Başbakan Yıldırım, Ankara'da Anadolu Hotels Downtown'da gerçekleştirilen 'Karar Alma Mekanizmalarında Kadın' temalı sempozyumda konuştu. Karar alma mekanizmasında kadının rolüne değinen Yıldırım, "Karar alma mekanizmalarında erkeğin rolü yok zaten kadının rolü var. Biz erkekler hanımefendilerin fikirlerini alıp onun satışını yaparız. Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) kurulduğu günden beri fırsat eşitliği konusunda önemli çalışmalar yapıyor. Topluma yol gösteriyor ve bilhassa son 15 yılda AK Parti hükümetinin yaptığı icraatlarda bu komisyonumuzun ortaya koyduğu vizyonun çok büyük gayreti var. Kadının rolü konusunda hassasiyet gösteren kuruluşlara da ayrıca ödül verilecek. Dünyada krizler, savaşlar, açlık, yoksulluk, pek çok dram yaşıyor. Bu ağır krizlerin önemli bir kısmı da bölgemizde maalesef. Türkiye olarak bu krizlerin çözümü için çok yönlü çalışmalarımızı yönetiyoruz. Suriye'de, Irak'ta yaşanan kriz nedeniyle 3,5 milyona yakın ülkesinden, evinden barkından kaçmak, canını kurtarmak zorunda kalan insanlara kucak açan ülke Türkiye'dir. Öyle ki bu insanların Türkiye'de 300 bine yakın bebek oldu, gözlerini Türkiye'de dünyaya açtı ve gelecekte hatırlayacakları ilk ülke Türkiye olacak. Türkiye, kültüründen, medeniyetinden, geleceğinden aldığı tecrübeyle bu insanlara kucak açıyor. Onlarla ekmeğini paylaşıyor. Diğer yandan krizlerin çözümü noktasında Türkiye çok önemli sorumluluk alıyor. Dünyada ve bölgemizde bu yapılanların ne kadar hayati olduğu artık bugün biraz daha iyi anlaşılıyor. Yaşadığımız sıkıntılı dönemin çıkış yolu huzurun istikrarın adresi olarak da Türkiye'nin savunduğu tez ve önerilerdir" ifadelerini kullandı.
Bölgedeki gelişmelere işaret eden ve Kuzey Irak'ta yaşananlar konusunda zamanında uyarıların yapıldığını anlatan Yıldırım, "Biz, dolayısıyla sadece ülkemizde değil, ülkemizin etrafında bölgemizde de meydana gelen olaylara kayıtsız kalmıyoruz. Mazlum insanların yanında olmaya devam ediyoruz. Barışın, adaletin temsilciğini yapmaya, hür dünyanın vicdanı olmaya devam edeceğiz. Kadınlarımızı bu barış ve adalet misyonumuzun öncüleri ve bayrakları olarak görüyoruz, çünkü bütün toplumlarda kadınlar yönetimleri adil, sağduyulu, barışçı olmaya sevk eden önemli bir güç teşkil ediyor. Bizim kadınlarımız tarih boyunca bu görevi başarıyla üstlenmiş. Her alanda sevginin merhametin hakkın savunucusu olmuştur. Yaraları saran, yoksulların imdadına yetişen, yetimlerin başını okşayan, kimsesizlere kalbini açan hep kadınlarımız değil mi? Ben inanıyorum ki tüm bölgemiz huzura kavuştuğunda Türk kadınının gücü minnet ve şükranla anılacak. Türk kadını bugün Türkiye'nin ekonomisine, siyasetine, akademik hayata bütün kurumlara ağırlığını koymuş durumda. Finans dünyasında, bankacılıkta yarıdan fazlası kadınlar dedi, az önce başkanımız söyledi. Para sizde, güç sizde. Ayrıca üniversitelerde hocaların yüzde 54'ü kadın. İlim de irfan da sizde" diye konuştu.
Yıldırım, 15 Temmuz gecesi meydanlara en önce inenlerin kadınlar olduğunu anlatarak, "Her iki kişiden bir tanesi kadındı. Kadınlarımız o gece alçaklara geçit vermedi, yeri geldi arabaya bindi şoförlük yaptı, yeri geldi tankın üzerine çıktı alçaklara geçit vermedi. Böylesine güçlü yiğit kadınları olan bir milletin sırtı yere gelmez. Türk kadını tarih boyunca bu rolü başarıyla üstlenmiş, karar alma mekanizmalarında hep etkili olmuştur. 600 yıllık Osmanlı tarihine bakın, bunu göreceksiniz" dedi.
