Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükümeti iki konuda eleştirdi
Erdoğan Hırvatistan'da verdiği demeçte başkanlık sistemi ve AB müzakereleri üzerinden hükümetin politikalarını doğru bulmadığını belli etti.

Oluşturma Tarihi: 2016-04-28 14:29:18

Güncelleme Tarihi: 2016-04-28 14:29:18

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hırvatistan ziyaretinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarının bir bölümünde hükümete eleştirilerde bulundu.

Eleştirilerini "başkanlık sistemi ve Avrupa Birliği ile Suriye müzakereleri" başlıklarıyla ifade eden Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:

"ONU BANA DEĞİL, AHMET BEY'E SORUN"

-Başbakan, “Tam başkanlığı benimsiyorum dersem, kendimi inkar etmiş olurum” anlamında bir cümle kullandı. Siz de “Eğer tam başkanlık sistemi benimsenmiyorsa, partili cumhurbaşkanlığı da olabilir” demiştiniz.

Onu bana değil, Ahmet Bey'e sormanız lazım. Benim kendi Meşveret Meclisim'deki danışmanlarımla bu konuda çalışmalar yapıyorum. Anayasacı arkadaşlarım tüm dünyayı tarıyorlar, araştırıyorlar. Amacımız alternatifleri de değerlendirebilmek.

"VİZE MUAFİYETİNİ 4 AY ÖNCEYE ÇEKMEK KAZANIM DEĞİL"

-AB'nin Türkiye'ye vizeyi kaldırma konusunda samimi olduğunu düşünüyor musunuz?

Bu konu benim Başbakanlığım dönemimde Ankara Palas'ta açıklanmıştı zaten. 2016 Ekim'de vizenin kalkacağı o gün açıklanmıştı. Koşul moşul diye de bir şey yok. Ankara'da imzalar atılmıştı. Bu yılın Ekim ayında da yürürlüğe girecekti. Şimdi bunu hazirana yani 4 ay önceye çekmenin bir kazanımmış gibi sunulmasını anlayamıyorum.

Bu tür küçük şeylerin büyük kazanımmış gibi sunulmasına üzülüyorum. Resmi iyi okumak lazım. Biz kalkmışız onca harcama yapmışız. Akdeniz'de, Ege'de onca insan hayatını kaybetmiş. Sadece bizim sahil güvenlik botlarımız 100.000 insan kurtarmış. Tüm bunlar karşısında halen, filanca buraya geliyor onunla neyi hallederiz derdinde olunmasına anlam verebilmek zor. Türkiye'ye adeta lütufta bulunuyor ya da iane yapıyor gibi davranmaya hiç kimsenin hakkı yok. Bunları G-20'de yani Sayın Donald Tusk'a da Junker'a da açık açık söyledim. İkisi de benim çok iyi ahbabım, dostumdur. Ama konuşma orada öyle bir noktaya geldi ki biraz sertleşmek durumunda kaldım. “Ya siz Türkiye'ye lütufta mı bulunuyorsunuz? Proje diye tutturmuşsunuz. Katkıda bulunacaksınız bulunun, ne projesinden bahsediyorsunuz. Bu nasıl mantık?” dedim. Bakalım, sözünü ettikleri katkının yıl sonuna kadar ne kadarını ulaştırdıklarını hep birlikte göreceğiz.