Başbakan Davutoğlu, Şanlıurfa'da, Topçu Meydanı'nda düzenlenen Ak Parti mitinginde halka hitap etti.
Davutoğlu, konuşmasına, "Peygamberler şehri, maneviyatımızın baş şehri Şanlıurfa'nın yiğit insanları, aziz kardeşlerim sizleri sevgiyle muhabbetle selamlıyorum" sözleriyle başladı.
Şanlıurfa'nın ilçeleri ve ulemasından bazı isimleri tek tek sayarak selamlarını ileten Başbakan Davutoğlu, "Her gelişimizde buradan feyiz alıyoruz, güç alıyoruz. Urfa huzur şehridir, barış şehridir, kardeşlik şehridir, birlik şehridir. Türk, Kürt, Arap burada gönül gönüle, yürek yüreğe yaşar. Şanlıurfa'nın gençleri, Şanlıurfa'nın annelerini, hanımlarını, Şanlıurfa yiğitlerini, bacılarını yürekten selamlıyorum. Bizi coşkuyla karşılayan siz Şanlıurfalı kardeşlerimi yüreğime, bağrıma basıyorum" diye konuştu.
Türkçe'de "Başım gözüm üstüne" anlamına gelen Arapça "Ehlen ve sehlen" ve Kürtçe "Rojbaş" ifadesini kullanan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Kadim şehirlerimizin en kadimi, Urfa'da olmak bana büyük heyecan veriyor. Bu şehir şehirlerden biri değil, mekanlardan bir mekan değil. Bu mekan mukaddes bir şehir. Kudüs gibi mukaddes, Mekke, Medine gibi mukaddes şehir. Dünyanın ilk üniversitesi, Harran'da, burada kuruldu. Burası ilmin başkenti, Hazreti Ömer döneminde İslam ile şereflendi, her zaman tevhidin Vatanı oldu."
"Birilerinin tehditlerine rağmen, Urfa'dayız"
Alandakilere, "Kerkük'ün, Kudüs'ün, Diyarbakır'ın, Bursa'nın, Saray Bosna'nın, Konya'nın kardeşi Urfa Hazreti İbrahim'i yakmak için tutuşturulan ateşin söndüğü Urfa, fitne ateşini tutuşturmaya çalışan ateşi söndürecek şehir Şanlıurfa, fitne ateşini söndürecek miyiz? Fitneyi yakanları kendi ateşlerinde boğacak mıyız? Türk, Kürt, Arap, bütün Ortadoğu'ya, bütün dünyaya ibret olsun diye omuz omuza verip kardeşi kardeşe kırdırmak isteyenlere ders verecek miyiz" diye seslenen Başbakan Davutoğlu, "evet" yanıtını alması üzerine, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İşte onun için Urfa'dayız, birilerinin tehditlerine rağmen, Urfa'dayız. Birilerinin baskısına rağmen Urfa'dayız. Biz meydanları kimseye terk etmedik, etmeyeceğiz. 'Her Nemrut'a bir İbrahim gerek' diyerek, Urfa'dayız. Sizler bu fitne ateşine karşı bu meydanda bugün en gür sesle kardeşliği haykırıyorsunuz. Size teşekkür ediyorum. Nasıl miting meydanında berabersek, her zaman bir arada olacağız. Fitne ateşini yakanlara, terörü besleyenlere karşı, hangi türden olursa olsun, ister PKK, ister DEAŞ, ister DHKP/C olsun kardeşi kardeşe kırdıranlara karşı Hazreti İbrahim'in ateşine karşı durduğu gibi tevekkülle, imanla duracağız."
"Birileri mayın döşeyebilir biz bu topraklara gül döşeyeceğiz"
"Biz bu topraklara gül döşemeye geldik" diyen Başbakan Ahmet Davutoğlu, vatandaşların "Şehitler ölmez vatan bölünmez" şeklinde sloganlar atması üzerine, "Allah razı olsun. 2-3 gün önce Trabzon'da bir şehit evindeydik. Bugün Antep'te şehit evindeydik. Burada, Şanlıurfalılar da diyorlar ki 'şehitler ölmez vatan bölünmez.' İşte bu ses arşı alaya yükselirken bu toprakları kimse bölemeyecek, bu topraklar üzerinde kimse operasyon yapamayacak. Birileri mayın döşeyebilir biz bu topraklara gül döşeyeceğiz, birileri nefret tohumu ekebilir biz muhabbet tohumu ekmeye geldik" diye konuştu.
Türkiye'nin büyük hedeflere, mutlu ve aydınlık geleceğe yürüdüğünü vurgulayan Davutoğlu, milletin geleceğe yürüyüşünü durdurmak isteyenlere izin vermeyeceklerini ifade etti.
