7 Haziran milletvekili seçimlerinden sonra kurulacak yeni hükümet için 14 maddelikkoalisyon ilkelerini ortaya koyan CHP,MHP'den umduğunu bulamayınca yeni arayışlara girmeye başladı.
MHP'nin HDP'li bütün seçeneklere kapısını kapatması, CHP'nin yüzde 60'lık muhalefet blokuyla koalisyon seçeneklerini rafa kaldırdı. Yeni durum karşısında CHP'de, iki seçenek öne çıkmaya başladı.
CHP'de bazı yöneticiler, tabandan da gelen talep doğrultusunda, “Madem MHP muhalefetle koalisyona sıcak bakmıyor, o zaman en iyi bildiğimizi yapalım, yine muhalefette kalalım” görüşünü seslendirmeye başladı. CHP'de bazı yöneticiler ise “Tabanımız karşı ama toplum AK Parti ile koalisyona sıcak bakıyor. Türkiye'de kutuplaşmanın önlenmesi ve güçlü iktidar seçeneği için ilkelerimizi kabul etmesi durumunda AK Parti ile koalisyon seçeneğini denemeliyiz” görüşünde.
3 ŞART ÖNE ÇIKTI
CHP'de olası bir AK Parti ile koalisyon için öne çıkan ön şartlar şöyle sıralanıyor:
14 İLKE KABUL EDİLSİN: CHP, 14 maddelik koalisyon ilkelerinin kabul edilmesini AK Partili koalisyon için ön şart olarak öne sürüyor.
DÖNÜŞÜMLÜ SİSTEM: CHP'nin AK Parti ile koalisyonda olmazsa olmazlarının ikinci sırasında “dönüşümlü Başbakanlık” ve “dönüşümlü Meclis Başkanlığı” seçenekleri de yer alıyor. Buna göre ilk 2 yıl Başbakan Kemal Kılıçdaroğlu olacak, aynı dönemde Meclis Başkanlığı AK Parti'ye bırakılacak. İzleyen 2 yılda Başbakanlık AK Parti'ye, Meclis Başkanlığı CHP'ye bırakılacak. Böylece hem hükümette hem de Meclis'te “dönüşümlü ortaklık modeli” hayata geçirilecek.
KABİNEDE EŞİT TEMSİL: CHP'nin AK Parti ile ortaklık için öne sürdüğü ön şartlar arasında kabinedeki bakanlık dağılımının iki parti arasında eşit paylaştırılması da yer alıyor. CHP; Milli Eğitim, Adalet, Maliye Bakanlığı'nı da istiyor.
CHP'Lİ TOPRAK: ÜMİTSİZ DEĞİLİM
Meclis'te kaydını yaptıran CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, olası koalisyon seçenekleri konusunda ümitsiz olmadığını ifade etti. Geçmişteki koalisyonları anımsatan Toprak, “1995 yılında bu parlamentoya geldiğimde gene böyle çok partili bir tablo vardı. O süreçte de bazı çevreler, parlamenterler gelir gelmez ‘Buradan hükümet çıkmaz, erken seçim olur' demişlerdi. 95'te de 99'da da bu tabloları yaşadık ve orada çok başarılı iktidarlar çıktı” dedi.