T24'ün aktardığına göre Ağbaba, yargılamaları devam eden zanlılara mahkemede tek tip kıyafet giydirilmesi hazırlığı için şunları söyledi:
“AKP yöneticileri dahi ‘Kuru ile yaşın ayrılamadığını' ifade ederlerken, mahkemeye çıkan kişilerin, mahkeme süreci sonlanmadan ve hüküm verilmeden suçlu kabul edilecekleri şekilde tek tip kıyafete sokulması hukuka aykırıdır.
'KİMLERİN TERÖRİST OLDUĞUNA MAHKEME YERİNE AKP GENEL BAŞKANI KARAR VERİYOR'
Keza sivil darbe altındaki Türkiye'de, kimlerin terörist olduğuna mahkemeler yerine AKP Genel Başkanı karar vermektedir. AKP'ye muhalif olan herkes FETÖ sepetine atılmakta, saray tarafından işaret edilen insanlar, sarayın emrindeki savcılar tarafından terörist suçlaması ile aylarca cezaevlerinde rehin olarak tutulmaktadırlar. Cumhuriyet gazetesi davasında da görüldüğü üzere, gazetecilik yargılanmakta ve buna kılıf olarak terör örgütü üyeliği gösterilmektedir. Kimin terörist sayılacağına tek bir kişinin sarayından karar verdiği bir ülkede, kimin badem içi rengi tek tip kıyafet giyeceğine de kimin karar vereceği bellidir.
'AKP YÖNETİCİLERİNİN DİLE GETİRDİĞİ İDAM TARTIŞMASI FETÖ'YE YARAMAKTADIR'
AKP Genel Başkanı'nın tek tip kıyafet ile ilgili ‘Bunlar bu şekilde tüm dünyaya tanıtılacak' ifadesi de sorunludur. Guantanamo Kampı benzeri bir tek tip kıyafet uygulaması, Türkiye'de hukuk ve insan hakları normlarından hızla uzaklaşıldığını göstererek, tüm dünyada FETÖ'nün mağdur görülme tehlikesini artıracak ve elini güçlendirecektir. AKP yöneticileri tarafından sıklıkla dile getirilen idam tartışması da aynı şekilde FETÖ'ye yaramaktadır. Bir yandan terör örgütü elebaşı Fethullah Gülen'in Amerika Birleşik Devletleri'nden iadesini isteyip, bir yandan da, hukukun en önemli kurallarından olan ‘geriye yürümeme' ilkesi ortadayken idam gündemi yaratmak, tüm dünyada terör örgütüne yönelik bir ‘mağdur' bakışı oluşturmakta ve ülkemizde hukukun askıya alındığını göstermektedir. Mahkeme süreçlerinin, evrensel hukuk kuralları içerisinde kalınarak bir an önce tamamlanması ve darbecilerin cezalarını alması yerine, bu tarz iç politikaya yönelik söylemler, hem elebaşının ülkemize getirilmesini zorlaştırmakta hem de dünyanın ülkemize yönelik bakışını zedelemektedir.”