Kadının çalışmasının tartışma konusu olurken yüzyıllar önce Anadolu'da birliklerin kurulduğunu belirten Yıldırım, Türk kadının çalışma hayatından asla uzak kalmadığını ifade etti. Sanatı, ilmi, çalışma ahlakını da biçimlendiren bir görev ifa ettiğini anlatan Yıldırım, "Bugün biz doğum izinleri düzenlerken, iş yerlerine kreş desteği verirken bu kadim kültürün izinde yürüyoruz" ifadesini kullandı.
Kadının çalışma hayatına yönelik yapılan yasal düzenlemelere işaret eden Yıldırım, "Yükümüzü kadın-erkek beraber taşırız. İstiklalimiz için de istikbalimiz için de kadın erkek yine beraber mücadele ediyoruz. Bu birlik ve beraberlikle, 2023 hedeflerimiz, 2071 vizyonumuz yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Bu gelecek vizyonunda Türk kadını hem öncü olacak hem de sonuçlandıran bir görev ifa edecek. Kadınların karar alma mekanizmalarında her geçen gün güçlenen konumu, bizim hedeflerimize ulaşmamızda katkı sağlayacak. Kadınlarımız güçlendikçe ülkemiz güçlenecek, Türkiye'nin dinamizmi daha da artacak. Bunu söylüyoruz çünkü görünen köy kılavuz istemez. Karar mekanizmalarında aldığı roller sayesinde 15 yılın başarısında kadınlarımızın çok önemli katkısı var. Kadınlarımızın fikirlerinin, emeklerinin, üretimlerinin bir ülke için varlığının ne demek olduğunu çok iyi biliyoruz. Siyasete yön verirken de asla bu gerçeği unutmadık" açıklamasında bulundu.
Kadınların sesi daha gür çıksın diye eğitim alanında yapılan faaliyetlere işaret eden Yıldırım, kadınların işgücüne katılım oranının yüzde 35'e çıktığını dile getirdi. Kadın vekil sayısının 81 olduğunu anlatan Yıldırım, 3 kat artış sağlandığını, bunun yetmediğini, hedefin yarı yarıya olduğunu söyledi. Yıldırım, "Her şeyin eşit olması lazım. Biz varız. Ama bu bir lütuf değil bu bir hak. Bu kadınlarımıza fırsat vermeyle ilgili bir şeydir. Fırsat verildiğinde eminim ki kadınlarımız layıkıyla her konuda başarılı olacaktır. Bakıyoruz sınavlarda hep birinci olanlar kız öğrenciler, ondan sonra erkekler geliyor. Bunlar dikkate alınması gereken kriterler. Bugün Bakanlar Kurulumuzda iki kadın üyemiz var" şeklinde konuştu.
"BAKAN OLABİLİRSİN AMA 'BAKAN'A DA BAKAN BİRİ VAR"
"Kadın istihdamı arttıkça refah ve kalkınma yolunda daha hızlı yol alacağız" diyen Yıldırım, "Kendi kendinin patronu olan kadın ekonominin de ana direği olacaktır. Yasal düzenlemeler de yaptık. Bunların meyvesini de almaya başladık. KOSGEB'in yeni girişimci desteğini almak için, uygulamalı eğitimleri var, bu eğitimleri alanlara baktığınızda yüzde 46'sı kadınlardan oluşuyor. Girişimciliğe adım atan kadınlarımızın oranı her yıl yüzde 20 artıyor. 44 bin işletmenin 18 binin sahibi kadınlardan oluşuyor. Kadınlar sadece bir yerde çalışmıyor, işinin de evinin de patronu. Biz, o zaman vah halimize. Ben hep söylüyorum, Bakan olduğumda da söylerdim, Bakan olabilirsin ama 'Bakan'a da bir bakan var. Başbakanın da Başbakanı var. Bir yerde kadın patronsa iş daha güzel ve ahenkli, sorunsuz oluyor. Çünkü erkeklerin nutku tutuluyor, itiraz edemiyorlar" açıklamasında bulundu.