Demirtaş: Kendi çocuklarımıza sarılmaktan utanıyoruz
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 'O kadar çok çocuk, annesiz babasız kaldı ki. O kadar çok anne baba çocuksuz kaldı ki, kendi çocuklarımıza sarılmaktan utanıyoruz' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2015-09-09 10:56:17

Güncelleme Tarihi: 2015-09-09 10:56:17

Cumhuriyet'in haberine göre, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın açıklamalarınran satır başları:

O kadar çok çocuk, annesiz babasız kaldı ki. O kadar çok anne baba çocuksuz kaldı ki, kendi çocuklarımıza sarılmaktan utanıyoruz.

Bizler 7 Haziran seçimlerine gelinceye kadar, 176 yerde partimize saldırılar oldu. 2 gündür partimizi yakıp yıkanlar, biz sizin alçaklıklarınızı 7 Haziran'da da gördük. 7 Haziran öncesinde ölümler mi vardı? Öldürülen bizdik. Buna rağmen sağduyu, kardeşlik mesajları veren bizdik. 2 gündür ortaya çıkan şey teröre tepki falan değil. AKP kararıyla Davutoğlu-Erdoğan ikilisinin dağlarda çıkardığı savaşı, şehre gönderdikleri cenazeleri oya çeviremediklerini görünce iç savaş kararı verdiler. Kendilerine milliyetçi diyenler buna alet oluyor.

Millete açıkca 'Bize 400 vekil vermezseniz burnunuzdan getiririz' diyorlar.

Akan kanda HDP'nin zerre kadar siyasi sorumluluğu yoktur. Kararı alan Cumhurbaşkanı'dır, Başbakan'dır.

Ateşkes devam ediyorken de 176 yerde partimize saldırı oldu. 2 gündür yakanların alçaklığını biz 7 Haziran öncesinde de gördük.

Partimize saldiranlar, iscileri linc edenler hepinizin goruntusu var. Bu saldırılara devam edecekler. Tahriklere prim vermeyin. Her yeri yakanlara ülkenin batısı ne diyor, bunu duymak istiyoruz.


Dün gece genel merkezimizi yakanların çoğu, cebinde dolmuşa binecek parası olmayan fukaralardır. Onlara üzülüyoruz.

En son kendim Ankara Valisi'ni aramak zorunda kaldım ama anladım ki kendisi de işin içinde.

Et tırnak edebiyatı yapmak kolaydır. Bugünler gelip geçecektir. Allah'tan başka kimseden korkumuz yok.

Yaktığınız parti binaları ortak geleceğimizdir.

Biri sizi linç etmeye gelmişse kendinizi savunma insani bir haktır.

Dağlıca'da askeri oraya gonderen, talimatı verenlere soruşturma acilasin. Bu ülkenin düşük başbakanı Dağlıca'nın olduğundan haberdar olduğu halde Konya'da maç keyfi yapıyordu.

Cizre'de "kafasını çıkaranı vururuz" anonsları yapılıyor. Cenazeler bile defnedilemiyor.

Kürdün kanı üzerinden Türk milliyetçi oylarına oynayacaklar. Dün 'operasyon değil katliam istiyoruz' diyerek yürüyorlardı

Bugün Cizre'ye gidiyoruz. Tek talebimiz var: Sokağa çıkma yasağı kalksın. Şiddetsiz bir ortamı sağlamak için çabalayacağız.

Biz barış için Kandil'e değil Fizan'a gideriz.İğne ucu kadar barış ihtimali gördüğümüz yerden gireriz. Bizden başka barış diyen var mı?

Dün arşivimizi yakmış olabilirler ama bizim seçime katılmamamızı asla engelleyemezler, çadır kurar yine katılırız.