HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Bu iktidarı gönderir göndermez İstanbul Sözleşmesi'ni yeniden yürürlüğe koyacağız ve etkin bir biçimde uygulanmasını sağlayacağız." dedi.
Buldan, partisinin, sadece kadınların katıldığı TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, HDP İzmir İl Başkanlığı'na düzenlenen saldırıda hayatını kaybeden Deniz Poyraz'ı rahmetle anarak, "Özel olarak eğitilen İzmir tetikçisini hangi nefret siyasetinin yetiştirdiğini gayet iyi biliyoruz, tanıyoruz. Deniz'i katleden zihniyet zulümle, baskıyla, tutuklamayla başaramadıklarını katliamla başarmaya çalışanlardır." ifadesini kullandı.
Kadınların varlığına, kazanılmış haklarına, mücadelesine "AKP-MHP iktidarı tarafından topyekun saldırının gerçekleştirildiği" bir dönemden geçtiklerini savunan Buldan, kadınların bütün baskılar karşısında yılmadığını söyledi. Buldan, "Kadınlar, bugün itibarıyla sadece cins mücadelesi yürütmüyor, erkek mafya düzenini gönderme mücadelesine gerçek bir öncülük de yapıyor." şeklinde konuştu.
İstanbul Sözleşmesi'nin kadınların haklarını bir bütün olarak ele alan, kadın haklarını geliştiren ve koruyan, kadınlara yönelen suçları önleyen, kadınlar için anayasal nitelikte bir metin olduğunu belirten Buldan, kadınlar için gerekli, elzem ve vazgeçilmez olduğunu vurguladı. Buldan, 20 Mart'tan bu yana Meclis'ten meydanlara kadar her alanda mücadelede olduklarını ve olmaya da devam edeceklerini belirterek, "Bu iktidarı gönderir göndermez İstanbul Sözleşmesi'ni yeniden yürürlüğe koyacağız ve etkin bir biçimde uygulanmasını sağlayacağız." dedi.
Meclis'te, Kadına Yönelik Şiddetin Araştırılması Komisyonu'nun kurulduğunu anımsatan Buldan, "Bu komisyon, bırakın kadına yönelik şiddetle mücadelenin yol ve yöntemlerini tartışmayı, erkek şiddetini ve İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasını meşrulaştırmak üzere çalıştırıldı. Onların bu kirli zihniyetine ortak olmamak adına iktidarı içine düştüğü bataktan kurtarma amacı taşıyan bu düzmece komisyondan çekildik." ifadesini kullandı.
Buldan, "AKP, bu ülkede kadınların başına gelmiş en büyük felakettir. Kimsenin şüphesi olmasın ki kadınlar, bu felaketi yürürlükten kaldıracak, AKP-MHP iktidarını ilk seçimlerde feshedecektir." şeklinde konuştu.
Yargı paketine değinen Buldan, "Yargıyı kendi iktidarının hukuk bürosu haline getirenler yeni bir yargı paketiyle yine kadınları ve çocukları hedef aldılar, almaya da devam ediyorlar. Yeni yargı paketinde çocuk istismarında ve kadına yönelik suçlarda suçluya ceza vermek için şart getiriyorlar. Suçluyu cezalandırmamak için bin dereden su getirenler, yasama eliyle de faillere yol açmaya çalışıyorlar. Elmalı davası önümüzde duruyor, çocuklar vahşeti yaşamışlar fakat faillerin serbest olduğunu hepimiz biliyoruz." ifadesini kullandı.
Ağır bir ekonomik çöküşün olduğunu ileri süren Buldan, "Bu çöküşün sonuçları olan yoksulluğu, işsizliği, güvencesizliği ülke olarak, kadınlar olarak çok ağır bir biçimde yaşıyoruz. Toplumun yüzde 80'i açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşamaktadır. Halk artık yoksullukla değil, açlıkla mücadele eder bir duruma gelmiştir. Özellikle kadınlar, bu ekonomik buhranın en çok etkilenen kesimi olmuştur. Artan ekonomik adaletsizlik yüz binlerce kadının işsiz kalmasına, milyonlarcasının kayıt dışı, sigortasız, sosyal güvencesiz çalışarak yoksullaşmasına sebep olmuştur." dedi.
Buldan, "Tütün satışını yasakladılar ve kimin bu tütünleri alacağını da henüz bilmiyoruz. Ortada çözüm de yok. Adıyaman'dan Lice'ye birçok yerde tütün üreticileri haklı olarak günlerdir ayaktadır, yollardadır ve isyan etmektedir. Bu yasa sonucu üretici tütün ekemeyecek, özellikle geçimini tütünden sağlayan dağ köylüleri göç etmek zorunda kalacaklar." şeklinde konuştu.
Son günlerde yapılan zamları da eleştiren Buldan, "Maaşlara, gelire zam yok ama doğal gaza, elektriğe zam ile bir çorba kaynatacak imkanı insanlarda bırakmadılar. Enflasyon oranına yansımasın diye 1 Temmuz gününden itibaren sinsice yapılan zamlar, doymak bilmeyenlerin halkın ekmeğine çökmesidir. Bunun başka bir izahı yok." görüşünü savundu.
HDP'ye açılan kapatma davasına değinen Buldan, "Bir kadın partisi olan HDP'yi kapatmak ve kapatarak kadın gücünü siyasetten tasfiye etmek, kadın mücadelesini susturmak ve bastırmak istiyorlar. İşte bunun için aslında partimize bir kapatma davası açtılar. Bu amaçla aslında Kobani kumpas davasını HDP'yi kapatmak için hukuki bir kılıf olarak açtıklarını da biliyoruz. İddianamede yer alan bütün suçlar parti etkinliklerimiz ve çalışmalarımıza yöneliktir. Kobani davasıyla kadın siyasetini yargılamaya çalıştıklarını da biliyoruz fakat aslında bu dava sürecinde kadınlar, erkek zihniyeti ve erkek yargıyı yargılıyor, yargılamaya da devam edecek." dedi.
Anayasa Mahkemesi'nin, milletvekilliği düşürülen HDP'li Ömer Faruk Gergerlioğlu için ihlal karar ıverdiğini hatırlatan Buldan, mahkemenin günlerdir Anayasa Mahkemesi'nin kararını uygulamadığını ve Gergerlioğlu'nu tahliye etmediğini söyledi. Buldan, "Bu hukuksuzluğa bir an önce son verilmelidir. Gergerlioğlu, derhal tahliye edilmeli ve vekilliğinin iadesi bir an önce sağlanmalıdır." diye konuştu.