Türkiye'nin, 7 Haziran'dan bu yana ağır saldırılara rağmen istikrarını koruduğunu, ekonomik olarak büyümeye devam ettiğini ve önemli projeleri hayata geçirdiğini anlatan Davutoğlu, "Anamur'dan KKTC'ye su götürdük, uzaya 4B uydusunu gönderdik, dünyanın en büyük havalimanının imza töreniyle finansman sorununu çözdük. Üretim artıyor, yatırımlar artıyor, ekonomi büyümeye devam ediyor" dedi.
Milli gelirin 36 milyar dolardan 800 milyar dolara çıktığını, sanayi üretiminde de olumlu gelişmeler yaşandığını belirten Davutoğlu, şunları söyledi:
"Artık bu ülke değil namerde merde dahi muhtaç değil. Bir daha muhtaç olmayacak. Eskiden IMF'ye borçluyduk şimdi bu sene G20 Dönem Başkanlığını yapıyoruz. Ekonomi adeta şahlandı. Çok güzel başka güzel göstergeler de var. Bunları anlatmaya vakitler yetmez."
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Doğumdan emekliliğe kadar bilin ki her zaman müşfik Türkiye Cumhuriyeti Devleti sizin yanınızda. Sizin seçtiğiniz hükümetler sizin emrinizde olacak. Kimse size tahakküm etmeyecek. Siz emredeceksiniz, seçilmiş olanlar yapacaklar" dedi.
Davutoğlu, partisinin Şanlıurfa mitinginde, demokratikleşme konusunda kararlılıklarını kaybetmediklerini belirterek, Türkiye'ye yakışan, özgürlükçü, katılımcı demokrasiyi esas alan yeni bir Anayasa yapacaklarını ifade etti.
Başbakan Davutoğlu, "Artık Türkiye darbe anayasalarıyla yönetilemez. Bütün meselelerin çözüm yerinin Meclis ve siyaset kurumu olduğunu herkes bilecek, herkes hazmedecek" dedi.
Seçim barajını, temsilde adalet, yönetimde istikrar ilkesine göre düzenleyeceklerini de vurgulayan Davutoğlu, istikametlerinin "milletin gösterdiği istikamet" olduğunu vurguladı.
Milletin hayallerini, beklentilerini, taleplerini mutlaka yerine getireceklerini aktaran Başbakan Davutoğlu, alandakilere, "Bizimle geleceğe yürümeye var mısınız?", Yeni istiklal hedeflerine yürümeye var mısınız?", "AK Parti'ye tek başına, iş başına demeye var mısınız?" diye seslendi.
Davutoğlu, aldığı cevap karşısında, "O zaman ilk günkü aşkla, haydi Bismillah" dedi.
Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Bizim siyasetimizin merkezinde, insanlarımızın beklentileri, refahı, mutluluğu yer alıyor. Bizim en büyük zenginliğimiz insanımız. Başkalarının başka gündemleri olabilir, ama bizim tek gündemimiz insanımızın, Şanlıurfa'nın mutluluğu, başka gündemimiz yok. Onun için 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' diyoruz. Bütün meselemiz gençlerimizi iş sahibi yapmak. Sofralara aş koymak. Beyannamemizi gördünüz. Şimdi gelin doğumdan, emekliliğe kadar beyannamede vadettiğimiz bütün hususları sizlerle paylaşalım. Doğumdan emekliliğe kadar bilin ki her zaman müşfik Türkiye Cumhuriyeti Devleti sizin yanınızda. Sizin seçtiğiniz hükümetler sizin emrinizde olacak. Kimse size tahakküm etmeyecek. Siz emredeceksiniz, seçilmiş olanlar yapacaklar. Şimdi, çocuğumuz doğduğu andan itibaren, ilk çocuğa 300, ikinci çocuğa 400 lira, üçüncü çocuğa 600 lira doğum hediyesi veriyoruz. Çocuk doğduğu anda devletimiz diyor ki biz size diyoruz ki 'bu çocuğun geleceği bize ait.' Hemen altınını takıyoruz. Çocuk büyüdüğünde, belediyelere kreş açma zorunluluğu getiriyoruz, okuldan önce. Çalışan kadınlarımıza doğuma bağlı olarak, doğum izninden sonra ilk çocukta 2 ay, ikinci çocukta 4 ay, üçüncü çocukta 6 ay, yarı zamanlı tam ücretli izin veriyoruz, yani yarı zaman çalışıp tam ücret alacaksınız."
Çocuk okula gittiğinde de onun yanında olmaya devam edeceklerini belirten Davutoğlu, Fatih Projesi kapsamında her çocuğa bedava Kitap, bilgisayar, akıllı tahtalar verildiğini hatırlattı.
