Savcılığın CHP'li Beşiktaş Belediyesi ve Belediye Başkanı Murat Hazinedar hakkında yürüttüğü soruşturma genişletildi. Akşam'dan Ercan Öztürk'ün haberine göre soruşturma kapsamında belediyede görevli eski İhale Komisyonu Başkanı ve Başkan Yardımcısı Heyecan Halime Şahin de ifade verdi. "İpek Holding'den satın alma yapmadığım, Bank Asya'dan da krediye onay vermediğim için işten çıkartıldım" diyen Şahin'in savcılığa verdiği ifade şöyle:
YASAKLI KİŞİ İHALEYE GİRDİ
"124 adet sürücü ve 179 araçla sürücülü araç kiralama ihalesi için salona çağrıldım. İhaleye dört firma katılmıştı. İki firma çekilirken, bir firmanın da teminat mektubu olmayınca ihale belediyenin şirketine kaldı. Belediye şirketi Beltur adına ihaleye katılan kişinin Engin Ertaç olduğunu öğrendim. Ertaç yasaklı olduğu için kendi şirketiyle ihaleye katılamıyordu. İhale şartnamesini de Ertaç hazırladı. Defterdar Mehmet Sinan Koraltan ileride herhangi bir sorun olmaması için katılımcı olmak istedi ancak Hazinedar'ın kayınbiraderi Yüksel Özgür Yavuz onu belediyeden kovdu. Komisyon üyelerini ve onların akrabaları da Yavuz tarafından tehdit edildi."
YURTDIŞI YASAĞI VAR
Murat Hazinedar'a 2016 yılında FETÖ'nün darbe girişimine yönelik soruşturma kapsamında yurt dışına çıkış yasağı getirilmişti.
KAMU KAYNAKLARI YAĞMALANDI
"Başkana konunun hassasiyetini izah etmeye çalıştığımda, Beşiktaş'a farklı hizmet etmek istediğini; ihale kapsamının bu nedenle geniş olduğunu, komisyon üyelerinin sorun çıkarmadan kararı imzalamalarını emretti. Özgür Yavuz tarafından kapalı zarfla tarafıma ulaştırılan ihale koşulları ile yine kendisi tarafından imzalanarak uygulamaya konulan sözleşme kapsamı farklıdır. Bu farklılıklarla kamu kaynakları yağmalandı."
FETÖ YÖNTEMLERİYLE MOBBİNG UYGULADILAR
İhaleye direndiği için kayınbirader Özgür Yavuz tarafından tehdit edildiğini de söyleyen Heyecan Halime Şahin yaşadığı süreci şöyle anlattı:
"Hazinedar'a komisyon başkanlığı görevinden alınmamı istedim. Bana "İstediğim imzaları atmayacaksan ne işe yarayacaksın" dedi. Ardından tüm FETÖ'cü yöntemleri kullanarak karalama, mobbing, sahte belge düzenleme, hukuksuz işten atma, siber suç oluşturma girişimleriyle beni susturmaya çalışmışlardır. O dönem yaşadıklarımı ve aldığım tehditleri Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurumu, İçişleri Bakanlığı kurumları ve savcılıklara bildirdim."