Demirtaş: Silahlar susmalı, siyaset konuşmalı
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 'Bu zor günler çok yakında geçecek, bütün bu katliamların sonunu birlikte olarak bitireceğiz. Ankara da Kandil de silahları susturmalı ve siyaset konuşmalı' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2015-09-14 15:40:21

Güncelleme Tarihi: 2015-09-14 15:40:21

Dekmokrat Haberin DİHA ve İMC'ye dayandırğı habere göre, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve beraberindeki milletvekili heyet, Muş'un Varto ilçesinde miting gerçekleştirdi. Burada konuşan Demirtaş, "Ankara da Kandil de silahları susturmalı ve siyaset konuşmalı," dedi.

Varto'daki mitingde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'ın açıklamaları şöyle:

"Vatan, millet Sakarya adı altında operasyon yürütenler, vallahi vatan için savaşmıyorsunuz. Saray için, hırsızlar için savaşıyorsunuz. Mevzu vatan millet değil. Varto halkı bölünmek için mi sokaklarda? Hayır. Varto halkı neden HDP'ye oy verdi? Türk halkına kardeşlik elini uzatmak için HDP'ye oy verdi. Özgürce, insanca yaşayabilmek için HDP'ye oy verdi. 7 Haziran seçimlerinin ardından bu kadar büyük bir ortak yaşama iradesi ortaya çıkmışken, ne oldu da ülke bölünüyor deyip bu kadar büyük operasyonlar gerçekleştiriyorsunuz. Ülkede bölünmek isteyen yok, bölünme tehdidi yok

'HALK KENDİ SEÇTİKLERİ YÖNETİCİLER BİZİ YÖNETSİN DİYOR'

"Varto halkı kendi seçtikleri yöneticiler tarafından yönetilmek istiyor. Sizin atadığınız yöneticiler değil kendi seçtikleri yöneticiler bizi yönetsin diyorlar. Özyönetim diyorlar. Atanan devlet memuru beni yönetmesin diyorlar. Vali de, Kaymakam da halk tarafından seçilsin istiyorlar. Bunun neresi bölünmedir. Muhtarları toplayan Erdoğan madem halkın iradesine bu kadar değer veriyor, madem vizyonumuz 2023 ve demokrasiyi getireceğiz diyorsun. Gel belediye başkanlarına yetkiyi verelim. Valilikleri, kaymakamlıkları kaldıralım, atanmışların diktasına son verelim. Mahallede, köyde, ilçede seçilmişler halkı yönetsin. Varto yerelde yetki istediği için başına getirilmediği kalmadı. Cizre, Nusaybin, Sur, Silvan, Lice sadece ben seçilmişler tarafından yönetilmek istiyorum diye başına getirilmediği kalmadı. Varto Kaymakamı ile Muş Valisi kendine güveniyorsa, seçime girsin seçilirse başımızın tacıdır. Eğer halk istemiyorsa ille başına bir atanmış göndermenin ne anlamı var.

'HDP, BÜTÜN TÜRKİYE'YE UMUT OLDU'

"Türkiye'nin birçok yerinde HDP' ye saldırılar gerçekleştirildi. HDP güçsüzleştirilmek istendi.

"HDP Cumhuriyet tarihinde ilk defa Alevi ile Sünni eşit şartlarda bir partide buluşturdu. Kürt ve Türk'ü eşit şartlarda bir partide buluşturdu. Ermeni, Süryani, Êzidî, Alevi, Sünni ilk defa bir partide buluştu. Yan yana mücadele ediyorlar. Bu onları o kadar korkuttu ki, ne diyorlardı: ‘Tek dil tek millet, tek inanç'. Bunun dışında bir şeyi kabul etmiyorlardı. Varto gibi küçük bir yerde, Sünni var, Alevi var. Küçücük bir köye gidin, farklı insanlar var. Yani hepsini yok mu edeceğiz? Yok edilmelerine göz mü yumacağız? Herkes kendi dilini, kimliğini, inancını özgürce yaşayacak. Devlet buna karışamaz. İnkar politikaları insanlığa da, İslamiyet'e de aykırıdır. Biz ‘Bunların çözümü eşitliktedir, adalettedir' dedik ve HDP'yi o yüzden kurduk. Bütün Türkiye bu eşitlik anlayışını alkışladı. Madem bu kadar faklı kültür, inanç bir partide bir arada yaşayabiliyorsa Türkiye'de de bir arada yaşayabiliriz dediler. HDP bütün Türkiye'ye ve Ortadoğu'ya umut oldu.

'SİLAHLAR SUSMALI, SİYASET KONUŞMALI'

"Şimdi bunlar HDP'yi tehdit olarak görüyorlar. Bu yüzden HDP'yi baraj altında bırakmak için operasyon başlattılar. HDP'nin özgürlükçü ve çoğulcu fikir ile büyümesi onları korkuttu. Çünkü onlar Türkiye'yi teklik üzerine kurmuştu. Ankara'da HDP siyasetinin büyümesi faşizmin bitmesi demekti. O yüzden 1 Kasım seçimler zorlama bir seçim olarak AK Parti'nin ve devletin ırkçı anlayışının halka bir kez deha dayatılmasıdır.

"Bu zor günler çok yakında geçecek, bütün bu katliamların sonunu birlikte olarak bitireceğiz. Ankara da Kandil de silahları susturmalı ve siyaset konuşmalı."