Tatlıses'e teşekkür-
Çocukların büyürken hiç kimseye muhtaç olmayacaklarını anlatan Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Öğrenim gören gençler. Burada mısınız? Maşallah. Şanlıurfalı kaç yaşında olursa olsun her zaman gençtir. Bakın kıymetli sanatçımız İbrahim Tatlıses, her zaman genç değil mi? Bu sefer yine aday oldu sonra AK Parti lehine adaylıktan feragat etti, kendisine teşekkür ediyoruz" diye konuştu.
Yurt dışında öğrenim gören gençler için pasaport harcını kaldıracaklarını bildiren Davutoğlu, ayrıca tüm gençlere ücretsiz internet sağladıklarını bunun da dünyanın hiçbir yerinde olmadığını kaydetti.
Gençlerin seçilme yaşını 18'e indireceklerini ifade eden Başbakan Davutoğlu, "Şanlıurfalı 18 yaşındaki gençler, Şanlıurfa'yı işgalden kurtarıp, istiklal ateşini yakmışlardı şimdi biz gençlerle Türkiye'yi yeniden inşa edeceğiz, bölgeyi Ortadoğu'yu yeniden inşa edeceğiz. Hazreti İbrahim ahlakına sahip gençlerle, dünyaya adaleti yeniden getireceğiz inşallah" dedi.
- "Biz bu toprakların insanlarının bereketlenmesini istiyoruz..."-
Bir genç üniversiteyi bitirdiğinde de yanında olacaklarını vurgulayan Davutoğlu, bu gençlerin getirip kendilerine bir proje verdiklerinde cebine 50 bin Türk Lirası'nı, can suyu olarak, ilk sermaye olarak vereceklerini açıkladı.
Gençlere, "Annenin ak sütü gibi helal olsun" diyeceklerini aktaran Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Eğer derse ki genç, 'param yetmeyebilir sermayeye.' O zaman da 'al sana 100 bin lira da faizsiz kredi' diyeceğiz. İşinin ilk yıllarında zorlanmasın diye üç yılda gençlerden vergi almayacağız. Devlet ana gibi baba gibi sizin yarinizdir. Şefkatli kucağında size gelecek hazırlayandır. Bilin ki devletin baskıyla, herhangi bir şekilde yıldırmayla vesayetle anıldığı günler geçti. Artık Türkiye Cumhuriyeti Devleti her gencin elinden tutacak. Türk, Kürt, Arap çocukları hepsi birden Türkiye'nin kalkınmasına, bu al bayrağın yücelmesine katkıda bulunacaklar. İlk kez iş bulan gençlerimize maaşını bir yıl devlet verecek. İşverenlere teşvik bu. Şimdi işiniz, maaşınız var, aşınız var. Ne kaldı? Eş kaldı eş. Biz bu toprakların insanlarının bereketlenmesini istiyoruz, çoğalmasını ama aynı zamanda iş güç sahibi olmasını da istiyoruz. Eş lazım dediğinizde önce annenize, babanıza gideceksiniz inşallah onlar size hayırlı bir eş bulacak. Bulamazsa bize başvuracaksınız. Ama bir şey daha yapacağız, ister kız erkek, 'çeyiz hesabı' açtırdığı zaman bir anne baba çocukları evlendirmek için bu hesapta biriktirilen paranın yüzde 20'si kadar da devlet evlenme yardımı yapacak. 100 bin lira mı biriktirdi, devlet 20 bin lira daha koyacak 120 bin lira olacak. Böyle devlet sevilmez mi? Böyle devletin vatandaşı olmak gurur vermez mi?"
"Onlara haddini bildirecek misiniz?"
Kendilerinin şefkatli bir devlet için çalışırken, birilerinin de devlete "katil devlet" dediğini belirten Davutoğlu, "onlara haddini bildirecek misiniz?" ifadesini kullandı.
Eğer devletten birileri, devlet gücünü kullanarak yanlış yaparsa, onun hesabını da kendilerinin soracağını vurgulayarak, işi, eşi ve aşı olan gençlere konut yardımı da yapacaklarının altını çizen Davutoğlu, şöyle dedi:
"Ev almak için açılan konut hesabına peşinat, yüzde 25 peşinat biriktirdiğinizde, devlet onun da yüzde 15'ini konut katkısı olarak size verecek. Gençler işte yeni Türkiye bu, sizi namerde muhtaç etmediğimiz gibi annenize, babanıza dahi muhtaç etmeden onların küçük tasarruflarını bile harcatmadan sizi iş, güç, aş, eş ve ev sahibi yapacağız."