Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, hükümetin ekonomi politikasına birtakım eleştiriler yöneltti.
Bahçeli'nin açıklamaları şöyle:
Cumhuriyetin 95'inci yılında hayata geçen 200 milyon kapasiteli havalimanından memnun olduk. Cumhuriyetin dayanağı, cumhurun iradesidir. Türkiye Cumhuriyeti, kucaklaşmanın devletidir. Türkiye Cumhuriyeti geleceğin süper gücüdür. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e şükran ve vefa borcumuz vardır. 10 Kasım'da Atatürk'ün aramızdan ayrılışının 80'inci yılını anacağız. Sahip olduğu karar ve azimle yol gösterici olmuştur. Atatürk, Türk Milleti'ne kendisini adamış, inanmış ülkü sahibi bir şahsiyettir. Onun karakterinde teslimiyetin kırıntısı yoktur.
“GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK TÜRK MİLLETİ'NİN ORTAK DEĞERİDİR”
Türk Milleti'nin kolektif dehasını hayata geçirerek, hürriyetin bir bağış değil, bir fetih olduğunu gösterdi. Entrikacıların senaryolarını boşa çıkarmıştır. Bize göre 10 Kasım, ağıt, matemden öte, Atatürk'ün daha iyi tanınması için bir eşik olmalıdır. Hala Atatürk'ü idrak edemeyen, etse de, ifade edemeyen yozlaşmış Cumhuriyet hasımları vardır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk Türk Milleti'nin ortak değeridir. Türk Milleti'nin banisidir. Fikir ve emanetine tahammülsüzlük vahşi bir tuzaktır. Bu tuzağa düşemeyiz. Atatürk demek, ne mutlu Türk'üm sözüne sadakattir. Atatürk demek, Türk demektir, Cumhuriyet demektir, Samsun'dan itibaren akşama aşama sahnelenen zafer demektir. Keşke Yunan kazansın diyenler bizden değildir, asla bizden sayılmayacaklardır. Aslını inkar eden köksüzler ne Türk ne de Müslüman olabileceklerdir.
“EKONOMİK TERÖRE KARŞI ASLANLAR GİBİ MÜCADELE ETTİK”
Üstesinden gelmemiz gereken konular bilinmektedir. Ahlak ve adabımızdaki tahribat ivme kazanmıştır. İnsanımız kaygılıdır. Maalesef trafikte, evde, iş yerinde, siyasette kavga hakimdir. Tokalaşmak yerine sıkılı yumrukla pozisyon alanlar toplumsal barışa kast edenlerdir. Bu zihniyet giderek yaygınlaşmaktadır. Kadına saldırı, cinayet, taciz haberleri artmıştır. Bunlar yetmiyor gibi hayat pahalılığı her alanda insanımızın derdidir. Konkordato otomatiğe bağlanmış gibi. Fabrikalar böyle bir zamanda niye yanar? Kimse aklımızla alay etmesin. Ekonomik teröre karşı aslanlar gibi mücadele ettik. İstikbal yürüyüşümüzü sekteye uğratmak, sekteye uğratmak rezilliktir. Fabrika yakmak, yanmasına müsaade etmek Türkiye'yi dinamitlemektedir. Yani sosyal ve ekonomik savaşa çekmektedir. Türkiye ekonomisi kur saldırısında büyük zarar almıştır. Ekonomideki durumlardan istifade sağlamak, en ufak esintide gemiyi terk etmek millete haksızlıktır. Vatandaşımız nereye kaçsın? Neyini yaksın? Nereye gitsin?
“ENFLASYON CANAVARI ÇOKTAN BAŞINI KALDIRMIŞTIR”
Enflasyon canavarı çoktan başını kaldırmıştır. Merkez Bankası sene başında 7, sonra 13,4 olarak revize etmişti. Yıl sonu enflasyonu 23,4 olarak hedeflenmiştir. Yeni ekonomik programda enflasyon oranı 20,8 olarak tahmin edilmişti. Enflasyonla mücadele kapsamında firmaların yüzde 10'luk indirimi görünen o ki yetersiz olmuştur. Dileğimiz ekonominin, piyasaların hareketlenerek canlanması, TL'deki kaybın süratle tamir edilmesidir.
“HAKSIZ KAZANÇ VURGUNCULUKTUR”
Kur geçişkenliği ile indirimlerin insanlarımızın hayatına yansıması gerekir. Döviz artınca etiketleri şişirenler, şimdi döviz inince neden etiketleri indirmiyorlar? Yüzde 10'luk enflasyon indirimi ikram mıdır? Zam butonuna hemen basanlar, dolar gerileyince fiyatları neden indirmezler? Haksız kazanç vurgunculuktur! Dövizin artışı ile zam yapanlar indirim yapmazlarsa kazandıkları haramdır,zıkkımdır, burunlarından gelecektir.