Avrupa'yı eleştiren yine odur. Esad ailesiyle sarmaş dolaş olan o, kucak kucağa gezen o ama aramız açılınca Suriye'nin baş düşmanı olan yine odur. 12 yıl bir ve beraber olduklarıyla kardeşlik hukukunda buluşan o, rüşvet yerken yakalanınca can dostunu paralel safsatasıyla suçlayan da odur. Bu kişiyi siz tanıyorsunuz. Bu kişiyi siz iyi biliyorsunuz. İzmirli iş ve aş derdindeyken geçim ve hayat mücadelesi verirken bir trilyon 370 milyar liraya kaçak ve karanlık saray yaptıran Erdoğan sana diyorum, Gündoğdu'dan sana sesleniyorum. Milletimizle oynama, çık ve cevap ver. Kimsin, onu söyle. Saydıklarımdan hangisi sensin onu anlat. Hırsız mısın polis mi? Darbeci misin darbeye maruz kalan mı? Avukat mısın savcı mı? Arsız mısın arlı mı? Mağlup musun galip mi? Mağdur musun muzaffer mi? Ahlâksız mısın ahlâklı mı? Düşman mısın dost mu? Paralel misin parabol mu? Çalan mısın çaldıran mı? Kanan mısın kandıran mı?"
"Erdoğan'ın memuru Davutoğlu"
Bu soruların cevabının 2 yılda daha da netleştiğini, herkesin kimin ne olduğunu gördüğünü söyleyen Bahçeli, "Recep Tayyip Erdoğan'da dökülüş başladı. Ahmet Davutoğlu'nda dağılma baş gösterdi. AKP adım adım çözüldü, kademe kademe eridi. Korkuları bu yüzdendir, paniğin sebebi budur" dedi.
MHP lideri, "Erdoğan'ın memuru Davutoğlu bir yandan meydanlardadır. Başbakan'ın sahibi Erdoğan da komşu meydanlardan nutuk atmaktadır. Ama garabete bakın ki davul Başbakan'ın boynundadır, tokmak cumhurbaşkanının elinden düşmemektedir. Siyasi ahlâk mı bunlarda hiç aramayın, siyasi namus mu ikisinde de asla göremezsiniz. İlke, hak, hukuk, adalet, namus, fazilet hak getire. Kaybettikleri irtifaya tutunabilmek için yapamayacakları kalmamış bukalemun siyasetin iki erbabı bunlardır" diye konuştu.