Davutoğlu'ndan kendisine “Küçük felaket” diyen gazeteci Ahmet Hakan’a tepki
Gelecek Partisi lideri Davutoğlu, 'Ahmet Hakan'ın gazetecilik hayatındaki çizgi değişimlerine bakarsanız ben bütün eleştirilere saygı duyarım ama, bu kadar çok çizgi değiştirip iktidara göre bu kadar meyl etmiş kişinin, başkalarının felaketleri üzerine yorum yapması pek doğru değil' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2022-02-04 08:15:34

Güncelleme Tarihi: 2022-02-04 08:15:34

Cansu Canan Özgen'in BluTV'de sunduğu programda gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, kendisine “Küçük felaket” diyen gazeteci Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve yazarı Ahmet Hakan'a da cevap verdi.

Programda Ahmet Hakan'ın kullandığı “Küçük felaket” sözlerine dair soru için Davutoğlu şu yanıtı verdi:

Cansu Canan Özgen: Millet İttifakı'nın 2 önemli lideri Sn. Kılıçdaroğlu ve Sn. Akşener'le sık sık görüşüyorsunuz, program içinde de bu konuya sık sık değindik. Geçtiğimiz günlerde Ahmet Hakan köşe yazısında 'Küçük felaket Davutoğlu'yla müttefik olmak' başlıklı bir yazı kaleme aldı. Yazıda şöyle diyor 'Ahmet Davutoğlu'nun şu türden montolojik bir özelliği var, kendisine verilen kendisinin aldığını zanneder, yüzde sıfır beş ile yüzde yirmi beşin eşit olduğunu düşünür, daime alıngandır, daima haksızlığa maruz kaldığına inanır, kendi fikirlerinin en önemli fikirler olduğuna yüzde yüz emindir, Başbakanlık yapmış olmasını biraz fazla önemser, yani demem o ki millet ittifakı sırf Ahmet Davutoğlu kaynaklı krizleri yatıştırmak için daha çok buluşup yemek yiyecektir. İttifakın diğer parçalarına şimdiden sabr-ı cemil dilerim' diyor Ahmet Hakan. Bu yazıdan çıkarım; Ahmet Davutoğlu kendisini dev aynasında mı görüyor? Nihayetinde bu yazıdan yola çıkarak soru gelsin, Ahmet Davutoğlu küçük felaket mi?

Ahmet Davutoğlu: Sn. Ahmet Hakan'ın gazetecilik hayatındaki çizgi değişimlerine bakarsanız ben bütün eleştirilere saygı duyarım ama, bu kadar çok çizgi değiştirip iktidara göre bu kadar meyl etmiş kişinin, başkalarının felaketleri üzerine yorum yapması pek doğru değil. Dediğim gibi her gazeteci beni eleştirebilir, dediğim gibi, saygı duyarım.

Şu ana kadar hiçbir basın mensubuna gazeteciye niye beni eleştirdin diye soru sormadım ama, onların da nezakete özen göstermesi gerekir. Acaba bu sözleri Ahmet Davutoğlu Başbakan iken kullanmış olabilir miydi veya kullandığım sözler var idi ise o zaman ki hangi güç parametreleri içinde kullanırdı? Bütün gazeteciler için bu geçerli bir sorudur. Beni özel hayatımla herkes tanır, benimle ilişkiye girenler de bilir, asla boy aynası veya bir kibir benim davranış kalıplarım içinde söz konusu değildir.

Ama herkes bilir ki ben girdiğim yola ciddiyetle girerim, biriyle yol yürüyeceksem samimiyet ve dürüstlük ararım. Ak Parti'den ayrıldığımda bu samimiyet ve dürüstlüğü görmediğim için ayrılmıştım. Hayatta bu anlamda risk üstlenmekten hiç çekinmedim, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde kendisinin genel başkanlık yaptığı bir partiden ayrılarak, ihraç edilerek, daha sonra ayrılarak o partideki en yakın arkadaşlarına karşı hakikati haykıran başka bir siyasi lider yoktur. Dolayısıyla, Sn. Akşener ve Sn. Kılıçdaroğlu'nu hafife almaktır bu ifadeler ve bu resmin doğurduğu rahatsızlıktır.

Bu resmin doğurduğu rahatsızlık Ahmet Hakan da bu şekilde tecelli eder, başkalarında başka şekillerde ama, biz Türkiye'nin geleceği için ön yargılı bakan herkesi bu birlikteliklerle rahatsız etmeye devam edeceğiz, bizim aramızda oluşabilecek güven hissinden kimsenin rahatsızlık duymaması gerekir.