MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında Zarrab davasıyla ilgili çok sert ifadeler kullanarak "Bizim tarafımız Türkiye'dir, tarafsızlık namussuzluktur." dedi.
Bahçeli'nin konuşmasından satır başları şöyle;
"Türk milleti çetin şartları çevik iradesi ile aşmanın çabasındadır. Pek çok sorun birikmiştir. Üzüntümüz sorunların gittikçe kemikleşmesidir. İç meselelerimizin ağırlığı, siyasetteki gelgitler bugün daha fazladır. Türkiye zaman ve zemin kaybetmektedir. Güney sınırlarımız boyunca yuvalanan ihanet mevzi kazanmaktadır. Tehdit artmıştır. ABD'nin YPG ile bağı tüm itirazlarımıza rağmen sürmektedir. Teröristler cesaretlendirilmektedir. Verilmiş sözler çiğnenmektedir. Türkiye'nin çıkarlarını perdelemek maksadıyla küresel fitne ile düşmanca oyunlara bel bağlamışlardır. Rusya, Deyrizor'da YPG ile poz vermekte, aynı kalıp ve kareye girmektedir. Bunda da bir sakınca görmemektedir.
ABD'DE KURULAN YANLI MAHKEMELERE SESSİZ KALAMAYIZ
Ekonomik oyun ve operasyonlar devamlı körüklenmektedir. ABD'de kurulan yanlı mahkemelerde Türkiye yargılanmaktadır. Buna razı olamayız, sessiz kalamayız. Karanlık ve kaçak bir şahsın, hain bir suçlunun kirli itirafları ülke kamuoyunu meşgul etmektedir. Türkiye'den nasıl kaçtığı ya da kaçırıldığına dair türlü spekülasyonlar yapılmaktadır. Türkiye'yi yere düşürmek amacıyla yer çekimi ile yarışanların iffetsizlikleri hepimizin gözü önünde cereyan etmektedir. Zehri zemzem diye yutturmaya çalışan dolandırıcılar ülkemizin saygınlığını zayıflatmanın hevesine kapılmışlardır.
BİZ DEMİYORUZ Kİ ORTADA SUÇ YOKTUR...
Türkiye soytarıların ithamı ile değerinden bir şey kaybetmeyecektir. Türkiye'yi sanık, şarlatanı tanık yapan, jürisi alık, iddiaları sarsak olan sözde hukuk sistemi her zaman her daim ayaklarımızın altındadır. Her zaman öfkemizin hışmına uğrayacaklardır. Biz demiyoruz ki ortada suç yoktur, demiyoruz ki şarlatan yargılanmasın. Hukuki sınırları Türkiye Cumhuriyeti'dir. Uluslararası kumpasın hükmü Türkiye'de geçmeyecektir.
CHP'YE BELGE GÖNDERMESİ
MHP duyarsız, tarafsız kalmayacaktır. Tarafımız sonuna kadar Türkiye Cumhuriyeti'dir. İhanet, melanet ve rezaletin kuşattığı bir ortamda tarafsızlık namussuzluktur. ABD'deki tezgahın tamamlayıcısı gibi hareket ederek pervasız belgeleri pervasızca sallayanlar, yeni cephe açmaya çalışan namertlerdir. İşguzar ve işbirlikçilerin gerçek yüzleri ortaya çıkmıştır. Yazıktır bu ülkeye, bu vatana. Yazıktır günahtır ayıptır bu millete. Biz yabancıların elinden su içip çanağından yemlenen çevrelere benzemeyiz. Bizim siyasetimiz ilkelidir, iradelidir.
TÜRKİYE DÜŞMANLARINA MERHAMET YOKTUR
Öfke, haset, tamah, kötülük, er kişinin değil, şer kişinin hasletleri arasındadır. Çok şükür çektiğimiz köken belli, geldiğimiz kaynak bellidir. Ülkemiz belli, tertemiz ülkülerimiz belirgindir. Türkiye'nin kaybetmesine oynayanlar en acı yenilgiyi tadacaklardır. Bunlara merhamet ise maraz doğuracaktır. Türkiye düşmanlarına merhamet yoktur. Kaos ve kriz tacirlerine af yoktur. Yorgun siyasetleri ile ülkeyi karanlık çöllerine çekmeye çalışanlara hoşgörü olur mu? Elbette olmaz, olmayacaktır. Zafer Türk milletinindir. Yalan ve iftira kokanlar, belge de sallasa, haçlıların beşiğinde de sallansa nihai son utanç verici bir kokuşmuşluk olacaktır.
UZLAŞMADAN KAÇMADIK KAÇMAYACAĞIZ
16 Nisan'la birlikte yeni hükümet sistemi milletimizin kararı ile kurulmuştur. Biz fikri temellerimizden ilham ve feyzimizi alarak bir uzlaşma fırsatının oluşmasını deyim yerindeyse oğul vermesini arzuluyor, buna göre siyasetimizi şekillendiriyoruz. 16 Nisan'dan sonra 6 ay içinde uyum yasalarının çıkması gerekiyordu ancak şu zamana kadar bu gerçekleşmemiştir. Temennimiz bütçeden sonra uyum yasaları ile ilgili ihtiyaçların tamamlanmasıdır. Biz üzerimize düşeni harfiyen yapmanın kararlılığındayız. Uzlaşmadan kaçmadık, kaçmayacağız. "