Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, hiçbir ilin, bir partinin kalesi olmadığını ifade ederek, "Diyarbakır'ın bu dönem HDP'ye bir ders vereceğine inanıyorum" dedi.

Çözüm Süreci'ne çok büyük desteğin olduğunu dile getiren Yılmaz, şunları kaydetti:

"Bütün kesimlerden siyasi görüşü ne olursa olsun herkes Çözüm Süreci'nin arkasında, dolayısıyla bu, artık milletin sahip olduğu bir süreçtir, insanımızın sahip olduğu ve desteklediği, sahiplendiği bir süreçtir. Halkımızın, insanımızın bu desteği olduğu sürece hangi görüşten olursa olsun tüm toplumun desteği olduğu sürece bu süreç er veya geç sonuçlanacak, çünkü bu, bize çok şey kazandıran bir süreç. Ekonomik, sosyal olarak her alanda kazandıran bir süreç. Çözüm Süreci sadece siyasi, sadece temel haklarla ilgili bir mesele değil, aynı zamanda bir kalkınma, bir refah süreci ve en büyük teşvik."

Cari fiyatlarla Diyarbakır'a son 12 yılda destek ve yatırım anlamında 19 milyar lira harcama yaptıklarına değinen Bakan Yılmaz, ildeki birinci önceliklerinin istihdamı çok daha üst düzeylere çıkarmak olduğunu söyledi.

Seçimlerde halkın her türlü kararına saygı göstereceklerini ifade eden Yılmaz, "Yani kime istiyorsa oyunu verir vicdanıyla, aklıyla kimi hayırlı görüyorsa, çoluk çocuğu için, geleceği için, ili için neyi hayırlı görüyorsa ona gider özgür bir şekilde, hiç kimsenin baskısı altında kalmadan oyunu vermesini arzu ederiz ve çıkan sonuç ne olursa olsun buna saygı gösteririz, ama aynı saygıyı maalesef bütün partilerden görmeyebiliyoruz. Hepimizin şunu içimize sindirmesi lazım, özgür, herkesin rahat olduğu bir ortamda kimi hayırlı görüyorsa insanlar gidip oyunu verecekler ve hiçbir il, hiçbir partinin kalesi değil" değerlendirmesinde bulundu.

HDP'nin özellikle 6-7 Ekim olaylarında çok kötü bir imtihan verdiğini dile getiren Yılmaz, "Diyarbakır bunun bedelini en ağır çeken illerden bir tanesi ve Diyarbakır'ın bu dönem HDP'ye bir ders vereceğine inanıyorum" dedi.

Bakan Yılmaz, hükümete yönelik çok haksız eleştiriler yapıldığını belirterek, şöyle konuştu:

"Çok haksız eleştiriler. Şimdi bir defa bizim seçim beyannamemiz ortada, orada Çözüm Süreci'ne özel bir bölüm var ve hükümet olarak buradaki kararlılığımızı her fırsatta vurguluyoruz. Diğer yandan çözüm sürecinin adını kim koydu, kim başlattı bu süreci, bugüne kadar kim taşıdı, getirdi bunu görmemiz lazım. Güçlü bir hükümet olmadan, bakın istikrarlı ve güçlü bir sivil irade olmadan çözüm süreci gibi zor bir sürecin devam ettirilmesi mümkün değil, dolayısıyla çözüm sürecindeki kritik unsur AK Parti'nin gücüdür. Güçlü bir AK Parti bu ağır meselelerin altından da kalkabilecek bir siyasi iradedir. 7 Haziran'dan sonra AK Parti inşallah güçlü şekilde yoluna devam edecek, istikrarıyla, gücüyle Çözüm Süreci'ni kararlı şekilde devam ettirecek.

İnanıyorum ki, Diyarbakırlıların bize vereceği destekle Doğu'nun, Güneydoğu'nun vereceği destekle AK Parti Çözüm Süreci'ni çok daha güçlü bir şekilde sonuçlandıracak."

Çözüm Süreci'ne konjonktürel bakmadıklarının altını çizen Yılmaz, hiçbir şekilde bir seçim malzemesi olarak da görmediklerini dile getirdi. Yılmaz, hayati ve tarihi gördükleri bu süreci Allah'ın izniyle tamamlayacaklarını sözlerine ekledi.